8 Kasım 2015 Pazar

SIRBİSTAN RESMİ HABER AJANSI TANJUG’U KAPATIYOR


Haber ajansının özelleştirilme süreci, ajansı satın almak isteyen herhangi bir talip çıkmaması nedeniyle başarısız olduğu, Sırbistan Kültür ve Enformasyon Bakanlığının, ajansı kapatma kararı aldığı bildirildi. Tarihi ajansın kapatılma kararı hakkında çıkan haberler, ülkede geniş yankı uyandırdı. Bu arada, karar, Başbakan Aleksandar Vucic ile Kültür ve Enformasyon Bakanı İvan Tasovac'ı da karşı karşıya getirdi. Başbakan Vucic, haber ajansının kapatılması yönündeki karar dolayısıyla "hayal kırıklığı" yaşadığını belirterek, TANJUG'un kapatılmasına karşı olduğunu söyledi. Ajansın kapatılması kararı nedeniyle Bakan Tasovac'a ağır eleştiride bulunan Vucic, "Ben TANJUG'un kapatılmasına karşıyken sen kapatılmasını istedin. Sen başkasının değil, benim arkamdan iş çevirdin" ifadesini kullandı. Bakan Tasovac ise TANJUG'un kapatılması kararıyla ilgili "sadece yasaların gereğini yaptıklarını" belirterek, çok sayıda çalışanın işsiz kalacak olmasından dolayı üzüntü duyduğunu kaydetti. Tasovac, TANJUG'un özelleştirilmesi için 15 aylık bir süre tanındığını ve söz konusu sürenin 31 Ekim'de sona erdiğini ifade etti. Sırbistan medyası, TANJUG'un kapatılmasıyla yaklaşık 200 çalışanın işsiz kalacağına yer verdi.

TANJUG
Yeni Yugoslavya Telgraf Ajansı (TANJUG), 5 Kasım 1943 tarihinde bugün Bosna Hersek sınırları içerisinde kalan Jajce şehrinde, Yugoslavya Komünist Partisi tarafından kuruldu. İkinci Dünya Savaşı'nda Partizanların mücadeleleri hakkında kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla kurulan TANJUG, eski Yugoslavya dağılana kadar ülkenin resmi haber ajansı olarak faaliyet gösterdi. TANJUG, 2006 yılından itibaren Sırbistan'ın resmi haber ajansı olarak hizmet veriyordu.

HABERTÜRK

ADALET BAKANI’NIN KAFASINA YUMURTA

  
Kosova Adalet Bakanı Hayrettin Kuçi, Kosova Meclisi çıkışında bazı milletvekilleri ile yemeğe giderken, Vetvendosye Hareketi’nin sempatizanları tarafından yumurtalı saldırıya uğradı. Bakan Hayrettin Kuçi’nin başına birkaç yumurta isabet etti. Vetvendosye sempatizanları, ellerindeki yumurtaları Bakan Kuçi’nin kafasına peş peşe attıktan sonra koşarak uzaklaştı. Bakanın korumalarının müdahale etmesine rağmen, saldırganlar olay yerinden kaçtı. Saldırıyı üstlenen Vetvendosye Hareketi, yaptığı kısa açıklamada, Sırbistan ile gerçekleştirilen anlaşmanın mimari olduğu için Bakan Hayrettin Kuçi’ye saldırı düzenlediklerini ve anlaşma iptal edilinceye kadar saldırıların süreceğini duyurdu.
HABERTÜRK

EN AKILLI TÜRK KIZI NURGÜL SALİMOVA



Yunanistan’da düzenlenen satranç şampiyonasında Bulgaristan’ı temsil eden Türk asıllı Nurgül Salimova kendi kategorisinde dünya birincisi oldu. Porto Kares kentindeki etkinlikte altın madalya kazanan Salimova 12 yaş altı kategorisi için mücadele etti. Bulgaristan basınında yer alan haberlere göre Salimova yarışmayı 9.5 puanla bitirken aynı perfomansı gösteren Amerikalı oyuncu Carissa Yip ise ikinciliği elde etti.

HIRVATLAR SEÇİMİNİ YAPIYOR


 
Hırvatistan Avrupa Birliği'ne üye olduğundan bu yana ilk kez seçime gidiyor. Seçim gündeminde ağırlıklı olarak Avrupa üzerindeki baskıyı artıran mülteci sorunu var. AB ülkeleri içerisinde yüzde 15. 4’lik işsizlik oranı ile bu sorunu yaşayan ülkeler içerisinde üçüncü olan Hırvatistan’daki seçimler ülke tarihi açısından da dönüm noktası niteliğinde. Hırvatistan'da iktidardaki merkez sol koalisyonu mülteci krizi sebebiyle iktidarını muhafaza etmek için mücadele veriyor. Zira Hırvatistan'a bu yıl içinde toplam 320 bin mülteci geçti. Seçimden önce yapılan en son anketler iktidar partisi ve muhalfetteki muhafazakar partiyi başabaş gösteriyor. Her iki partinin de mülteci sorunu ile ilgili farklı yaklaşımları var. İktidardaki sosyal demokratların mülteciler konusunda tonu daha yumuşak. Muhalefet partisi lideri ise mülteci akınını durdurmak için askeri gücün kullanılması ve duvar örülmesine destek veriyor. Seçim gündeminde mülteci sorunu dışında ekonomi de var. Hırvatistan yüzde 15. 4 ile Avrupa Birliği içerisinde işsizlik oranı en yüksek olan üçüncü ülke. 
CNNTURK

