Naci
Şensoy, 13 maçta kazanamayan Bulgar ekibi Pirin'le 7 maçta 3 galibiyet, 3
beraberlik ve 1 yenilgi aldı. Bulgaristan Futbol Federasyonu, doping testi için
Sofya'dan özel ekip gönderdi
Avrupa ve Asya’daki başarılarıyla Türk futbolunun
gurur kaynağı olan sayılı teknik adamlardan Naci Şensoy, şimdilerde
Bulgaristan’da Pirin ekibinin hocası... Prizren doğumlu Şensoy ile yaptıkları,
planları ve Türk futbolu üzerine keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik. Yakın
dönemde yolu Türkiye’ye de düştü Şensoy’un...
Gençlerbirliği’nde başarılı teknik direktör İrfan Buz’un yardımcılığında
bulunduktan sonra, Buz görevden ayrılmış yerine sırasıyla Mesut Bakkal, Mustafa
Kaplan ve Stuart Baxter gelmişti. Son olarak Baxter’e de yardımcılık yapan
Şensoy, İskoç hoca gönderilince Gençler’in başında Kasımpaşa maçına çıkmış ve
takıma galibiyet sevinci yaşatmıştı.
http://www.haberturk.com/spor/futbol/haber/1174356-bulgaristanin-konustugu-turk-naci-sensoy

Sırbistan
Devlet Başkanı Tomislav Nikoliç, "Ankara, NATO ile Rusya arasında savaş
çıkarmayı denedi" iddiasında bulundu
Sırbistan
Devlet Başkanı Tomislav Nikoliç, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile görüşmesinden saatler sonra Türkiye'yi suçlayan bir açıklama yaptı. Nikoliç, Türkiye'nin Rus savaş uçağını düşürerek
NATO'daki müttefikleriyle Rusya arasında savaş çıkarmayı denediğini ileri
sürdü. RIA Novosti Ajansına konuşan Nikoliç, "Amaç, iki büyük gücü geniş
bir askeri çatışmanın içine sürüklemekti" dedi. Sırp lider, Suriye'de
yaşanan iç savaşı da bir "fikir çatışması" olarak niteleyerek,
"Bu ne Irak'ta ne de Libya'da olmuştu. Bu nedenle Suriye'de bir ilk
yaşanıyor" diye konuştu. Nikoliç, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in
"Avrupa'nın egemenliğinin bir bölümünü NATO ve ABD'ye devrettiği'
yönündeki açıklamasıyla ilgili soruya karşılık, "Putin'in uluslararası
konularda fikirlerini paylaşması daha kolay. Zira o büyük bir ülkeyi temsil
ediyor. Biz ise küçük bir ülkeyi temsil ediyoruz ve böyle muhakemelere hakkımız
yok. Süper güçlerin birbiriyle çatışması, en çok küçük devletlere zarar verir.
Bunu anlatan iyi bir benzetme var: Filler kavga ettiğinde olan çimlere
olur" diye cevap verdi.
(HABERTÜRK)
YAŞAMINI UŞAK’TA ÇOBANLIK YAPARAK SÜRDÜREN AYSU PARALI,
KATILDIĞI İLK ULUSLARARASI YARIŞMA OLAN SIRBİSTAN'DAKİ BALKAN GÜREŞ ŞAMPİYONASI’NDA MİNİK
KIZLARDA ALTIN MADALYA KAZANDI
Eşme’de
iki yıl önce mahallede erkeklerle futbol oynarken güreş antrenörü tarafından
keşfedilen ve bugüne kadar hiç yenilmeyen 14 yaşındaki “çoban kız” Aysu Paralı,
milli takım forması ile katıldığı ilk uluslararası turnuvada şampiyon oldu. Eşme’de
çobanlık yapan Cihan ve Gülay çiftinin kızları Aysu, 11-14 Aralık’ta
Sırbistan’da düzenlenen Balkan Şampiyonası’nda minik kızlar 34 kiloda Bulgar,
Sırp ve Moldovalı rakiplerini yenerek zirveye çıktı. Okuldan çıktıktan sonra
babasıyla koyun otlatan, ardından akşam antrenmanlarına giden Eşme Galip Çetin
Ortaokulu 8. sınıf öğrencisi Paralı, “Önce Türkiye şampiyonu oldum ve ardından
Balkan şampiyonluğuna ulaştım. Ailemle gurur duyuyorum, onlar ellerinden
geldiği kadar beni destekliyor. Her gün babamla koyun otlatıyorum. Türkiye
şampiyonu olduktan sonra ailem bana daha çok güvendi. Şimdi hedefim dünya şampiyonu
olmak. Bana destek olan herkese çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.
(HABERTÜRK)
Belgrad
Polisi tarafından yürütülen Sırbistan'ın en geniş çaplı yolsuzluk
operasyonunda, aralarında eski bakan ve belediye başkanlarının da bulunduğu 79
kişi gözaltına alındı
Sırbistan
İçişleri Bakanı Nebojsa Stefanovic, düzenlediği basın toplantısında, bakanlık
ve ilgili savcılık makamlarının koordinasyonunda, ülkenin en geniş ve en büyük
yolsuzluk operasyonunun yapıldığını kaydetti. Operasyon sonucunda, devlet ve
kamu kurumlarında yolsuzluk yaptıkları şüphesiyle aralarında eski bakan,
belediye başkanları ve iş adamlarının da yer aldığı 79 kişinin gözaltına
alındığını ifade eden Stefanovic, 5 kişi hakkında da arama kararı çıkarıldığını
söyledi.
ESKİ BAKAN MİLOSAVLJEVİC DE ARALARINDA
Stefanovic, bu kişilerin, 2004 yılından bu yana soruşturulduklarını ve para
aklama, görevini kötüye kullanma, rüşvet, kamu malını kötüye kullanma ve yerel
yönetimlerde yolsuzluk yaptıkları şüphesiyle gözaltına alındıklarını aktardı. Operasyonların
devam edeceğini vurgulayan Stefanovic, "Devlet ve kamu kurumları 100
milyon euro'dan fazla zarara uğratılmıştır. Gözaltına alınanlar arasında en
dikkat çeken isimler, eski bakan Slobodan Milosavljevic ile Yolsuzlukla
Mücadele Ajansı eski Müdürü Zoran Markovic oldu" dedi.
(HABERTÜRK)
Soydaşların 1984 yılındaki olaylar ile şehitleri anmak
için düzenledikleri etkinliklerde parçalanmışlık zirveye taşındı
Bulgaristan
Türkleri 31 yıl önce yaşadıkları acı olayların yıldönümünde kendi siyasi
geleceklerine de yön ve yol arıyor. Hafta
sonunda tüm Bulgaristan genelinde gerçekleştirilen etkinliklerin hiç şüphesiz
en önemli ve anlamlı olanı Kırcaali ve ilçelerindekilerdi. Ülkedeki Türklerin Bulgarlaştırılmasına
yönelik insanlık suçu niteliğindeki olayların başladığı Sütkesiği (Mleçino)
Köyünde düzenlenen etkinlikle başlayan ve iki gün süren anma proğramlarına
damgasını vuran ise Bulgaristan’daki Türklerin en güçlü siyasi temsilcisi
konumundaki Hak ve Özgürlükler Partisi (HÖH)’ndeki yol ayrımıydı. 17 aylıkken Bulgar
güvenlik elemanlarının açtığı yaylım ateşiyle yaşamını yitiren Türkan bebek ve
tüm şehitler adına Kızılağaç (Kirkovo) Yoğurtçular (Mogilyane) köyünde düzenlenen
etkinlikte doruğa çıkan parti içindeki sinir savaşı burada alana yansıdı.
Tarafların adeta karşılıklı gövde gösterisine bürünen etkinlikte Türkiye’nin
Sofya Büyükelçisi Süleyman Gökçe, Filibe Başkonsolosu Alper Aktaş ve Burgas
Başkonsolosu Niyazi Evren Akyol ile Türkiye’den etkinliklere katılan Balkan
Rumeli Türkleri Konfederasyonu ile diğer STK başkan ve yöneticileri anma
töreninde Lütfi Mestan’ın yanında yer aldı. Büyükelçi Süleyman Gökçe ve Mestan’ın heyetleri ile Türkiye’den gelen STK
başkanlarının Türkan bebeğin (Türkan Feyzullah) mezarı başında dualar edip
adına yapılan anıta çiçekler bırakıp buradan ayrılmasının ardından Mestan'ın
görevden alınıp partinin başına getirilen eş başkanlar Ruşen Rıza, Çetin Kazak
ve Mustafa Karadayı etkinliklere katıldı. Karşılıklı gövde gösterisi aynı gün
Kırcaali’nin en büyük ilçelerinden biri olan Mestanlı (Momçilgrad)’da da sürdü. Günlerdir susan ve kamuoyu önüne
çıkmayan Lütfi Mestan beraberinde HÖH milletvekilleri Hüseyin Hafızov, Şabanali
Ahmet ve Aydoğan Ali Mestan ile partinin kurucularından ve Kırcaali il Başkanı
Bahri Ömer ile birlikte 1984 olayları ve şehitleri anma adına düzenlenen etkinlikte
partililer ile bir araya geldi. İlçe meydanında görülmeleri ile birlikte
etrafları basın mensupları ve vatandaşlar tarafından kuşatılan Mestan ve
arkadaşları soruları yanıtladı. Hafızov, Ahmet, Mestan ile Bahri Ömer burada yaptıkları açıklamalarda HÖH (DPS)’de
yaşanan hukuksuzluk ve partinin onursal başkanı Ahmet Doğan’ın yürüttüğü linç
kampanyası nedeniyle partiden ayrıldıklarını açıkladı. İlçe meydanında mini bir
mitinge dönüşen açıklamaların ardından şehitler abidesine kırmızı karanfil
bırakıp saygı duruşunda bulunan Lütfi Mestan açıklamalarını burada da sürdürdü.
Lütfi Mestan açıklamasında üç dört gündür hakkında bir sürü yalan yanlış şeyler
iddia edildiğini belirterek ‘’Bütün bunlar benim partiden ihraç edilip tüm
görevlerimden alınmam kararının HÖH seçmenleri tarafından desteklenmediğinden
dolayı hatanın gizlenmesi için yapılıyor. Buna rağmen bu karar bir gerçek,
fakat bu kararın gerekçesini ve söz hakkı verilmemesini kabul etmiyorum. Ölüm
cezasına çarptırılana bile son söz hakkı veriliyor. 19 yıl sadakatle hizmetten
sonra ve en kritik anlarda bile partinin kurucusu ve onursal başkanı Dr. Ahmet
Doğan’ı savunmuşumdur ve hatta bu yüzden alaycı lakaplar takılmasına bile maruz
kaldım. En kritik anlarda bile imajına bir toz bile kondurmadım. Bunu neyle hak
ettiğimi bilmiyorum. Hatta istifa etmem bile istenmeden davet edilmediğim bir
Merkez Konsey oturumu yapıldı. Beni eleştiri yağmuruna tuttuğu gece
eleştirileri kabul etmesem de ortaya attığı sorular üzerine nihayet partide
gerçekten değerlerin tartışılmaya başlayacağını hissettim. Şunu belirtmek
isterim ki, ben Parlamento’da okuduğum bildiriden dolayı bir kez “kafamın
kesileceğini” bilseydim, ben yine de onu okuyacaktım. Çünkü her bir Bulgar
siyasetçinin, siyasi gücün tam da böyle kritik durumlarda ilk önce
Bulgaristan’ın NATO ve AB üyesi bir ülke statüsüne göre pozisyon beyan etmesi
bir borçtur. Biz, bir NATO üyesi ülkenin hava sahasının ihlal edilmesinde Rusya
ve NATO arasında tarafsız kalamayız” dedi. Mestan parlamentoda okuduğu
bildiriyi HÖH Grubu ile birlikte hazırladıklarını da vurguladığı açıklamasında aynı
kişilerin partiden ihraç edilmesi ve görevlerinden alınması kararının
alınmasında yer aldıklarını, fakat onlara küskün olmadığını belirterek onlara
birlikte çalıştığı için kendilerine teşekkür etti. Mestan, şu anda nasıl bir
durumda olduklarını bildiğini ifade ettiği açıklamasında her şeye rağmen onurunun
korunması gerektiğini vurguladı ve ‘’ Arkadaşlarım ile ben parti haini değiliz.
Avrupa-Atlantik değerlerini izlemekten başka yolumuz yok. Bunu gayet net ifade
edebilirim’’ dedi. Açıklamasında 1989 yılında yaklaşık yarım milyon soydaşa
kapısını açan Türkiye’deki göçmen derneklerine de teşekkür eden Mestan,
“Bulgaristan’da var olan Türkler bir tercih yapamaz, çünkü onlar demokrasiyi,
Bulgaristan ve Türkiye arasındaki iyi komşuluğu seçiyor” dedi. Etkinliğe
katılan vatandaşlara Türkçe açıklama yaptığı için aldığı cezaları da hatırlatan
Mestan, bunun için ceza almaya alışık olduğunu ifade ederken bir Bulgar
gazetecinin tahrik amaçlı sorusu ve Bulgarca konuşması gerektiğine dikkat
çekmesi üzerine devreye giren Hüseyin Hafızov, Mestan’ın Türklerle Türkçe
konuşacağının altını çizdi. Bulgaristan
Türkleri, 1984-1990 yılları arasında kendilerine karşı yürütülen asimilasyon
sürecinde komünist rejimin etnik eritme politikasına karşı geldikleri,
anadillerinde konuştukları için güvenlik güçlerince takibata uğrayıp çeşitli
para cezalarına çarptırılmış ve yaşadıkları bölgelerden sürgün edilmişlerdi. Bulgar
parlamentosunda üçüncü siyasi güç konumunda bulunan HÖH'te daha önce de
kopmalar yaşanmış ve bir parti daha kurulmuştu. HÖH’ün son istifalarla 240
sandalyeli Bulgaristan parlamentodaki milletvekili sayısı 36’dan 32’ye indi. (İsmail KORKMAZ)







