SOFYA'DA FATİH'İN NAMAZGAHINI MUTLAKA GÖRMELİSİNİZ
Avrupa Birliği dönem başkanı Bulgaristan’ın
başkenti Sofya, Vitosha ve Lyulin Dağları arasında, Sofya Vadisi üzerinde
kurulu, ülkenin ekonomik, politik ve kültürel merkezi. Avrupa’nın
en eski yerleşim birimlerinden biri olan Sofya’nın uzun geçmişi onu pek çok
bakımdan eşsiz kılıyor. Sofya’da Doğu Orta Çağ sanatının başarısını kanıtlayan
freskleri ile yıllara meydan okuyan Boyana Kilisesi, altın kubbeleri ile
Alexander Nevsky Katedrali, Eski Kraliyet Sarayı, Ayasofya Kilisesi, klasik
mimarisi ile Ivan Vazov Ulusal Tiyatrosu, Slaveykok Meydanı, kutsal bilgeliği
temsil eden Ayasofya Kilisesi Sofya’nın köklü geçmişini mimari güzellikleriyle
taçlandırıyor. Trakya Krallıklarına, Bizanslılara, Romalılara, Slavlara ve
Türklere ait tarihi eserler barındıran sayısız arkeolojik alana sahip Sofya,
tarihi mirasıyla büyülerken, müzeleriyle de bu zenginliğini sergilemekten geri
durmuyor. Diğer yandan, Eski Kraliyet Sarayı olan Ulusal Sanat Galerisi hem
mimarisi hem de koleksiyonuyla görülmeye değer. 19.yüzyıl itibari ile modern ve
çağdaş sanat eserlerinden oluşan koleksiyonu, heykel ve resimlerden oluşuyor. Bulgaristan’ın
başkenti Sofya Vitoşa Dağı’nın eteğine kurulmuş 1.3 milyon nüfusu ile Avrupa
Birliği’nin en büyük şehirlerinden biridir. Eski adı Serdica olan Sofya’nın
gezilecek yerlerinden bazılarını sizler için derledik. Avrupa’nın en eski
şehirlerinden biri olan Sofya’nın adı bilgelik anlamına gelen Yunanca ‘Sofia’
kelimesinden gelmektedir. Balkan ve Dünya savaşlarında büyük zarar görse de bu
gün modern binalar, parklar, alışveriş merkezleri, kiliseler, müzeler,
galeriler ve pek çok ilgi çekici yapıları ile dikkat çekmektedir. Sofya
seyahatinizde sizi cezbedecek oldukça fazla cazibe merkezinden bazılarını
sizlere aktaralım.
ALEXANDER
NEVSKİ KATEDRALİ
Yüksekliği 52 metre olan Bulgar Ortodoks katedrali
Sofya’nın merkezinde yer alıyor. 1877-78 Osmanlı-Rus savaşında ölen Rus
askerlerinin anısına inşa edilen katedralin yapımına 1882 yılında başlanmış ve
1912 yılında resmi olarak açılmıştır. 3 bin 170 metrekare alan içerisinde yer
alan Alexander Nevski Katedrali’nin çan kulesinin tepesi ve üstünde bulunan haç
tamamen altındandır. Çanın sesinin de 30 kilometre uzaktan duyulduğu
söylenmektedir. Yaklaşık 10 bin kişinin bir arada ibadet edebildiği katedral
Balkanlardaki ikinci büyük katedral olma özelliğini taşır.
ROTUNDO
KİLİSESİ
UNESCO tarafından koruma altına alınmış olan Aziz
George Rotunda Kilisesi’nin Milattan Sonra 54 yılında Roma kenti Serdica’nın
kalıntıları üzerine inşa edildiği söylenmektedir. Sofya’da bulunan en eski yapı
olma özelliğine de sahip kilise ilginç bir mimari yapıya ve kubbesinde birçok
farklı zamanda yapılmış olan muhteşem fresk süslemelere sahiptir. Osmanlı
döneminde cami olarak kullanılan kilisede 22 peygamberin tasvir edildiği
freskler 20. Yüzyılda keşfedilmiştir. Kırmızı kiremitlerden inşa edilmiş olan kilise
bahçesinde Serdica şehrine ait arkeolojik kalıntıları barındırmaktadır.
AZİZ
NİKOLAS RUS KİLİSESİ
Aleksander Nevski Kilisesi yakınında yer alan Aziz
Nikolas Rus Kilisesi Sofya’nın mimari olarak en dikkat çeken, en zarif kilisesi
olarak nitelendirilebilir. Göz kamaştırıcı altın kaplamalı kubbelere sahip olan
kilisenin çanları İmparator II. Nicolas tarafından hediye edilmiş. İnşasına
1907 yılında başlanan ve yedi yılda tamamlanan kilise renkli ve etkileyici
görselliği ile kentin simgelerinden biri durumunda. Kilisenin içinde geleneksel
Rus mozaik ve ağaç oymacılığı sanatlarından enfes örnekler görülmeye değer.
BANYABAŞI
CAMİİ
Mimar
Sinan’ın Balkanlar’daki en eski eserlerinden olan yapı 1576 tarihinde inşa
edilmiş. Maria Louiza Meydanı’nın Triaditsa Sokağı ile kesiştiği noktada yer
alan cami Kadı Seyfullah Efendi Camii olarak da biliniyor. Tek kubbeli ve
minareli olan caminin içinde Kur’andan alınan kaligrafik yazı ile yazılmış
ayetler, sözler bulunmakta ve cami muhteşem mavi çiniler ile süslenmiş. Günümüzde ibadete açık olan Banyabaşı
Camii’nden yükselen ezan sesini durdurmak için fanatiklerin başlattığı
kampanyalar başarılı olmasa da zaman
zaman burada namaz kılan Müslümanlara yönelik gösteri ve tepkiler devam etmekte.
FATİH SULTAN MEHMED’İN NAMAZGAHI
Beşyüzyıl
Osmanlı yönetiminde kalan Sofya’nın birçok bölgesinde Osmanlı izlerini görmek
mümkün. Bu izleri taşıyan binalardan biri de Sofya’nın merkezinde bulunan bir
namazgah. Fatih Sultan Mehmed döneminde inşaa edildiği tahmin edilen, bir
mahalle pazarı içindeki namazgah
Osmanlı döneminde Sofya’nın en güzel mesire yerlerinden olan Kurubağlar
semtinde. Askerlerin sefere çıkarken kılıç kuşandığı, hac yolculuğuna çıkmadan
önce namazların kılındığı ve uğurlamaların yapıldığı bir mekân olarak biliniyor.
Geleneksel Osmanlı mimarisinden izler barındıran namazgâhın, hutbe okunan
minberinin bir kısmı zamana mağlup düşerek yok olsa da, mihrap hâlâ sapasağlam
duruyor. Namazgah Sofya’da Roma Duvarı veya Eski Duvar olarak da biliniyor.
ULUSAL
ARKEOLOJİ MÜZESİ
Osmanlı döneminde yaptırılan Büyük Cami Balkan
Savaşları’nın ardından Bulgaristan’ın Osmanlı’nın elinden çıkmasıyla 1893
yılında Ulusal arkeoloji Müzesi’ne dönüştürülmüş. Müzede Trak, Roma ve Yunan kültürlerine ait arkeolojik
eserler sergileniyor. Bulgaristan Bilimler Akademisi bünyesinde faaliyet
gösteren müzede bulunan en önemli eserlerden biri ise hiç şüphesiz Vulchitrun
Hazinesi. 12 kilo ağırlığındaki hazineye ait parçalar 13 altın objeden
oluşuyor. Hazinenin geçmişte Trak Krallarına hizmet eden bir rahibe ait olduğu
ve dini ritüellerde kullanıldığı söyleniyor.