VE BEKLENEN GELİŞME OLDU


Romanya’nın Başkenti Bükreş'te bir gece kulübünde çıkan yangında 41 kişinin hayatını kaybetmesi ve ardından yaşanan protesto gösterilerinde onbinlerce kişinin sokaklara dökülmesi sonrası Başbakan Victor Ponta’nın istifasının ardından bir de tutuklama geldi. Yangının ertesinde istifa eden Bükreş Belediye Başkanı Cristian Popescu Piedone savcılığın istemi üzerine tutuklandı. Rüşvetle mücadele savcısı, itfaiye yetkililerinin onay vermemesine karşın Bükreş Belediye Başkanı'nın ruhsat iznini onayladığı konusunda ellerinde kanıt olduğunu iddia etti. Romanya'da siyaseti ve sokakları derinden sarsan yangında ölenlerin sayısı ise 41'e yükseldi. Hastanelerde durumu kritik olan 40 kişinin tedavileri ise sürüyor. 

YUNAN ÇİFTÇİSİNİN AYRICALIKLARINA TIRPAN

Kredi karşılığında ortaklarına reform sözü veren Yunanistan hükümeti çiftçi ile üreticilerin yararlandığı önemli bir vergi ayrıcalığını daha kaldırdı
Aleksis Tsipras başbakanlığındaki Yunanistan hükümeti önemli bir engeli daha aştı. Yunan parlamentosu iki günlük genel görüşmelerin ardından bir reform paketini daha oy çoğunluğuyla kabul etti. Ad okunarak yapılan ve 20 milletvekilinin katılmadığı oylamada reform paketi 118 ret ve 9 da çekimser oya karşı 153 oyla meclisten geçti. Reform paketindeki yeniliklerden en önemlisi tarım sektörünü ilgilendiriyor. Çiftçiye uygulanan en önemli teşviklerden biri kalktı. Üretici mazota artık daha fazla vergi ödeyecek. Dizel yakıtının tonuna şimdiye kadar 66 euroluk katma değer vergisi ödeniyordu. Vergi 200 Euro'ya çıkarıldı. Üretici birlikleri vergi zammını protesto etti. Yunanistan Euro Bölgesi'ndeki ortaklarıyla 86 milyar euroluk ek yardım paketi üzerinde anlaşmış ve kredinin 13 milyarlık ilk dilimi ağustos ayında Atina'ya havale edilmişti. Kreditörler müfettişlerden yeşil ışık aldıkları takdirde kredinin iki milyar Euro'luk ikinci dilimi ödenecek. Kredinin serbest bırakılması için koşulan şartlar arasında parlamentoda kabul edilen tasarruf önlemleri de bulunuyordu.
DW/dpa/AG/HS 

BÜKREŞ’TE ‘İSYAN’ GÜNLERİ



Romanya'da 32 kişinin can verdiği diskotek yangınının ardından sokaklara dökülen protestocuları Başbakan Ponta'nın istifası tatmin etmedi. Binlerce kişinin katıldığı hükümet ve yolsuzluk karşıtı gösteriler devam ediyor

Bükreş'in popüler merkezlerinden Üniversite Meydanı'nda (Piața Universității) 20 binden fazla gösterici toplandı. Bükreş dışındaki gösterilere katılımın 10 bini bulduğu belirtildi.
Kamu kurumlarının yöneticilerini yolsuzluk ve beceriksizlikle suçlayan göstericiler "Kahrolsun mafya sistemi" ve "Uyan Romanya" gibi sloganlar attı. Parlamentoya doğru yürüyüşe geçen göstericiler milletvekillerine "Hepiniz evinize gidin" diye tepki gösterdi. Göstericilerin Rumen bayrağını taşıdığı gözlendi.

PONTA: 'ÖFKE MEŞRUDUR'
Romanya Başbakanı Victor Ponta, istifasını talep eden kitle gösterilerinin ardından görevinden istifa ettiğini açıklamıştı. Ponta, kitle gösterilerine atıfla, "Öfke meşrudur. Bunu görmezden gelmek büyük bir hata olur" ifadesini kullanmıştı. Görev süresi normalde 2016'da sona eren 43 yaşındaki Ponta uzun süredir siyasi baskı altındaydı. Para aklama, hile ve vergi kaçakçılığına yardım suçlamalarıyla Ponta hakkında dava açılmış, ancak parlamentonun Ponta'nın dokunulmazlığını kaldırmayı reddetmesi sayesinde Başbakan'ın tutuklanması engellenmişti.

