5 Temmuz 2018 Perşembe

SOFYA'DA FATİH'İN NAMAZGAHINI MUTLAKA GÖRMELİSİNİZ


Avrupa Birliği dönem başkanı Bulgaristan’ın başkenti Sofya, Vitosha ve Lyulin Dağları arasında, Sofya Vadisi üzerinde kurulu, ülkenin ekonomik, politik ve kültürel merkezi. Avrupa’nın en eski yerleşim birimlerinden biri olan Sofya’nın uzun geçmişi onu pek çok bakımdan eşsiz kılıyor. Sofya’da Doğu Orta Çağ sanatının başarısını kanıtlayan freskleri ile yıllara meydan okuyan Boyana Kilisesi, altın kubbeleri ile Alexander Nevsky Katedrali, Eski Kraliyet Sarayı, Ayasofya Kilisesi, klasik mimarisi ile Ivan Vazov Ulusal Tiyatrosu, Slaveykok Meydanı, kutsal bilgeliği temsil eden Ayasofya Kilisesi Sofya’nın köklü geçmişini mimari güzellikleriyle taçlandırıyor. Trakya Krallıklarına, Bizanslılara, Romalılara, Slavlara ve Türklere ait tarihi eserler barındıran sayısız arkeolojik alana sahip Sofya, tarihi mirasıyla büyülerken, müzeleriyle de bu zenginliğini sergilemekten geri durmuyor. Diğer yandan, Eski Kraliyet Sarayı olan Ulusal Sanat Galerisi hem mimarisi hem de koleksiyonuyla görülmeye değer. 19.yüzyıl itibari ile modern ve çağdaş sanat eserlerinden oluşan koleksiyonu, heykel ve resimlerden oluşuyor. Bulgaristan’ın başkenti Sofya Vitoşa Dağı’nın eteğine kurulmuş 1.3 milyon nüfusu ile Avrupa Birliği’nin en büyük şehirlerinden biridir. Eski adı Serdica olan Sofya’nın gezilecek yerlerinden bazılarını sizler için derledik. Avrupa’nın en eski şehirlerinden biri olan Sofya’nın adı bilgelik anlamına gelen Yunanca ‘Sofia’ kelimesinden gelmektedir. Balkan ve Dünya savaşlarında büyük zarar görse de bu gün modern binalar, parklar, alışveriş merkezleri, kiliseler, müzeler, galeriler ve pek çok ilgi çekici yapıları ile dikkat çekmektedir. Sofya seyahatinizde sizi cezbedecek oldukça fazla cazibe merkezinden bazılarını sizlere aktaralım.

ALEXANDER NEVSKİ KATEDRALİ
Yüksekliği 52 metre olan Bulgar Ortodoks katedrali Sofya’nın merkezinde yer alıyor. 1877-78 Osmanlı-Rus savaşında ölen Rus askerlerinin anısına inşa edilen katedralin yapımına 1882 yılında başlanmış ve 1912 yılında resmi olarak açılmıştır. 3 bin 170 metrekare alan içerisinde yer alan Alexander Nevski Katedrali’nin çan kulesinin tepesi ve üstünde bulunan haç tamamen altındandır. Çanın sesinin de 30 kilometre uzaktan duyulduğu söylenmektedir. Yaklaşık 10 bin kişinin bir arada ibadet edebildiği katedral Balkanlardaki ikinci büyük katedral olma özelliğini taşır.

ROTUNDO KİLİSESİ
UNESCO tarafından koruma altına alınmış olan Aziz George Rotunda Kilisesi’nin Milattan Sonra 54 yılında Roma kenti Serdica’nın kalıntıları üzerine inşa edildiği söylenmektedir. Sofya’da bulunan en eski yapı olma özelliğine de sahip kilise ilginç bir mimari yapıya ve kubbesinde birçok farklı zamanda yapılmış olan muhteşem fresk süslemelere sahiptir. Osmanlı döneminde cami olarak kullanılan kilisede 22 peygamberin tasvir edildiği freskler 20. Yüzyılda keşfedilmiştir. Kırmızı kiremitlerden inşa edilmiş olan kilise bahçesinde Serdica şehrine ait arkeolojik kalıntıları barındırmaktadır.

AZİZ NİKOLAS RUS KİLİSESİ
Aleksander Nevski Kilisesi yakınında yer alan Aziz Nikolas Rus Kilisesi Sofya’nın mimari olarak en dikkat çeken, en zarif kilisesi olarak nitelendirilebilir. Göz kamaştırıcı altın kaplamalı kubbelere sahip olan kilisenin çanları İmparator II. Nicolas tarafından hediye edilmiş. İnşasına 1907 yılında başlanan ve yedi yılda tamamlanan kilise renkli ve etkileyici görselliği ile kentin simgelerinden biri durumunda. Kilisenin içinde geleneksel Rus mozaik ve ağaç oymacılığı sanatlarından enfes örnekler görülmeye değer.

BANYABAŞI CAMİİ
Mimar Sinan’ın Balkanlar’daki en eski eserlerinden olan yapı 1576 tarihinde inşa edilmiş. Maria Louiza Meydanı’nın Triaditsa Sokağı ile kesiştiği noktada yer alan cami Kadı Seyfullah Efendi Camii olarak da biliniyor. Tek kubbeli ve minareli olan caminin içinde Kur’andan alınan kaligrafik yazı ile yazılmış ayetler, sözler bulunmakta ve cami muhteşem mavi çiniler ile süslenmiş.  Günümüzde ibadete açık olan Banyabaşı Camii’nden yükselen ezan sesini durdurmak için fanatiklerin başlattığı kampanyalar başarılı olmasa da  zaman zaman burada namaz kılan Müslümanlara yönelik gösteri ve tepkiler devam etmekte.

FATİH SULTAN MEHMED’İN NAMAZGAHI
Beşyüzyıl Osmanlı yönetiminde kalan Sofya’nın birçok bölgesinde Osmanlı izlerini görmek mümkün. Bu izleri taşıyan binalardan biri de Sofya’nın merkezinde bulunan bir namazgah. Fatih Sultan Mehmed döneminde inşaa edildiği tahmin edilen, bir mahalle pazarı içindeki namazgah Osmanlı döneminde Sofya’nın en güzel mesire yerlerinden olan Kurubağlar semtinde. Askerlerin sefere çıkarken kılıç kuşandığı, hac yolculuğuna çıkmadan önce namazların kılındığı ve uğurlamaların yapıldığı bir mekân olarak biliniyor. Geleneksel Osmanlı mimarisinden izler barındıran namazgâhın, hutbe okunan minberinin bir kısmı zamana mağlup düşerek yok olsa da, mihrap hâlâ sapasağlam duruyor. Namazgah Sofya’da Roma Duvarı veya Eski Duvar olarak da biliniyor. 

ULUSAL ARKEOLOJİ MÜZESİ
Osmanlı döneminde yaptırılan Büyük Cami Balkan Savaşları’nın ardından Bulgaristan’ın Osmanlı’nın elinden çıkmasıyla 1893 yılında Ulusal arkeoloji Müzesi’ne dönüştürülmüş.  Müzede Trak, Roma ve Yunan kültürlerine ait arkeolojik eserler sergileniyor. Bulgaristan Bilimler Akademisi bünyesinde faaliyet gösteren müzede bulunan en önemli eserlerden biri ise hiç şüphesiz Vulchitrun Hazinesi. 12 kilo ağırlığındaki hazineye ait parçalar 13 altın objeden oluşuyor. Hazinenin geçmişte Trak Krallarına hizmet eden bir rahibe ait olduğu ve dini ritüellerde kullanıldığı söyleniyor.

ULUSAL TARİH MÜZESİ
Ulusal tarih Müzesi 650 binden fazla belge ile Balkanlar’ın en büyük tarih müzesi olma özelliğini taşıyor. Birbirinden etkileyici koleksiyon ve sergileriyle Sofya’daki en önemli kültür duraklarından biri.1973 yılında kurulan müzede Bulgaristan’ın 8 bin yıllık tarihi ve Balkanlar’da yaşamış pek çok medeniyet ile ilgili bilgiye ulaşmak mümkün. Balkanların en büyük tarih müzesi olan Ulusal Tarih Müzesi 650 binden fazla belgeye ev sahipliği yapan, etkileyici koleksiyon ve sergileriyle Sofya’daki en önemli kültür duraklarından biri. Eski evlerdeki kültür değişkenleri, geleneksel kostümler ve tarih boyunca moda, geleneksel motifli nakışlar, Bulgar sinemasında kullanılan özgün kostüm, silah, eşya ve dekorlar; eski dünyanın izleri gibi birçok ilgi çekici bölümden oluşan müzeyi hakkını vererek gezmek için, bir tam gününüzü ayırmanız gerekiyor. Ulusal Tarih Müzesi’ni, haftanın her günü 09.00-17.30 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.

IVAN VAZOV ULUSAL TİYATROSU
Sofya'nın merkezinde yer alan Ivan Vazov Ulusal Tiyatrosu gezip görülmesi gereken yerlerden biridir. Hemen önünde havuzlu park bulunan tiyatronun bulunduğu meydanda zaman zaman sosyal etkinliklerde düzenlenmektedir. Merkeze yürüyüş mesafesindedir. Bulgaristan’ın en büyük tiyatrosu olmasının yanı sıra ülkenin en eski, göze çarpan ve etkileyici tiyatrosudur.1904 yılında Viyanalı mimarlar Hermann Helmer ve Ferdinand Fellner tarafından neoklasik tarzda tasarlanan bina 1907 yılında kullanıma açıldı. 1923 yılında meydana gelen yangında ve 2. Dünya savaşı yıllarında Sofya’nın bombalanması nedeniyle bina ciddi şekilde hasar gördü. Mimar A. Momov ve mühendis M. Sakelarov tarafından yeniden inşa edildi. Tiyatronun seyirci kapasitesini 1200 e çıkardılar ve tarzı Alman tarzı planlarını uyguladılar. Fakat orjinal görünümü bozulmadı. İç mimarisi ve ses düzeninde değişikliler yapıldı. Ana salondaki koltuk sayısı artırıldı, sahne daha geniş hale getirildi ve modern ekipmanla donatıldı. 1925 yılında Ulusal Tiyatro’nun bir parçası olarak bir tiyatro okulu da bulunan yapı orijinal görünümünü hiçbir zaman kaybetmemiş. Tiyatroda 800 kişilik büyük sahnenin yanı sıra iki adet 120 kişilik küçük salon da bulunmakta.

RİLSKİ MANASTIRI
Sofya kent merkezinin 120 kilometre güneyinde Alp Dağları’nın eteklerinde kurulu olan Rilalı aziz İvan Manastırı ya da yaygın ismi ile Rila Manastırı ulusal parkın içinde bulunmaktadır. 1983 yılında UNESCO Dünya kültür Mirası listesine dahil edilen yapı kompleks olarak 8 bin 800 metrekarelik bir alanı kaplıyor. Avlusu 22 metre boyundaki taş duvarla çevrili olan yapıda 300 oda ve bir müze bulunuyor. Halen 60’a yakın keşişe ev sahipliği yapmakta olan tesis deniz seviyesinden bin 172 metrelik yüksekliği ile de not edilmeye değer.

ULUSAL SANAT GALERİSİ
Dini ikonalardan ulusal tablolara kadar Tzanko Lavrenov, Stoyan Sotinov, Zograf Dospevski ve Nikolay Pavloviç gibi ünlü Bulgar ressamların eserlerini barındıran Ulusal Sanat Galerisi Çarlık Sarayı’nın içerisinde yer almaktadır. İçiresinde 60 bin eser sergilenen yapı Sofya meydanındaki dikkat çekici konumu ile hemen farkediliyor. Çarlık Sarayı’nın içerisinde yer alan ülkenin en kapsamlı sanat koleksiyonuna sahip Ulusal Sanat Galerisi, sergilediği 60 binden fazla eserle Sofya’nın en değerli çalışmalarını barındırıyor. Ulusal Sanat Galerisi içerisinde, Tzanko Lavrenov, Stoyan Sotinov, Zograf, Dospevski ve Pavlovic gibi değerli Bulgar ressamların eserlerini görebileceğiniz galeriyi çarşamba–pazar 10.00-17.30, salı-perşembe ise 10.00- 18.30 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder