Eski
Zağra Müftüsü Hüseyin Raci Efendi yazdığı anı kitabında 93 harbini anlatırken bu
savaşta düşmanla korkusuzca savaşan Çerkesler’e de yer verir.
Eski
Zağra’nın kurtarılmasında yer aldıklarını anlatır.
Tarihçe-i
Vak’a-i Zağra, İstanbul, kitabında Eski Zağra’da yaşayan Yahudilerin
Müslümanlarla beraber askerlerimize ekmek, yemek, su ve sigara verdiklerini
yazar. (Tarihçe-i Vak’a-i Zağra, İstanbul,
S:65)
Hüseyin
Raci Bey, Edirne’de cephe gerisi olarak tutulan askerlerin bir bölümünün
Kafkasya’nın Sohum limanına (Abhazya) çıkarılmasının bir fayda sağlamadığını,
bu harekâttan bir netice alınmadığını, aksine müdafaa gücünü yitiren Edirne’nin
savaşmadan Rus Ordusu’na teslim olduğunu anlatır.
Edirne’yi
ele geçiren Rus kuvvetleri, Çatalca’daki zayıf direnişi ezip, Ayastefanos’a
(Yeşilköy) kadar gelirler ve İstanbul kapılarına dayanırlar.
Yazara
göre bozgunun başlıca sebebi komutanların beceriksizlikleri, ortak hareket
edememelerinin yanı sıra askerlerimizin yönetiminin, savaşın Yıldız Sarayı’ndan
yürütülmesidir.
Yazar
“1875 yılında Hersek İsyanı’yla başlayan süreç iyi yönetilememiş, Ulahlar
(Romanya) Rusların yanında savaşa girmişlerdir.
Daha
önce yenilip, Osmanlı Devleti’yle ateşkes imzalayan Sırbistan Krallığı ve
Karadağ Prensliği tekrar savaşa girmişlerdir.
Bu
durum Osmanlı Ordusu’nun farklı cephelere bölünmesine yol açmış ve Rusların
ilerlemesi kolaylaştırmıştır.
Rus
Orduları Plevne’de yenilince Rus Çarı ve veliaht prensi bizzat cepheye
gelerek komutayı ele aldılar, ama Osmanlı Devleti yöneticileri böyle
bir şey yapmadılar” diyerek o dönem Osmanlı Padişah ve yöneticilerini
suçlar.
Tarihçe-i
(Vak’a-i Zağra, İstanbul)
(Ekrem Hayri PEKER)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder