15 Aralık 2020 Salı

SALONİ 91’İNCİ MAĞAZASI İLE BOSNA HERSEK’TE

İhracat odaklı stratejisi ile Avrupa ülkeleri ağırlıklı olmak üzere 60 ülkede 230 satış noktasına ulaşan Saloni, 91’inci mağazasını Bosna Hersek’te açtı.

Saloni Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Özbek, Bursa’nın mobilya üretim üssü İnegöl’de 20 yıl önce ev mobilyaları üretimi için kurulan Saloni’nin gelinen noktada kendi seğmentinde Türkiye’nin önemli ihracatçı firmaları arasına girdiğini söyledi. Yaptığı açıklamada İnegöl’deki 5 ayrı üretim tesisi ve bir lojistik merkezde, 400’ün üzerinde çalışanı ile yılda 30 bin set mobilya üretimi yaptıklarını vurgulayan Özbek, üretimin yüzde 70’ini ihraç ettiklerini kaydetti. İhracat odaklı stratejiyle ağırlıklı olarak Avrupa ülkeleri olmak üzere 60 ülkede 230 satış noktasına ulaştıklarını belirten Haluk Özbek, yurt dışı yapılanmaları noktasında yatırımlarının sürdüğünü, 91’inci mağazalarını da Bosna Hersek’te açtıklarını aktardı. Özbek, “Saloni, kuruluşundan itibaren malzeme, mühendislik ve işçilik alanında kalite ve verimlilik odaklı çalışmaları ile estetik, sağlamlık ve konfor konularında sektörün öncüsü olmuştur. Özellikle mekanizma ve tasarım alanında alınan patentler, inovasyon ve mühendisliğe verilen önemin göstergesidir” dedi. Haluk Özbek, mart 2021’de mevcut alanlarına ekleyecekleri 25 bin metrekare alana sahip yeni tesiste üretime başlayacaklarının bilgisini de aktarırken ayrıca ihraç pazarlarında Saloni’nin bilinirliğinin her geçen gün arttığına dikkat çekerek, Israil Devlet kanalı TV11’in İsrail’deki Türk markalarıyla alakalı yaptığı bir haberde mobilya kategorisinde Saloni’nin en çok tanınan mobilya firması olarak dünya ticaret kaydına geçtiğini vurguladı. (DÜNYA)

BOSNA HERSEK İLE RUSYA ARASINDA DİPLOMATİK KRİZ


Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyinin Boşnak üyesi Sefik Dzaferovic ile Hırvat üyesi Zeljko Komsic, resmi ziyaret amacıyla ülkelerinde bulunan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile görüşmeyi reddetti.

Bosna Hersek'e dün gelen Lavrov'un, ilk önce ülkedeki iki entiteden biri olan Sırp Cumhuriyeti (RS) içindeki Doğu Saraybosna'ya giderek Sırp temsilcilerle görüşmesi ve görüşmede Bosna Hersek bayrağı bulundurulmaması tepkiye neden oldu. Lavrov'un programında bugün başkent Saraybosna'da Devlet Başkanlığı Konseyinin üç üyesi ile görüşmesi yer alsa da Cumhurbaşkanlığı binasındaki görüşmeye sadece Sırp üye Milorad Dodik katıldı. Dodik-Lavrov görüşmesinin sürdüğü saatlerde Komsic ile Dzaferovic ortak basın toplantısı düzenledi. Komsic, dün akşam yapılan toplantıda salonda Bosna Hersek bayrağı bulunmamasını "saygısızlık" olarak nitelendirerek uluslararası arenadaki en önemli isimler arasında bulunan Lavrov'un katıldığı bir toplantıda yapılanların devlet kurumlarını görmezden gelmek anlamı taşıdığını söyledi. Lavrov'un "RS'nin askeri tarafsızlığına saygı duyduğu" ifadelerine de değinen Komsic, "Bu, Bosna Hersek devlet kurumlarının karar alma yetkisini hiçe sayan bir tutumdur. Lavrov, RS entitesinin tek başına karar alamayacağını iyi biliyor." dedi. Komsic, yaşanan olumsuzluklar üzerine Lavrov ile görüşmeye katılmadıklarını vurgulayarak "Biz bu durumda Rusya ile nasıl dostane ilişkiler yürütelim?" ifadelerini kullandı.

"BİZİMLE DOST KALMAK İSTEYENLER
KARARLARIMIZA SAYGI DUYMALI" 

Dzaferovic de Rusya'nın güçlü bir devlet ancak Bosna Hersek'in de bir gururu olduğunu vurgulayarak "Rusya, Dayton Barış Anlaşması'na saygı duyduğunu söyledi ama dün akşam yapılan açıklamalar bunun tersini gösteriyor." dedi. Dayton'a saygı duymanın Bosna Hersek devletine, bütünlüğüne, kurumlarına ve bayrağına saygı duymakla eş değer olduğunu belirten Dzaferovic, "Dayton'a saygı duymak Bosna Hersek'teki Yüksek Temsilcilik Ofisinin (OHR) varlığına da saygı duymak demektir. Onu inkar etmek saygısızlıktır." ifadelerini kullandı. Dzaferovic, Bosna Hersek'in 2005'ten bu yana NATO üyelik yolunda kararlı bir şekilde ilerlediğine işaret ederek "İç politikadaki hedeflerimiz Dayton'a saygı duymak ve bu ülkede yaşayan tüm milletlere eşit davranmak. Dış politikamız ise Avrupa Birliği (AB) ve NATO üyeliğidir. Bunlar kurumlarımızca belirlenen hedeflerdir." diye konuştu. AB ve NATO'daki dostlarına da bir mesaj ilettiklerini aktaran Dzaferovic, "Bizler kararlı ve gururlu insanlarız. Bir kez karar aldık mı ona uyarız. Bizimle dost kalmak isteyenler, ki buna Rusya da dahil, buna saygı duymalıdır" dedi.  (YENİÇAĞ)

14 Aralık 2020 Pazartesi

HIRVAT GÜMRÜĞÜ GURBETÇİLERİMİZE CEZA YAĞDIRIYOR


Türkiye’den Almanya’ya dönen Aydın Tazegül ile Beyler Tazegül’ün, Hırvatistan’a girişlerinde yapılan aramalarda araçlarındaki 27 kilo peynire el konuldu ve 2 bin 365 euro ceza kesildi.

Tatillerini tamamladıktan sonra, araçlarıyla Türkiye’den Almanya’ya dönen şair Aydın Tazegül ile amca oğlu Beyler Tazegül (Milli tekvandocu Servet Tazegül’ün babası) Sırbistan’dan, Hırvatistan’a girişlerinde, Bajakova sınır kapısında, yapılan kontrol sırasında, araçlarında bulunan 27 kilo tel peynir yüzünden tam 2 bin 365 euro ceza ödediler. Peynirlerine de el konuldu. İtiraz etmelerine rağmen peynirin 40 kilo olduğunu iddia eden Hırvatistan gümrükçüleri, Tazegül amca oğullarına ceza yazdılar. İstenen 2 bin 365 euroyu ödeyen Tazegüller, vatandaşlarımızı uyararak, “Sakın Hırvatistan’dan geçmeyin, geçerseniz de, süt ve süt mamullerini beraberinizde getirmeyin” dediler. Aydın Tazagül, “Bizden başka kişilere de ceza yağdırdılar. Bir vatandaşımıza yılbaşında çocukları patlatsın diye götürdüğü havai fişeğine de el koydular, ona da 700 euro ceza yazdılar” diye konuştu. (ARTI33)

SIRBİSTAN’DA MADALYA GURURU YAŞIYORUZ

Sırbistan’da düzenlenen güreş dünya kupasında milli sporcular Şerif Kılıç ve Cengiz Arslan madalya kazandı. Milli güreşçilerin müsabakaları büyük bir mücadeleye sahne oldu. Dünya Bireysel Güreş Kupası ( Individual World Cup), 12 Aralık 2020’de Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da dün gerçekleşen müsabakalarda, grekoromen stilde 55 kilodaki milli güreşçi Şerif Kılıç, Rus rakibi Emin Narimanovitch Sefershaev’le altın madalya için mücadele etti. Milli güreşçi Kılıç, rakibine 8-0 yenilerek şampiyonayı gümüş madalya ile tamamladı. Türkiye adına mücadele eden diğer sporculardan Cengiz Arslan ise 72 kiloda mindere çıktı ve bronz madalya maçında Moldovalı rakibi Valentin Petic’le karşılaştı. Rakibini 5-1 yenen milli güreşçi, bronz madalyaya uzandı. (QHA) 

AB'DEN BULGARİSTAN'A MAKEDONYA UYARISI

Kuzey Makedonya'nın Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecini sekteye uğratan Bulgaristan'a Brüksel'den uyarı geldi. AB, Sofya yönetiminin Kuzey Makedonya'nın üyelik müzakerelerini engellemeye devam etmesi durumunda Balkanlar ve Avrupa'nın güvenliğini tehlikeye sokabileceğini belirtti. AB başkanlığını yürüten Almanya’nın Avrupa İşleri Bakanı Michael Roth, gazetecilere verdiği demeçte, "Batı Balkanlar'da istikrar ve güvenlik dışındaki her şey çok ciddi bir siyasi hata olur ve bu nihayetinde bir bütün olarak Avrupa'nın güvenliğini büyük ölçüde tehlikeye atar. Herkes bunun farkında olmalıdır" açıklamasında bulundu. Kuzey Makedonya müzakerelerde ilerlemek hedefiyle isim değişikliği de dahil bir çok konuda önemli karara imza attı.

BULGARİSTAN NEDEN ENGEL OLUYOR?

Bulgaristan, Kuzey Makedonya'nın dilinin Bulgar kökenli olduğunu resmen tanımasını ve Bulgar karşıtı söylemi sona erdirmesini istiyor. Geçtiğimiz ay bu konuda açıklama yapan Chatham House Avrupa Programı Yardımcı Üyesi Angelos Chryssogelos, konunun “tarih ve kimlik” üzerine olduğunu söylemişti. Sofya Üsküp'ün 'Makedon ulusunun Bulgar kökenlerini' tanımasını ve Bulgaristan'da ayrı bir Makedon azınlık olduğu yönündeki iddialarından vazgeçmesini talep ediyor. Böyle bir azınlığın varlığını reddeden Sofya yönetimi bu kişileri Bulgar olarak tanımlıyor.

ÜYELİĞE GİDEN ENGEBELİ YOL

Kuzey Makedonya ve Arnavutluk ile müzakerelerin geçen yıl başlaması planlanıyordu. Fakat katılım sürecinin reformdan geçirilmesi gerektiğini savunan Fransa nedeniyle görüşmeler askıya alındı. Avrupa Komisyonu tarafından sürecin revize edilmesinin ardından müzakereler yeniden start aldı. 2005'te AB üyeliği için başvuruda bulunan Kuzey Makedonya'nın daha önce de önüne Yunanistan engeli çıkmıştı. Atina yönetimi ülkenin adı konusundaki anlaşmazlık nedeniyle müzakereleri veto etmişti. Üsküp'ün ülkenin adını Kuzey Makedonya olarak değiştirme kararının ardından Yunanistan vetosunu kaldırmıştı. (EURONEWS)

13 Aralık 2020 Pazar

BULGARİSTAN SEÇİMLERİ YAKLAŞIRKEN HÖH VE DURUM

Bulgaristan Türklerinin ülkedeki en güçlü siyasi temsilcisi konumunda olan Hak ve Özgürlükler Hareketi  (HÖH) 10. kurultayını pandemi süreci nedeniyle online olarak gerçekleştirdi.

Parti delegeleri Sofya’da genel merkezin koordinasyonunda sanal alemde bir araya gelirken vesayetli başkan konumundaki Mustafa Sali Karadayı’yı tekrar aynı göreve seçti.

“Özgürlük, birlik, beraberlik” ana teması söyleminde gerçekleşen forumu eski milletvekili Ünal Lütfi açtı.

Lütfi yaptığı konuşmada 28 Mart 2021’de gerçekleştirilecek genel seçimlerde partinin gerçek gücünü ortaya koyacağını belirtirken, Bulgaristan’da şu anda yönetimde bulunan Boyko Metodiev Borisov liderliğindeki Bulgaristan'ın Avrupa Gelişimi için Vatandaşlar Partisi (GERB)’i ‘başarısız yönetim’ olarak niteleyip HÖH’ün bu durumu avantaja çevireceğini söyledi.

Yeniden başkan seçilen Mustafa Karadayı da mevcut iktidarı eleştirdiği konuşmasında Bulgaristan ile ilgili endişelerini dile getirdi.

Kurultaya katılan HÖH’ün  kurucu ve hiç tartışmasız efsane başkanı Ahmet Doğan ise sayın Lütfi ile Karadayı’nın söylemine ters bir mesaj verdi.

HÖH’ün güçlenerek çok fazla öne çıkmaması gerektiğini belirten Doğan 1. parti ya da 2. parti olma iddiasının kendilerini zor duruma sokabileceğini belirtti.

Ahmet Doğan’ın mesajını kendi okumaması da ilginçti.

Avrupa Parlamentosu milletvekili İlhan Küçük’ün dillendirdiği mesajı Doğan’ın yerinden dinlemesi ve bu ilginç tavrı ülke basınında tartışma ve haber konusu oldu.

Doğan partililerine yazılı açıklamasında 3 ay sonra seçimlerin olacağını hatırlatarak ‘’Umarım iktidar ortağı oluruz. Ancak birinci parti olmayın, üçüncü parti kalın hatta’’ dedi.

Doğan mesajında pandeminin yol açtığı insani krizin çözümü yolundaki çabaların yoğunlaşmasını da istedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da delegelere video mesaj ile seslendi.

Erdoğan pandemi süreci ve ülke geneli için de iyi dileklerini ilettiği mesajında: “Bulgaristan demokrasisi içinde kendine önemli bir yer edinen Hak ve Özgürlükler Hareketi'nin inşallah yeni dönemde daha kuşatıcı ve kucaklayıcı bir anlayışla yoluna devam edeceğine inanıyorum” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in de katıldığı kurultayın bir önemli konuğu da Avrupa Parlamentosu’nun liberal ve demokratik değerlerin temsilci partisi konumundaki Avrupa için Liberaller ve Demokratlar İttifakı (ALDE)’nın  başkanı Hans van Baalen’di.

Sofya Büyükelçimiz Aylin Sekizkök’ün de izlediği online toplantıda girdiği her seçimde 600 binin üzerinde oy alan HÖH’ün son seçimlerde 280 bin oy oranına düşüşü hiç irdelenmedi.

Eleştiri, özeleştiri yapılmasını ve camiamızı ilgilendiren konuların gündeme getirilip tartışılmasını isterdim.

Bu konular belki parti içinde kapalı kapılar ardında ele alınmıştır, ancak kamuoyuna açık bu toplantıda eksikler ve yapılması gerekenler hiç sorgulanmadı.

Sadece bu durum mu?

Tabi ki hayır.

Mesela ülkede yaşayan Türk ve Müslüman azınlığın başta iktidar partisi olmak üzere başka siyasi organizasyonlara yöneldiği de ele alınmalıydı.

Üç ay sonra yapılacak seçimlerde durum ne olur?

İrdeleyen, gündeme taşıyan, ele alan, tartışmaya açan yok.

Partinin soydaşın oyunu almak için belirgin herhangi bir siyasi çalışması da yok.

Türk seçmenin iradesi Bulgaristan merkezli politikalara yöneliyor.

Soydaş camiasında bir arayış var.

28 Mart’ta yapılacak seçimlerde ortaya çıkacak tablo soydaşın tavrını da ortaya koymuş olacak.

Ancak Türkiye’den camiaya verilen mesajlar da önemli.

Mesela DOST partisine mesafe mi konuyor?

Ocak ayında yapılacak kongre bu durumu da ortaya koyacak.

Kasım Dal’ın kurup bıraktığı Halk ve Şeref Partisi ne yapar bir muamma.

Bu konuda da çeşitli spekülasyonlar var.

Kulislerde geçmişte HÖH’ün ağır topları olan Lütfi Mestan, Kasım Dal, Orhan İsmailof, Güner Tahir, Nurettin İsmail ve Mehmet Dikme‘nin zaman zaman bir araya geldiği ve güç birliği noktasında görüşmeler yaptıkları konuşuluyor.

220 bin gibi azımsanmayacak bir sayı ile HÖH dışında arayışa yönelen ve dışarıda kalan bir soydaş seçmen iradesi ne yana meyleder?

Gönlü kırık soydaş sandıkta nasıl bir irade sergiler?

Durum belirsiz.

Bunların HÖH’e döneceğini zannetmem.

Böyle bir belirti ve işaret yok.

Umarım yanılırım.

Bu yıl kongreye daha öncelerde olduğu gibi Türkiye’den STK temsilcilerinin davet edilmemesi de dikkat çekiciydi.

HÖH bu kesimin, yani Türkiye’de yaşayan çifte vatandaşların desteğinden vaz mı geçti bilinmez.

Partide bir değişim beklentisi ve İlhan Küçük adının dolaştığı adaylık iddiaları boş çıktı mesela.

Karadayı’dan sonra Hasan Aziz en güçlü kimlik konumundaydı ancak onun da sesi soluğu kesildi.

Genel Başkan yardımcısı Ruşen Rıza’nın da dışlandığı süreçte kimler ön plana itilecek bilen yok.

Hak ve Özgürlükler Hareketi’nin kendini var eden Türkler ve soydaşlara yönelik açık mesajı ne?

Ülkede en güçlü azınlık konumundaki soydaşların dertleri bitti mi yani?

Mesela yaşanan Türkçe sorununa dair bir çalışma göremiyorum.

Geri kalmışlığa dair de.

Ülkenin kalkınması için yapılması gerekenler konusunda da ne bir söylem ne de bir açıklama var.

Merak ediyorum Avrupa ve NATO’ya göz kırptıkları bir süreci soydaş lehine nasıl döndürecekler.

Haksızlık yapmak istemem ancak ‘Çevir kazı yanmasın, aman bizimkiler uyanmasın’ mantığını görmezden mi gelmeliyiz?

12 Aralık 2020 Cumartesi

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'DAN SOYDAŞLARA BİRLİK MESAJI


Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip Erdoğan, "Siyasi mücadeleden hak ve özgürlüklerin genişletilmesiyle ilgili çabalara kadar her alanda başarının anahtarı birlik ve beraberliktir. Bulgaristan demokrasisi içinde kendine önemli bir yer edinen Hak ve Özgürlükler Hareketi’nin inşallah yeni dönemde daha kuşatıcı ve kucaklayıcı bir anlayışla yoluna devam edeceğine inanıyorum" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ErdoğanBulgaristan Hak ve Özgürlükler Hareketi Kurultayına video mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Kurultay sonucunda delegelerin iradesiyle görev alacak başta genel başkan olmak üzere tüm kardeşlerime muvaffakiyetler temenni ediyorum. Bu sene tüm dünya ile beraber ülkelerimizi de etkileyen salgın sebebiyle birçok etkinliğimizi çevrimiçi olarak yapmak zorunda kalıyoruz. Bulgaristan’ın da değerli dostum Başbakan Borisov’un liderliğinde koronavirüsle mücadelesini kararlı bir şekilde sürdürdüğünü görüyoruz. Türkiye olarak biz de bu süreçte ‘dost kara günde belli olur’ anlayışıyla elimizden gelen desteği dost ve kardeş halkların istifadesine sunuyoruz. Salgının en kritik döneminde sağladığımız tıbbi yardım ve destekle komşumuz Bulgaristan’ın yanında olduk. Bu vesileyle koronavirüs salgınında yakınlarını kaybeden soydaşlarımıza ve Bulgar komşularımıza taziyelerimi sunuyorum. Bu salgın bizlere dayanışma ve paylaşmanın önemini tekrar hatırlatmıştır. Siyasi mücadeleden hak ve özgürlüklerin genişletilmesiyle ilgili çabalara kadar her alanda başarının anahtarı birlik ve beraberliktir. Bulgaristan demokrasisi içinde kendine önemli bir yer edinen Hak ve Özgürlükler Hareketi’nin inşallah yeni dönemde daha kuşatıcı ve kucaklayıcı bir anlayışla yoluna devam edeceğine inanıyorum. Türkiye olarak bizler de Bulgaristan’la aramızdaki iyi komşuluk, dostluk ve müttefiklik ilişkisi temelinde sizlerin yanında olmayı sürdüreceğiz. Bulgaristan’da yaşayan tüm soydaşlarımıza ve bütün Bulgaristan’a sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum" dedi.



https://www.tccb.gov.tr/haberler/410/123166/-bulgaristan-la-aramizdaki-dostluk-ve-muttefiklik-iliskisi-temelinde-hak-ve-ozgurlukler-hareketi-nin-yaninda-olmayi-surdurecegiz-