HALKIN ÖFKESİ
Başkent Bükreş'teki bir gece kulübünde çıkan yangında 32 kişi yaşamını yitirmiş, kulübün yangına karşı gerekli önlemleri almadığı ortaya çıkınca halkın öfkesi yetkililere yönelmişti.
Kulüp sahibinin yangın güvenliği ile ilgili masraflı önlemleri almak zorunda kalmamak için ruhsatı rüşvetle aldığı suçlamaları soruşturuluyor. Savcılık konuyla ilgili soruşturma kapsamında kulübün üç ortağını "ihmal yoluyla ölüme ve yaralanmaya sebebiyet verme" suçlamasıyla tutukladı. Belediyeye yönelik soruşturma da sürüyor. Romanya Devlet Başkanı Klaus Iohannis yangından sonra kurumları beceriksizlikle suçlamış, yolsuzluğa son verilmesini istemişti.

"SESSSİZ DEVRİM"
Bu arada Romanya Başbakanı Ponta’nın istifası ülkede siyasi yenilenme açısından bir fırsat görülüyor. Bükreş'teki gelişmeleri DW'ye değerlendiren Gazeteci Vlad Mixich, yolsuzluğun kanser gibi bütün toplumu sardığını söylüyor. Romanya Başbakanı Victor Ponta, 32 kişinin can verdiği, Bükreş'teki diskotek yangınından sonra başkent ve diğer kentlerde protesto eylemleri düzenlenmesi üzerine ‘halkla mücadele etmeye niyetli olmadığını' söyleyerek istifa etti. Gelişmeleri DW'ye değerlendiren Gazeteci ve Doktor Vlad Mixich, Ponta'nın istifa etmekte geciktiğini belirterek şunları söyledi:
“Son yıllarda Victor Ponta'nın adı hep skandallara karışıyordu. Doktora tezinin çalıntı olduğu ortaya çıkmış, birçok kabine üyesi hakkında yolsuzluk davası açılmış ve bakanlardan bazıları mahkum edilmişti. Kendisi de yolsuzluk yapmakla suçlanıyor. Bu kadar uzun süre görevde kalabilmiş olması bile şaşırtıcı. 2014 yılındaki devlet başkanlığı seçiminde milyonlarca Rumen'in rakibine oy vermiş olmasına rağmen istifa etmeye yanaşmadı. İstifa etmesi için 32 kişinin ölmesi ve 25 bin Rumen'in sokaklara dökülüp aleyhinde gösteri yapması mı gerekirdi?”
Sosyal medyada sürekli olarak sistemin değişmesinin ve erken seçimlere gidilmesinin talep edildiğini hatırlattığımız Rumen köşe yazarıMixich şunları söyledi:
“Facebook nesli haklı olarak bütün siyasetçileri eleştiriyor. Çünkü bütün partilerde yolsuzluk yapan politikacılar var. Parlamentodaki oylamalarda halkın talepleri hiç dikkate alınmıyor. Ne var ki, siyasi elitleri bir gecede değiştirmek mümkün değildir. Rumen politikacılar isteseler de istemeseler de genç halk kitlelerinin taleplerinin daha fazla görmezlikten gelemeyeceklerini bilmelidirler. Yeni nesiller Avrupa Birliği'ni yakından tanıyan, nasıl bilgi toplanıp, değerlendirilip paylaşılabildiğini çok iyi bilen insanlar.”

"SEÇİMLER ÖNE ALINMALI"
Ülkede 2016 meclis genel seçimlerinin öne alınmasının değişime katkısı olmayacağını belirten Vlad Mixich, göstericilerin tek bir partiden değil ama bütün siyasetçi zümresinden saygı, sorumluluk ve şeffaflık beklediğini belirttikten sonra Romanya'da yolsuzluğun alt edilip edilemeyeceği şeklindeki sorumuza şu yanıtı verdi:
“Son yıllarda sosyal medya kanalıyla sayısız protesto gösterisi organize edildi. Ülkenin içinde bulunduğu şartların değişmesine itici güç olacaklarını bilmeseler bu insanlar sokağa dökülmez. Ülke değişiyor da. Reformcu kitleler başbakanların, vekillerin ve belediye başkanlarının yolsuzluktan yargılanıp cezaevini boyladıklarını görüyorlar. Romanya tarihinde ilk kez kanlı devrim olmadan siyasetçilerin yargılanabildiğine tanık oluyoruz. Halkın, hukuk devletinin ne olması gerektiği şuuru gelişiyor. En muktedir olanlardan bile hesap sorulabilmesi bireylerin zihniyet değiştirmesine vesile oluyor.”
Vlad Mixich, ülkesinin siyasi rejimine nasıl bir teşhis koyduğu şeklindeki son soruyu da şöyle yanıtladı:“Romanya'daki siyasi sistemi, yolsuzluk kanserinin bütün hücrelere sirayet etmesine benzetiyorum. Ama hastalıklı hücrelerle mücadele eden antikorlar artıyor. Sayıları hızla artan antikorlarla her gün dışarıda ve sosyal medyada karşılaşıyoruz.”
DW/AFP/NH/HS