ULUSAL
TARİH MÜZESİ
Ulusal tarih Müzesi 650 binden fazla belge ile
Balkanlar’ın en büyük tarih müzesi olma özelliğini taşıyor. Birbirinden
etkileyici koleksiyon ve sergileriyle Sofya’daki en önemli kültür duraklarından
biri.1973 yılında kurulan müzede Bulgaristan’ın 8 bin yıllık tarihi ve
Balkanlar’da yaşamış pek çok medeniyet ile ilgili bilgiye ulaşmak mümkün. Balkanların
en büyük tarih müzesi olan Ulusal Tarih Müzesi 650 binden fazla
belgeye ev sahipliği yapan, etkileyici koleksiyon ve sergileriyle Sofya’daki en
önemli kültür duraklarından biri. Eski evlerdeki kültür değişkenleri,
geleneksel kostümler ve tarih boyunca moda, geleneksel motifli nakışlar, Bulgar
sinemasında kullanılan özgün kostüm, silah, eşya ve dekorlar; eski dünyanın
izleri gibi birçok ilgi çekici bölümden oluşan müzeyi hakkını vererek gezmek
için, bir tam gününüzü ayırmanız gerekiyor. Ulusal Tarih Müzesi’ni, haftanın
her günü 09.00-17.30 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
IVAN
VAZOV ULUSAL TİYATROSU
Sofya'nın merkezinde yer alan Ivan Vazov Ulusal
Tiyatrosu gezip görülmesi gereken yerlerden biridir. Hemen önünde havuzlu park
bulunan tiyatronun bulunduğu meydanda zaman zaman sosyal etkinliklerde
düzenlenmektedir. Merkeze yürüyüş mesafesindedir. Bulgaristan’ın en büyük
tiyatrosu olmasının yanı sıra ülkenin en eski, göze çarpan ve etkileyici
tiyatrosudur.1904 yılında Viyanalı mimarlar Hermann Helmer ve Ferdinand Fellner
tarafından neoklasik tarzda tasarlanan bina 1907 yılında kullanıma açıldı. 1923
yılında meydana gelen yangında ve 2. Dünya savaşı yıllarında Sofya’nın
bombalanması nedeniyle bina ciddi şekilde hasar gördü. Mimar A. Momov ve
mühendis M. Sakelarov tarafından yeniden inşa edildi. Tiyatronun seyirci
kapasitesini 1200 e çıkardılar ve tarzı Alman tarzı planlarını uyguladılar. Fakat
orjinal görünümü bozulmadı. İç mimarisi ve ses düzeninde değişikliler yapıldı.
Ana salondaki koltuk sayısı artırıldı, sahne daha geniş hale getirildi ve
modern ekipmanla donatıldı. 1925 yılında Ulusal Tiyatro’nun bir parçası olarak
bir tiyatro okulu da bulunan yapı orijinal görünümünü hiçbir zaman kaybetmemiş.
Tiyatroda 800 kişilik büyük sahnenin yanı sıra iki adet 120 kişilik küçük salon
da bulunmakta.
RİLSKİ
MANASTIRI
Sofya kent merkezinin 120 kilometre güneyinde Alp
Dağları’nın eteklerinde kurulu olan Rilalı aziz İvan Manastırı ya da yaygın
ismi ile Rila Manastırı ulusal parkın içinde bulunmaktadır. 1983 yılında UNESCO
Dünya kültür Mirası listesine dahil edilen yapı kompleks olarak 8 bin 800
metrekarelik bir alanı kaplıyor. Avlusu 22 metre boyundaki taş duvarla çevrili
olan yapıda 300 oda ve bir müze bulunuyor. Halen 60’a yakın keşişe ev sahipliği
yapmakta olan tesis deniz seviyesinden bin 172 metrelik yüksekliği ile de not
edilmeye değer.
ULUSAL
SANAT GALERİSİ
Dini ikonalardan ulusal tablolara kadar Tzanko Lavrenov,
Stoyan Sotinov, Zograf Dospevski ve Nikolay Pavloviç gibi ünlü Bulgar
ressamların eserlerini barındıran Ulusal Sanat Galerisi Çarlık Sarayı’nın
içerisinde yer almaktadır. İçiresinde 60 bin eser sergilenen yapı Sofya
meydanındaki dikkat çekici konumu ile hemen farkediliyor. Çarlık Sarayı’nın
içerisinde yer alan ülkenin en kapsamlı sanat koleksiyonuna sahip Ulusal
Sanat Galerisi, sergilediği 60 binden fazla eserle Sofya’nın en değerli
çalışmalarını barındırıyor. Ulusal Sanat Galerisi içerisinde, Tzanko Lavrenov,
Stoyan Sotinov, Zograf, Dospevski ve Pavlovic gibi değerli Bulgar ressamların
eserlerini görebileceğiniz galeriyi çarşamba–pazar 10.00-17.30, salı-perşembe
ise 10.00- 18.30 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder