28 Mart 2024 Perşembe

Gene Solingen, gene ölümcül bir bina yangını, gene gece geç saatler, gene yangın hızlandırıcı madde, gene ölenler Türk



Almanya'nın Solingen kentinde kundaklama sonucu çıkan yangında aynı aileden ikisi çocuk 4 Türk kökenli Bulgaristan vatandaşları İsmail Z. (29), eşi Kıymet Z. (28), kızları 3 yaşındaki Gizem ve 5 aylık kardeşi Elis'in
 yaşamını yitirmesi ülkede üzüntü ve infiale neden oldu.
Üçü ağır 16 kişinin de yaralandığı olayın ırkçı bir saldırı olduğunu iddia Türkler savcılığın konuyu açıklığa kavuşturması için facianın meydana geldiği noktada gece gündüz 24 saat nöbet tutmaya başladı.
Türkiye'nin Düsseldorf Başkonsolosluğunca X sosyal medya platformundan yapılan açıklamada da yangının mahiyetinin bir an önce soruşturularak açıklığa kavuşturulması istendi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Solingen'de yaşadıkları apartmanda sabaha karşı çıkan yangında hayatını kaybeden Bulgaristan Türkü soydaşlarımıza Allah'tan rahmet, acılı yakınlarına başsağlığı, yaralılara ise acil şifalar diliyoruz. Söz konusu yangının mahiyetinin bir an evvel soruşturularak açıklığa kavuşturulmasını önemle temenni ediyoruz. Bu kapsamda Başkonsolosluğumuz ilgili makamlarla temasta kalmaya devam edecektir."




SAVCILIK KUNDAKLAMA İDDİASINDA

Wuppertal Savcılığı tarafından yapılan açıklamaya göre, incelemenin ardından hazırlanan ön raporda, yangının kundaklama sonucu çıktığı belirtildi.
Bilirkişi raporuna göre, 24 Mart'ı 25 Mart'a bağlayan gece meydana gelen yangın eski binanın merdiven boşluğunda başladı. Yangın "baca etkisi"yle 5 dakika içinde çatıya sıçradı.
Ahşap merdiven boşluğunda bazı kalıntıların bulunduğu, bu kanıtlara göre yangının kasten kundaklama sonucu çıkarıldığı sonucuna varıldığı belirtildi.
Wuppertal Savcısı Heribert Kaune-Gebhardt, yaptığı açıklamada, ellerinde olayla ilgili "yabancı düşmanlığı saiki olduğunu gösteren" bir kanıt bulunmadığını ifade etti.
Savcılığın açıklamasına Diyanet İşleri Türk İslam Birliğinden (Ditib) tepki geldi. 27 ve 28 yaşındaki anne-baba, 3 yaşındaki çocukları ve 5 aylık bebeklerinin Bulgaristan vatandaşı Müslüman bir aile olduklarına işaret edilen açıklamada, "Wuppertal Başsavcılığının olaydan hemen iki gün sonra yabancı düşmanlığı izine rastlanmadığını açıklaması rahatsız edicidir" denildi.
Kuzey Ren-Vestfalya eyaleti Uyum Konseyi Başkanı Tayfun Keltek de yaptığı açıklamada, bu olayın barışçıl birlikteliğe yönelik bir darbe daha anlamına geldiğini belirterek henüz nedeni kesinlik kazanmamakla birlikte, olayın arka planında ırkçılıktan şüphe edilmesi gerektiğini vurguladı.

NSU SORUŞTURMASINDAKİ İHMALLER UNUTULMADI

Alman makamlarının, Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütünün yıllar boyunca işlediği cinayetlerin soruşturma sürecinde ihmalleri ortaya çıkmış, polisin cinayetlerin arkasında ırkçılık boyutunu araştırmak yerine yabancılar arasındaki olası çete bağlantılarına odaklanması, cinayetlerin medyaya "döner cinayetleri" olarak yansıması, mağdurlarda ve göçmen toplumunda büyük travmaya neden olmuştu.
2000-2006 yılları arasında Almanya'nın çeşitli kentlerinde 8'i Türk, biri Yunan olmak üzere 9 yabancı kökenli ile bir Alman polis memurunu öldüren NSU örgütü, 2011 yılında iki üyesinin yanmış bir karavanda ölü bulunmasıyla ortaya çıkarılabilmişti.


SOLİNGEN'DE 1993'TE DE BİR TÜRK AİLENİN EVİ KUNDAKLANMIŞTI

Almanya'nın Kuzey Ren Vestfalya eyaletindeki Solingen kentinde 29 Mayıs 1993'te Genç ailesinin Untere Werner Caddesi'ndeki evleri kundaklanmış, saldırıda Gürsün İnce (28), Hatice Genç (19), Gülistan Öztürk (12), Hülya (9) ve Saime Genç (5) hayatını kaybetmişti.
Yakalanan failler Markus Gartmann, Felix Köhnen, Christian Reher ve Christian Buchholz, hapis cezalarını çektikten sonra tahliye edilmişti.

26 Mart 2024 Salı

Almanya'da Türkler için dönüm noktası; Çifte vatandaşlığı kolaylaştıran yasa onaylandı ve 27 Haziran'da yürürlüğe girecek




Almanya'da çifte vatandaşlığı kolaylaştıran "Vatandaşlık Yasası'nın Modernizasyonu Yasası" Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier tarafından imzalanarak bugün Resmi Gazete'de yayımlandı. 
Resmi Gazete'de yayımlanan "Vatandaşlık Yasası'nın Modernizasyonu Yasası" 27 Haziran'da yürürlüğe girecek. 
Alman hükümeti tarafından hazırlanan yasa tasarısı, Federal Meclis'te 19 Ocak'ta, 234'e karşı 382 oyla kabul edilmiş ve 2 Şubat'ta da Federal Eyalet Temsilciler Meclisi'nde (Bundesrat) onaylanmıştı. 
Söz konusu yasa ile Almanya'da yaşayan Türk vatandaşları, Türk vatandaşlığından ayrılmadan Alman vatandaşlığına da sahip olabilecek. 

YASA NELER GETİRİYOR?

Alman vatandaşlığına geçmek için istenen yasal ikamet süresi 8 yıldan 5 yıla indirilecek. Alman vatandaşlığına geçmek isteyen kişinin ülkedeki yaşam şartlarına uyum sağlama konusunda okul veya mesleki başarısının bulunması, gönüllü çalışmalar yapması veya dil öğrenmek için özel çaba sarf etmesi gibi durumlarda bu süre 3 yıla düşürülecek. 
Çifte vatandaşlık imkanı tanındığı için daha önce yürürlükte olan ve gençleri 23 yaşına kadar ebeveynlerinin vatandaşlığı veya Alman vatandaşlığı arasında seçim yapmaya zorlayan "opsiyon modeli" tamamen kaldırılacak. 
Almanya'da doğan çocuklar, Alman vatandaşı olmasalar da ebeveynlerinden birinin en az 5 yıl yasal olarak ülkede ikamet etmesi halinde Alman vatandaşlığı alabilecek. 
Alman vatandaşlığına geçmek isteyen kişinin kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin geçimini sosyal yardım almadan sağlaması gerekiyor. 
İşgücü Anlaşması kapsamında 30 Haziran 1974'e kadar Federal Almanya Cumhuriyeti'ne (Batı Almanya) ve sözleşmeli işçi olarak 13 Haziran 1990'a kadar eski Almanya Demokratik Cumhuriyeti'ne (Doğu Almanya) gelen işçiler için vatandaşlığa girişte yapılan yazılı sınav zorunluluğu da kaldırılacak. 
Yahudi düşmanı, ırkçı, yabancı düşmanı veya başka insanlık dışı eylemelerde bulunanlar Alman vatandaşlığına alınmayacak. Alman vatandaşlığına geçmek isteyenler özgürlükçü toplumun değerlerinin yanı sıra nasyonal sosyalist rejimi ve onun sonuçlarıyla ilgili Almanya'nın özel tarihsel sorumluluğu olduğunu kabul etmeleri gerekiyor. 
Ayrıca çok eşli olanlar veya anayasada yer alan kadın-erkek eşitliğine aykırı davrananlar da vatandaşlığa alınmayacak.

25 Mart 2024 Pazartesi

Bulgaristan'da Mariya Gabriel, adaylıktan çekildi, hükümet düştü. Şimdilik erken genel seçim için nafile turlarına devam ediliyor

Parlamentodaki en büyük parti konumundaki Bulgaristan'ın Avrupalı Gelişimi İçin Yurttaşlar (GERB) Partisi'nin başbakan adayı Mariya Gabriel, adaylıktan çekildi.
Gabriel, adaylıktan çekilme kararını Parlamentoya yazılı olarak bildirdi. 
Konu hakkında basına açıklama yapan Gabriel, GERB Partisi adına Parlamentoda grubu bulunan Değişime Devam-Demokratik Bulgaristan (PP-DB) İttifakı ile son günlerde yürüttüğü koalisyon müzakerelerinin başarısızlıkla sonuçlandığını belirtti.
GERB Partisinin, hükümet kurma girişimleri konusunda geri adım atması sonucu ülkenin erken Parlamento seçimlerine gitmesi bekleniyor.
Gabriel, 6 Mart'ta istifa eden Başbakan Nikolay Denkov'un hükümetinde başbakan yardımcılığı ve dışişleri bakanlığı yapıyordu.
Cumhurbaşkanı Rumen Radev, Denkov'un istifasından sonra 18 Mart'ta Parlamentoda en büyük grubu bulunan GERB Partisinin başbakan adayı Gabriel'e hükümeti kurma görevini vermişti.
Gabriel, 19 Mart'ta Cumhurbaşkanı Radev'e 19 bakandan oluşan kabine taslağını sunmuştu.
Ancak öngörülen koalisyon formatında taraf olan PP-DB'den 11 bakan adayı, "Gabriel'in kendilerini sormadan kabineye dahil ettiği" gerekçesiyle isimlerini listeden geri çekti.
İlerleyen zamanda taraflar arasında kapalı kapılar ardında süren istişarelerin sonucunda mutabakat sağlanamaması üzerine GERB'in hükümet kurma çalışmaları sonuç vermedi.

ANAYASAL SÜREÇ

Anayasal prosedüre göre Cumhurbaşkanı Rumen Radev, yeni erken seçim tarihi belirlemeden önce parlamentodaki sırasıyla ikinci en büyük gruba ve ardından üçüncü siyasi güce hükümet kurma şansı tanımak zorunda.
Radev'in ikinci kabine kurma görevini PP-DB'ye vermesi bekleniyor.
GERB lideri Boyko Borisov, mevcut parlamento formatında başka hiçbir kabine taslağına destek vermeyeceklerini bildirdi. Borisov, partisinin erken seçime gitmeyi tercih ettiğini belirtti.
GERB ile PP-DB'nin koalisyon ortağı olduğu Nikolay Denkov Hükümetini dışarıdan destekleyen, üyelerinin çoğunluğunu Türk ve Müslümanların oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) Partisi Eş Başkanı Delyan Peevski, partisinin de erken seçim istediğini açıkladı. Peevski de mevcut parlamentoda kurulabilecek başka bir kabineye destek vermeyeceklerini kaydetti.
Ülkedeki siyasi arenada köklü değişiklik olmazsa yeni erken seçimlerin 9 Haziran'daki Avrupa Parlamentosu seçimlerinin ardından yapılması bekleniyor.

Bulgaristan sınırında 20 km kuyruk... Sırbistan sınırında tekrar kontrol... Vize İşkencesi... Türk vatandaşlarına vize yok... Ödenen ücretler yanıyor




Bulgaristan, 31 Mart’tan itibaren AB'de serbest dolaşım imkanı sağlayan Schengen Bölgesi’ne katılacağı için Türkiye sınırında kontrolleri sıkılaştırdı. Hamzabeyli Sınır Kapısı’nda işlemlerin yavaş ilerlemesi nedeniyle 20 kilometrelik TIR kuyruğu oluştu.

Bu yıl Romanya ve Bulgaristan 31 Mart itibariyle 400 milyon vatandaşa üye ülkeler arasında serbest dolaşım imkanı sağlayan Schengen bölgesine katılacak. İki ülke 2007'den bu yana Avrupa Birliği (AB) üyesiydi fakat sınırlardan arındırılmış bölgenin bir parçası olmadıkları için yolcuların girişte pasaport göstermeleri gerekiyordu.
Yaşanan gelişmenin ardından Türkiye’den Bulgaristan’a açılan Hamzabeyli Sınır Kapısı karşısındaki Bulgar gümrüğü Lesovo’da kontroller sıkılaştırılmaya başlandı. Bulgar yetkililer, Türkiye sınırında kontrolleri artırdı. Kontrollerin artmasıyla, Türkiye’den aldıkları yükü Avrupa ülkelerine götürmek için sınır kapısına gelen TIR’lar son günlerde uzun kuyruklar oluşturuyor. Tırların Bulgaristan’dan sonra tekrar Sırbistan da bekletildiği belirtiliyor.
Hamzabeyli yolu üzerinde 20 kilometreyi bulan kuyrukta saatlerce bekleyen TIR şoförleri, sorunlarına çözüm bulunmasını istedi.

TÜRK VATANDAŞLARI VİZE ALAMIYOR

Öte yandan Avrupa’ya gitmek isteyen Türk vatandaşları vize alamıyor. Turizmin yanı sıra, iş, sanat, sağlık, spor, kültür ya da eğitim için Avrupa’ya gitmek isteyip vize alamayan Türk vatandaşlarının oranı yüzde 60-70’leri buldu. Seyahat acenteleri de Konsolosluk ve Büyükelçiliklerde vize işlemi yapan şirketlerden randevu alamıyor.
İltica talepleri ve gri pasaportlu kaçakların da etkisi ile başvuruların büyük bölümü reddediliyor, 250-300 Euro arasında ödenen ücretler de yanıyor.
Türkler özellikle Almanya, Fransa, İtalya, İspanya, Polonya gibi ülkelerden çok zor vize alıyor. Shengen vizesi alanlar da hangi ülkenin büyükelçiliğinden bu vizeyi aldıysa ilk olarak o ülkeye gitmediği taktirde sıkıntı yaşıyor ve giriş kapılarından geri çevrilebiliyor.

23 Mart 2024 Cumartesi

Moskova'yı kana bulayan teröristler Ukrayna sınırında yakalandı


Rus polisi Moskova saldırısının ardından olayı gerçeklestiren 4 terörist ile kendilerine yardımcı olan 7 kişiyi yakaladığını açıkladı.
RIA Novosti Haber Ajansı, Crocus Belediye Binası'nda terör saldırısı düzenlediği şüphesiyle gözaltına alınan bir kişinin, 4 Mart'ta Türkiye'den uçtuğunu belirterek, sorgulama videosunun Rossiya Segodnya medya grubu ve RT TV kanalı Margarita Simonyan tarafından yayınlandığını ifade etti.

BİR MİLYON RUBLE TEKLİF ETTİLER

Videoda tutuklu şüpheli, azmettiricinin bir ay önce Telegram aracılığıyla kendisiyle iletişime geçtiğini ve silah sağladığını söyledi. Kendisine salondaki tüm insanları öldürme görevi verildiğini ve bunun için yaklaşık 500 bin ruble (5.400 dolar) teklif edildiğini belirten sanık, suçu bir "vaizin asistanı" ile konuştuktan sonra işlediğini söyledi.
Simonyan, terör saldırısında başka bir şüphelinin sorgulandığını gösteren bir video daha yayınladı. Paylaşımında, "Ve işte hortlakların lideri. Bunu henüz görmediniz," diye yazdı
Daha sonra Telegram kanallarında üçüncü bir şüphelinin sorgusunun videosu yayınlandı.
Şüpheliye Rus dilinde, "Kendisinin ve suç ortaklarının silahlarını nereden buldukları sorulduğunda, terörist Bryansk bölgesine makineli tüfekler olmadan geldiklerini belirtti.

133 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

Cuma akşamı, Krasnogorsk'taki Crocus Belediye Binası'nda "Piknik" grubunun bir konserinin gerçekleşmesi gerekiyordu. Ancak dünyayı sarsan bir terör olayı gerçekleşti. Olaya tanık olan bir RIA Novosti muhabirine göre, kamuflajlı ve maskesiz en az üç adam tezgahların arasından salona girdi. Suçlular insanları yakın mesafeden vurdu ve ayrıca yangın bombaları attı. Son verilere göre 133 kişi hayatını kaybetti.

Dündar: "Bursa ve Balkanlara yönelik hizmetlerin sürmesi için seçimlerden başarı ile çıkmalıyız"


Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar Bursa'nın yeni meydan kompleksi Osmangazi'de yer alan kent lokantasında muhtarlar, meclis üyeleri, esnaf odaları, şehit aileleri, taksiciler, berberler ve kahvecilerin ardından Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği (Bal Göç) üyeleri onuruna verdiği iftar yemeğinde "Bursa için çalışacağız. Balkanlardan buraya gelip kendimizi güvende hissettiğimiz, karnımızı doyurduğumuz bu kentte güçlü olmak durumundayız. Desteğinizi bekliyorum" dedi.

Bal Göç üyelerinin büyük ilgi gösterdiği yemekte gecenin anlamına binaen bir konuşma yapan Bal Göç Genel Başkanı Profesör Doktor Emin Balkan camiayı selamlarken Başkan Dündar'ın şahsında Osmangazi Belediyesi'ne evsahipliğinden ve misafirperverliğinden dolayı teşekkür edip ilk kez geldiği komplekse yönelik beğenilerini ifade etti.

BİZDEN KİM NEREDE İSE ONUN YANINDAYIZ

Konuşmasında Bal Göç olarak 10 şubeleri ile faaliyet yürüttüklerini belirten Başkan Balkan geçmişte ve halen Başkan Dündar'ın çok desteğini aldıklarını ifade ederek bu durumun gelecekte de bu şekilde devam etmesini arzuladığını söyledi.
Dayanışmanın tek taraflı bir kavram olmadığını ifade eden Prof. Dr. Emin Balkan kendilerinin de Başkan Dündar'ın yanında olduklarını vurguladığı konuşmasında "Bizler A partisi B partisi ayırmadan bizden biri neredeyse onun yanındayız"dedi.

TÜRKİYE'NİN BİRÇOK YERİNDE ADAYIMIZ VAR

Gecenin ikinci protokol konuşmasında söz alan Balkan Rumeli Türkleri Konfederasyonu (BRTK) Genel Başkanı Sabri Mutlu ise konfederasyon hakkında yaptığı kısa bilgilendirmede 52 ilde 12 federasyonları ve 300'e yakın dernekleri ile Türkiye'nin en güçlü sivil toplum kuruluşu olduklarını ifade ederek daha önce Bal Göç Genel Başkanı Prof. Dr. Emin Balkan ile ortaklaşa aldıkları kararı hatırlattı.
"Bizlerden biri, bir dostumuz, bir kardeşimiz, bir Balkan göçmeni, ya da Balkan camiasına hizmet eden bir dostumuz nerede var ise bizler de onun yanında olduk, olmaya da devam edeceğiz" diyen BRTK Genel Başkanı Sabri Mutlu Adana, İzmir, Samsun, Eskişehir, İstanbul ve Trakya başta olmak üzere birçok yerde Balkan Türklerinden adaylar olduğu bilgisini verdi. 
"Bu arkadaşlar 31 Mart'ta inşallah seçilecekler ve bizlere hizmet edecekler" diyen Başkan Mutlu kendisi ile birçok kez birlikte STK çalışmaları yaptıkları ve desteğini aldıkları Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar'ı da bu anlamda gelecekte görevi başında görmek istediğini ifade etti. 


OSMANGAZİ BURSA DEMEKTİR

Gecenin ev sahibi konumundaki Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar ise Osmangazi'nin Bursa'nın kalbi olduğunu ifade ettiği konuşmasında Bursa'nın Balkan Türkleri açısından taşıdığı önemi anlattı.
Konuşmasında Ramazan ayı boyunca ilçenin 6 farklı noktasında her gün 3 bin kişiye iftar verdiklerini aktaran Başkan Dündar şu ana kadar 30 bin Osmangaziliye erzak yardımı yaptıklarını da vurgulayarak " Akşam üzeri metro duraklarında iftara yetişemeyecek durumda olanlara da iftariyelik veriyoruz. Bulgaristan ve diğer Balkan ülkelerinde her yıl ramazan münasebeti ile etkinliklerimiz oluyordu. Ancak bu yıl seçim çalışmaları nedeniyle buradayız. Geçmişte özellikle Bulgaristan'da çok iyi programlar yaptık. İnşallah gelecek dönemde de bunları sürdüreceğiz" dedi.
Başkan Dündar bu akşamki etkinliğin bir amacının da yaptıkları kompleks ve Osmangazi'nin yeni meydanını tanıtmak olduğunun altını çizdiği toplantıda bu çalışmanın çok uzun soluklu ve büyük bütçeli bir proje olduğunu aktardı.

AFET ANINDA TOPLANMA VE BARINMA YERİ

Buranın Bursa'nın en merkezi ve kıymetli yeri olduğunu da ifade eden Başkan Dündar 37 bin metrekarelik bir alanda hayata geçen devasa çalışmanın henüz tamamlanmadığını ancak büyük bir bölümünün bittiğini, kalan etaplarının da kısa bir zaman diliminde Bursalılar'ın kullanımına sunulacağını söyledi.
Çok fonksiyonlu bir projeyi hayata geçirmenin ve önemli bir kamusal alanı Bursa'ya kazandırmanın gururunu yaşadıklarını ifade eden Başkan Dündar bu projenin aynı zamanda 2 bin araçlık bir yeraltı otoparkını, nikah salonunu, millet kütüphanesi, kent lokantası ve kafeteryaları da bünyesinde barındırdığına dikkat çekti. 

BURSA'NIN BULUŞMA NOKTASI 

Aynı zamanda afet toplanma ve kriz durumunda sığınma alanı olarak da kullanılacak komplekste öğlenleri uygun bütçeli bir menü ile çalışanlara tabldot yemek de verilecek meydan lokantasının ilçenin önemli bir açığını kapatacağını da ifade eden Başkan Dündar uzun yıllar kapalı kalan alanın hep merak konusu olduğunu bu merakı gidermek ve çalışmayı halka tanıtmak için burada konserler verdiklerini ve bu etkinliklere 250 bin gencin geldiğini aktardı.
Bursa'nın buluşma noktası olacak alanın tamamen kentlinin istediği şekilde ticari kaygılardan uzak bir anlayış ile hayata geçirildiğini de aktaran Başkan Dündar buranın depreme dayanıklı binaları ve mimari özelliği ile kentsel dönüşüme de örnek olacağını söyledi.

BU KENTTE BİR TILSIM VAR

Konuşmasında kente ve Balkan ülkelerine yönelik hizmetlerinin sürmesi için seçimlerden başarı ile çıkmayı umduklarını da ifade eden Mustafa Dündar "Bir imtihandan geçiyoruz. Hizmetlerimizin, Balkanlar ve Bulgaristan ile diyaloğun sürmesi adına desteklerinizi bekliyoruz. Her zaman sizlerle beraberiz ancak Bal Göç'ün kurulduğu 1985 yılındaki dünya yok. 85 yılındaki Türkiye yok Bulgaristan'da yok. Şartlar çok değişti. Herkes bir yerlerden Bursa'ya geldi. Ancak biz hemşericiliği Bursa'da yapacağız oralarda değil. Bursalıyız diyeceğiz. Bursa bizim kendimizi güvencede hissettiğimiz yer. Bursa bizim karnımızın doyduğu yer. Bursa bizi sahiplenen yer. Bursa bize bir ana kucağı gibi. Kim nerede zorda kalmış, ekonomik olarak sıkıntıya düşmüş, Bulgaristan'da soykırıma maruz kalmış herkes buraya koşup gelmiş. Burada bir güven ortamı oluşmuş. Buraya sığınmış. Bir tılsım var. Bursa çekiyor. Bursa böyle bir yer. Burada kazanıyoruz. Geriye dönüp bakacağız tabi ki. Sen niye Bulgaristan'a gidiyorsun demeyeceğiz. Oraya da gidip orayı da sahipleneceğiz tabi ki. Bulgar ne istedi de o geçit vermez dağları sahiplenen insanları yerinden yurdundan etti anlamak zor. Tabi ki içimizde oralara yönelik sevgi hep var, olacak. Oraları ata toprağı. Ancak Bursa kazandığımız, hayatımızı sürdüğümüz yer. Burada birlik içerisinde olacağız. Güçlü olacağız." dedi. 


22 Mart 2024 Cuma

IŞİD Moskova'da konser salonuna saldırdı en az 133 ölü yüzlerce yaralı var



Rusya'nın başkenti Moskova’da kamuflajlı kişiler bir konser salonunda saldırı düzenledi. Rusya Federal Güvenlik Servisi (FSB), saldırıda en az 133 kişinin öldüğünü duyurdu. Rus yetkililer en az 146 yaralı olduğunu da açıkladı.
Rus yetkililerin "terör saldırısı" olarak tanımladığı saldırı, kent merkezine uzak Crocus Belediye Salonu'nda düzenlendi.
IŞİD, Moskova saldırısını örgütün Telegram kanalı üzerinden üstlendi. 

KRİZ MERKEZİ KURULDU

Makineli tüfeklerle gerçekleştirilen olayda saldırganların seyircileri hedef aldığı aktarıldı. Rus kolluk kuvvetlerinin yanı sıra ambulans ve itfaiye ekipleri olay yerine sevk edildiği bölgede uzun süreli silah sesleri duyuldu. Konser salonundaki 100 kişi tahliye edildi. Saldırının ardından yangın çıkan binaya ekiplerin müdahalesi devam ediyor. Moskova Bölge Valisi Andrey Vorobyov, olayın hemen ardından bir kriz merkezi kurulduğunu duyurdu. Güvenlik çemberine alınan bölgedeki tüm etkinlikler de iptal edildi. Saldırganların yakalanıp yakalanmadığı bilinmiyor.


ATEŞ ETTİKTEN SONRA YAKTILAR

CNN TÜRK Moskova Temsilcisi Siyamend Kaçmaz, "Şu an Rusya Dışişleri Bakanlığı'nın önündeyiz. Orası bir fuar alanı. Konser alanına 3 kişi insanların arasına girerek ateş etmeye başlıyorlar. Adil Karaca, Azerbaycanlıların düzenlemiş olduğu konser alanında konsere çıkacaktı. Saldırının olduğu salonun yanındaki salon. Aynı bölgede 10 metre ilerisinde bir başka salon. Yaklaşık 15 - 20 dakika sürdüğünü söyledi. Tamamen olayın yan tarafındaki salonda gerçeleştiğini söyledi. İlk belirlemelere göre ateş ettikten sonra orayı yaktıkları söyleniyor." açıklamasında bulundu.


RUSYA: ÖLÜME ÖLÜM

Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Medvedev, Telegram'daki bir gönderisinde "Bunların Kiev rejiminin teröristleri olduğu tespit edilirse hepsi bulunmalı ve terörist olarak acımasızca yok edilmelidir" diye yazdı ve şunları ekledi: "Böyle vahşeti gerçekleştiren devletin yetkilileri de dahil. Ölüme ölüm." ifadelerini kullandı.

ABD VATANDAŞLARINI UYARMIŞTI

Beyaz Saray'dan silahlı saldırı görüntülerinin korkutucu olduğu açıklanırken, Moskova'da yaşayan Amerikalıların bulundukları yerde kalmaları ifade edildi. ABD’nin Rusya Büyükelçiliği, 7 Mart’ta Moskova’daki vatandaşlarına konser alanları da dahil olmak üzere kalabalık alanlardan uzak durmaları uyarısında bulunmuştu.


https://twitter.com/milliyet/status/1771248346872545583?t=JosCZt2wm8orKS5DgF_ivw&s=19