BEDRETTİN DALAN FİRARDA OLDUĞU ERGENEKON DAVASI SÜRECİNİ TÜRKİYE'NİN ‘EZİYET YILLARI’ OLARAK TANIMLADI

Bedrettin Dalan uzun yıllar yargılandığı ve o dönemde yurtdışında yaşamak zorunda kaldığı Ergenekon Davası için 'eziyet yılları' benzetmesi yaptı. Türkiye Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeler Serbest Meslek Mensupları ve Yöneticiler Vakfı (TOSYÖV) 'nın İstanbul Dedeman Otel'de düzenlediği XII. KOBİ ZİRVESİ'nin öğleden sonraki 2. oturumunda panel başkanlığı yapan Dalan zirveden Türkiye'ye mesaj verdi.  Dalan, katılımcıları selamladığı açılış bölümünde uzun yıllardır kitlelere hitap etmediğini, kimsenin karşısında bu şekilde konuşmadığını vurgulayarak "konuşmayı unuttum" dediği ve yargılandığı yıllara atıfta bulundu. İstek Vakfı ve Yeditepe Üniversitesi kurucusu da olan Dalan 'Eziyet yılları' olarak nitelediği dönemi işaret ettiği konuşmasında birçok subay ve aydın ile gazetecinin yıllarca yargılandığı 'Ergenekon Davası'nda sanık durumda iken yurtdışına çıkmış dava düşünce Türkiye'ye dönmüştü.

KİMLİK BOZULMASI YAŞIYORUZ

Oturumun kapanış konuşmasında ise İstanbul'da belediye başkanlığı yaptığı yıllardaki sanayi ve şehircilik uygulamalarından da örnekler veren Dalan, "Araştırmacı çıkaramıyoruz. Neden? Çünkü kimlik bozulması var. Biz buralara nal ithal ettiğimiz günlerden geldik. Ancak bugün içine düşürüldüğümüz duruma bakın" dedi. Dalan 500 yıllık kompleks olarak nitelediği Türkün sanayi ve ticaretteki geri kalmışlığının kenara konmasının eğitim ve özgür akılla sağlanabileceğini de vurgularken, uzun zamandan beri devam ede gelen kimlik bozulmasını aşmamız gerektiğini söyledi. Sözlerine "Türkler dünya medeniyetinin temelini oluşturmuş. Ancak bugün içinde bulunduğumuz duruma bakın" diyerek devam eden Bedrettin Dalan, batı ülkelerinin sanayi ve bilim gelişmişliğinin temelini oluşturan algoritmanın Harezmi'ye, yani biz Türklere ait olduğunu söyledi.

AŞAĞILIK KOMPLEKSİNDEN KURTULMALIYIZ

Dalan, ülke olarak aşağılık kompleksinden sıyrılmamızın şart olduğunu vurguladığı konuşmasında eğitim sistemimizin çok kötüleştiğini ve bozulduğunu söyledi. Dalan, ezbere dayanan eğitimleriyle üniversite sınavlarında 4 kelimeye sıkıştırılmış, hayal kuramayan bir gençlikle ülke olarak bir geleceğimiz olamayacağını belirterek Kuran ayetlerinden de örnekler verdi. Dalan "Ayet diyor ki 'Kitap yüklü eşekler'. Çocuklarımızın hayallerini çürüttük. Kültür üretmeliyiz. Teknoloji üretip sanat üretemezsek Sovyetler gibi çökeriz. Özgür düşünceli, hayal kuran, cesur insanlar yetiştirmeliyiz" dedi. Bedrettin Dalan cesaretin sadece savaş meydanlarında savaşmak olmadığına da işaret ederek, dünyada eğitim ve kültürel başarıları ile yer etmiş Türklerden örnekler verdi.

ÖZGÜR DÜŞÜNCE REHBERİMİZ OLMALI

KOBİ dünyası ve girişimciler için organize sanayi bölgeleri kurulmasının şart olduğunu da söyleyen Dalan, başkanlığı döneminde İstanbul’da 135 bin işletmeyi kent dışına çıkararak yaşanabilir bir İstanbul ortaya koyduğunu belirtti. "Bir ülkede gereğinden fazla büyük şehir varsa orada homojen ortak akıl yok demektir" sözleri ile İstanbul'un KOBİ sorununun acil olarak çözülmesi gerektiğini belirten Dalan, kentin yaşam alanları içinde kalmış işletmelerin uygun yerlere dağıtılması gerektiğini söyledi. Sözlerine son verirken girişimci yetiştirebilmek için özgür düşüncenin rehber alınması gerektiğini de vurgulayan Dalan, "Bilgi paradır. Ben Yeditepe Üniversitesi'nde hocalarıma patent almadan yazı ve makale yazdırmıyorum ve yayınlatmıyorum. Neden? Fikri haklarımızı korumak için. Önce patent aldırıyorum. Yeditepe Üniversitesi'nde 122 patentli çalışma var. Fikri üretimlerimizi dünyaya kaptırmamalıyız" dedi. Konuşmasında katma değer yaratamayan hiçbir kentin ülkeye fayda sağlamayacağına da işaret eden Dalan, doğru eğitimin, özgür düşüncenin önümüzü açacağını, geleceğimizin bu duruş ve tavırda olacağını belirtti. Bedrettin Dalan son söz olarak dünyanın en akıllı insanlarının bu topraklardan çıkacağını da vurgulayarak " Doğru eğitim ile inanın zeka patlaması yaşarız. Eğer engellenmez isek" dedi.

VUCİÇ'İN PARTİSİ BELEDİYELERDE DE SİLDİ SÜPÜRDÜ. BELGRAD'IN 17 BELEDİYESİNDEN 14'Ü SNS'NİN

Arsenal Silah Fabrikası'da patlama 2 ölü

Bulgaristan’ın Kazanlık kentinde faaliyet yürüten Arsenal Silah Fabrikası’nda meydana gelen patlamada iki kişi yaşamını yitirirken bir kişi de yaralandı. Açıklamayı yapan itfaiye müdürü Nikola Nikolov, olayın işletmenin barut üretim atölyesine bağlı bir laboratuvarda yaşandığını söyledi. Nikolov, patlama sonrası oluşan yangının  kısa sürede söndürüldüğünü ve  yangının binada küçük çaplı hasara yolaçtığını belirtti. Yaklaşık 8 bin kişinin çalıştığı işletmede 2011 ve 2014 yıllarında meydana gelen patlamalarda da iki kişi ölmüştü.

HÖH (DPS)’de Doğan’ın vekili Karadayı

Bulgaristan’da ezici siyasi desteğini Türk ve Müslümanlardan alan Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi (HÖH) Türkiye ile Rusya arasında yaşanan uçak krizinin ardından onursal genel başkan Ahmet Doğan tarafından görevden alınan Lütfi Mestan’ın yerine Mustafa Karadayı’yı genel başkanlığa seçti. Kongrede yapılan tüzük değişikliği ile Ahmet Doğan yaşam boyu tam yetkili Onursal Genel Başkan oldu.Sofya’daki Ulusal Kültür Sarayı (NDK)’nda gerçekleşen ve Doğan’ın da katıldığı genel kurulda 900 delegenin tamamının oyunu alan Karadayı yaptığı konuşmada en önemli görevlerinin partideki birlik ve beraberliğin korunması olduğunu söyledi. Karadayı’nın partilerinin parçalanma girişimlerinin yurt dışında ve laboratuvar ortamında gerçekleştiğini vurguladığı konuşmasında HÖH’ün ayakta kalmayı başardığını tüm dünyaya kanıtlamaları gerektiğini söyleyerek, 25 Aralık'ta partiden ihraç edilen eski Genel Başkan Lütfi Mestan’ı ima edip, “Son 25 yılda birçok kez Hak ve Özgürlükler Hareketi’nin özünü değiştirmek isteyenler olmuştur. Farklı siyasi projeler ortaya atılmıştır. Değer taşıyan ‘özel kodumuz’ tüm bu çabalara karşı dayanaklı kalmayı başarmıştır” dedi.CHP Genel Sekreteri ve Milletvekili Kamil Okyay Sındır, CHP Milletvekilleri Emre Köprüllü, Ceyhun İrgil, Erdin Bircan, Erkan Aydın, Vecdi Gündoğdu, Candan Yüce, Bülent Öz, MHP Milletvekili Saffet Sandıklı ile bazı STK temsilcileri ve belediye başkanlarının da katıldığı genel kurulu ABD, Rusya, Büyük Britanya Büyükelçiliği temsilcileri, Avrupa Liberal ve Demokratlar İttifakı (ALDE) Başkanı Hans Van Baalen da  izledi.

SUİKAST GİRİŞİMİNDEN BU YANA
HÖH’ün 19 Ocak 2013'te 8. kurultayda bir suikast girişimine hedef olduktan sonra partinin genel başkanlığından çekilen Onursal Başkan Ahmet Doğan, ilk kez resmi bir etkinliğe katıldı. Kurultay çalışmalarını locadan izleyen Doğan, HÖH’ün Avrupa Parlamentosu (AP) Milletvekili Filiz Hüsmenova’ya okuttuğu mesajında ise, “Güçlü, iyi niyetli olalım, nefretin diline kurban olmayın. Geri kalan her şey sizlere yaşamın gerçek mantığını gösterir. Ülkenin demokratik siyasi yaşamının bir parçası olan son 25 yılında HÖH’ün Bulgaristan’a ve barışa stratejik bir yatırım olduğunu kanıtlamıştır” dedi. Konuşması delegeler tarafından dakikalarca ayakta alkışlanan Doğan, kurultay çalışmalarında aktif rol oynayarak, basına kapalı bölüme de katıldı. 

MESTAN’IN İHRACI VE YENİ SÜREÇ
Hak ve Özgürlükler Hareketi 1990 yılında, Bulgaristan’da komünist yönetimin çökmesinin ardından kurulmuştu. 240 sandalyeli Bulgaristan Parlamentosu’nda ikinci en büyük muhalefet gücü olarak 30 kişilik gruba sahip olan partinin “değişmez” Genel Başkanı Ahmet Doğan, 2013 yılında düzenlenen 8. kurultayı sırasında Oktay Emin Mehmedov (23) adlı bir üniversite öğrencisinin silahlı saldırısına hedef olmuştu. Saldırgan kürsüde konuşma yaparken Doğan'ın başına dayadığı tabancayı üç kez ateşlemeye çalışmış ancak silah tutukluk yapmıştı. Başta HÖH’ün bugün seçilen yeni Genel Başkanı Karadayı olmak üzere birçok delegenin girişimi ile etkisiz hale getirilen saldırgan, sadece "holiganlık girişiminden" suçlu bulunarak cezalandırılmıştı. Suikast girişiminin ardından genel başkanlık görevinden çekilen Doğan'ın yerine vekili olarak milletvekili Lütvi Mestan seçilmişti. Kuruluşundan bu yana siyasi rakipleri dahil türlü siyasi güçleri ile koalisyona girerek veya işbirliği yaparak iç politikada daima kilit rolü oynayan HÖH, Türkiye’nin Rus uçağını düşürmesinin ardından yönetim krizine girmişti. Bu sırada parlamento kürsüsünden Türkiye ve NATO’ya destek veren konuşma yapan Mestan, bu tavrından dolayı 25 Aralık 2016'da parti başkanlığı ve üyeliğinden ihraç ettirilmişti. Mestan, kendisini izleyen 5 milletvekili ile HÖH parlamento grubundan ayrı, bağımsız milletvekili olarak çalışmalarını sürdürerek 10 Nisan 2016’da'da Sorumluluk Özgürlük ve Hoşgörü İçin Demokratlar (DOST) Partisi’ni kurmuştu.

Sırbistan’ın seçimi AB’den yana

Sırbistan’da dün yüzde 53 katılımla gerçekleşen genel seçimlerde Sırplar tercihlerini Avrupa’dan yana kullandı. Cumhuriyet Seçim Komisyonu (RIK), açılan sandıkların oy sayımının yüzde 97.46 oranında tamamlandığını ve ilk sonuçlara göre seçimin galibinin Aleksandar Vuciç’in lideri olduğu Sırp İlerleme Partisi (SNS)’nin önderliğindeki koalisyonun olduğunu açıkladı. Sayılan oyların yüzde 49.2’sini alan SNS bu sonuca göre hükümeti kurmaya hak kazandı.

Meclise 131 milletvekilliği kazanıp yenilenerek dönen başbakan Vuciç, sonuçların belli olması üzerine yaptığı açıklamada partisi ve kendisini destekleyen koalisyon güçlerinin tarihi bir zafer kazandığını belirterek tüm Sırbistan vatandaşlarının başbakanı olacağını belirtti. Ülkesinde son 25 yılın en az usulsüzlük yapılan dönem olduğunu da vurguladığı açıklamasında Aleksandar Vuciç Sırbistan’ın Avrupa yolunda ilerlemeye devam edeceğini ve dünyada saygın bir yer elde edeceklerini belirterek yeni hükümetin önceliklerinin ülkenin ekonomik ilerlemesi ile Avrupa entegrasyonu ve bölgesel işbirliği olacağını söyledi.

Seçim komisyonunun açıkladığı sonuçlara göre yeni Sırbistan Meclisi’nde Aleksandar Vučić liderliğindeki SNS 131, İvica Daciç’in partisi SPS ile Dragan Jarkoviç Palma’nın partisi JS’ni ortak ittifakı 30, Vojislav Seselj’in lideri olduğu Sırpska Radikalna Stranka (SRS) partisi 21, Sadece Sırbistan (DS) Partisi ile (Nova-DSHV-ZZS) ittifakı 16, Sasa Radulovic’in önderliğindeki ‘Red Hareketi’ 16, Boris Tadiç-Çedomir Jovanoviç liderliğindeki LDP-LSV ile Birleşik Sırp Bloğu İttifakı SDS 13, Sanda Raskoviç İviç-Boşko Obradoviç liderliğindeki DVERİ-DSS ittifakı 13, azınlık partisi Voyvodina Macar İttifakı 4, Sulejman Ugljanin liderliğindeki Sancak Müslümanlarının partisi Boşnak Demokratik Hareketi SDA 2, Muammer Zukorliç’in İlk Meclis hareketi 2, Rıza Halimi’nin partisi Demokratik Eylem 1, Yeşil Parti 1, Slovak azınlığın temsilcisi koalisyon da 1 koltukla temsil edilecek.

KOSOVALI KÜÇÜK KIZ SÖYLEDİĞİ TÜRKÇE ŞARKI İLE SOSYAL MEDYANIN İLGİ ODAĞI OLARAK PAYLAŞIM REKORU KIRDI

Kosovalı Venesa Doci Türkçe seslendirdiği 'Aramam' şarkısı ile gönüllere taht kurdu. Kosova TV'de yayınlanan  n' KOSOVE SHOW programına konuk olan küçük sanatçının YouTube'de yayınlanan videosu kısa sürede tıklanma rekoru kırarak 1 milyon 400 bine ulaştı. Sosyal medya hesapları üzerinden paylaşılma rekoru kıran Venesa Doci için programcılar kuyruğa girerken o sade yaşamı ile geleceğine emin adımlarla yürüyor. Venesa Doci Kosova’da düzenlenen Uluslararası Dil ve Kültür Festivali (IFLC) çerçevesinde Türklerin yoğun olarak yaşadığı Prizren'de hayata geçirilen programda dikkat çekmiş ve tv programına davet edilmişti. Topluma yeni yıldızlar kazandıran etkinlikler Türk okullarını bünyesinde bulunduran Mehmet Akif Koleji tarafından Kosova Kültür Bakanlığı Eğitim Müdürlüklerinin desteğiyle hayata geçirilmiş, etkinlikte sahne alan öğrenciler izleyenleri adeta büyülemişti. Kosova’nın değişik kentlerinde faaliyet yürüten Gülistan Eğitim Kurumları bünyesindeki  Mehmet Akif Koleji öğrencilerinin Türkçe, Arnavutça ve Boşnakça dillerinde söylediği şarkılar büyük ilgi görürken Venesa Doci ise izleyenleri adeta büyülemişti. Prizren Cemali Berişa Kültür Evi Salonu'nda düzenlenen gecede sahne alan ve İbrahim Tatlıses'in söylediği 'Aramam' şarkısını seslendiren Vanesa Doçi ülkesinde fenomen haline gelirken Kosova'yı tüm dünyada yapılacak 'Dil ve Kültür Festivali' programlarında temsil etme hakkı da kazanmıştı.

                                                 https://www.youtube.com/watch?v=v2Zk8Sv4bCM 

Boyko’dan Türkiye’deki soydaşa sandık darbesi

Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, koalisyonda ortağı olan fanatik Bulgarların desteği sayesinde parlamentodan geçirdiği kanunla, kendisine hiçbir zaman oy vermeyen ve vermeyecek olan Türkiye’de yaşayan oy kullanma hakkına sahip 200 bine yakın soydaşın iradesine set çekti

Bulgaristan Parlamentosu’nda yapılan oylamada yeni Seçim Kanunu çerçevesinde aşırı sağcı koalisyon ortağı Yurtsever Cephe tarafından verilen bir önergeyle soydaşların oy hakkı budandı. Zorunlu seçme hakkının kabul edildiği düzenlemeden sadece bir gün sonra, Vatansever Cephesi Eşbaşkanı Krasimir Karakaçanov ile Milletvekili İskren Veselinov’un sunduğu kanun teklifi ile Bulgaristan dışında yaşayan onbinlerce soydaşın oy kullanmasını engelleyecek kanun tasarısı Başbakan Boyko Borisov’un lideri olduğu iktidardaki GERB partisinin de desteği ile kanunlaştı. Yeni kanuna göre yurt dışında yaşayan Bulgar vatandaşlarının oy kullanması için kurulacak seçim sandıkları sadece Bulgaristan’ın diplomatik misyonlarında açılacak.Türkiye’de yaşayan ve oy kullanma hakkına sahip 200 bine yakın soydaşın sandıktan mahrum edilmesi anlamına gelen bu karar Türk asıllı seçmenin iradesinin sandığa yansımasını engelleyecek. Ana muhalefetteki Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP), Türk ve Müslümanların oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) ile Reformcu Blok (RB) milletvekillerinden bazılarının aleyhte oy kullandığı tasarı 110 oyla kabul edildi.

 ‘’BU DÜZENLEME HİÇBİR ZAMAN KABUL EDİLMEYECEK’’

Yeni düzenlemeye tepki gösteren ve Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) adına açıklama yapan Milletvekili Çetin Kazak, “ Bu adım ülke dışında yaşayan binlerce vatandaşımızı oy kullanma hakkından mahrum edeceği anlamını taşıyor. Her ne kadar ülke dışında yaşayan herkesi ilgilendirse de, bu değişikliğin Türkiye’de yaşayan çifte vatandaşlarımıza yönelik olduğu açıkça görülüyor” dedi.  Kazak Bulgaristan’ın Avrupalı Geleceği İçin Vatandaşlar (GERB) Partisi milletvekillerinin aşırıların yanında yer alıp teklifi desteklemelerini de eleştirirken bu kararı partisinin hiçbir zaman kabul etmeyeceğini belirtip Başbakan Boyko Borisov’un lideri olduğu GERB Partisi’nin tutumunu ilkesiz bir yaklaşım olarak niteledi. HÖH basın merkezi tarafından yapılan açıklamada da yeni düzelemeye tepki gösterilirken siyasi arenada yerini yeni alan ve kendileri gibi Bulgaristan’da Türk ve Müslüman asıllıların oylarına talip olan Sorumluluk, Özgürlük ve Hoşgörü İçin Demokratlar Partisi (DOST ) 'nin temsilcileri hedef alınarak oylamanın olduğu gün adı geçen parti yetkililerinin ve milletvekillerinin Bulgaristan Millet Meclisi’nde olmadıkları ve konuyu görmezden geldikleri iddia edildi.

 TÜRKİYE’DEKİ SOYDAŞIN İRADESİ SANDIĞA YANSIMAYACAK

Bulgaristan’da 1990 yılında yapılan ilk demokratik seçimlere katılım yüzde 90,6 olmuştu. 2013 yılındaki seçimlerde ise kayıtlı seçmenlerin yüzde 51,33’ü sandık başına gitmişti. Ülkede 2014 yılında düzenlenen son parlamento seçiminde ise katılım yüzde 48,66’ya düşmüştü. Yeni tasarı bu katılım oranını daha da aşağı çekecek. Şimdiye kadar seçimlerde okul, üniversite binaları, salonlar ve hatta dükkanlarda bile sandık açıp oy kullanılabiliyordu. Yeni düzenlemeden geri adım atılmazsa çifte vatandaş olan ve Türkiye’de yaşayan oy kullanma hakkına sahip 200 bine yakın soydaşın iradesinin seçimlerde sandığa yansımayacağı açık. Onbinlerce seçmenin Türkiye’de kurulacak 3-5 sandıkta bir günde oy kullanması mümkün olamayacağına göre kararın sadece  Türkiye’den Bulgaristan’a gidecek oyların engellenmesine yönelik olduğu ortada. Geçtiğimiz yıllarda fanatik Bulgarlar Türkiye’deki seçmenlerin oy kullanmalarının engellenmesine yönelik çok sayıda eylem gerçekleştirmiş, zaman zaman da sınır kapılarını kapatarak oy kullanmak için Bulgaristan’a giriş yapan soydaşların içerisinde bulunduğu otobüsleri taşlamıştı.

Acıbadem Tokuda ve City Clinic’i de satın aldı

Makedonya’daki yatırımı ile Balkanlar’a adım atan ve Bulgaristan’da da yatırım yapmak için uzun bir süredir görüşmeler yürüten Acıbadem Sağlık Grubu, Tokuda Grup'un tamamı ile City Clinic Grup'un çoğunluk hisselerini satın alarak Avrupa pazarına adım attı. 125 milyon avro tutarındaki yatırımla Bulgaristan’ın en büyük sağlık hizmetleri firması haline gelen Acıbadem’den bu konuda yapılan açıklamada dört hastane ve dört tıp merkeziyle Bulgaristan’ın en büyük özel sağlık hizmet sunucusu olunduğu belirtildi.Yeni yatırımların Acıbadem'in Orta ve Doğu Avrupa ile Balkanlar'da gelişmekte olan önemli pazarlara odaklanma stratejisi kapsamında gerçekleştiği belirtilen açıklamada Acıbadem Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar’ın konu hakkındaki değerlendirmesine de yer verildi. Aydınlar yatırımları hakkında Acıbadem’in dört ülkede toplam 22 hastane ve 17 klinikle hizmet verir hale geldiğini belirtirken bundan sonraki süreçte Bulgaristan’ın bölgenin sağlık turizmi açısından da cazibe merkezi haline geleceğini vurguladı.Tokuda, Bulgaristan'ın başkenti Sofya'da 550 yataklı bir hastane, bir tıp merkezi, bir klinik araştırma merkezi, bir eczane ve bir bakım evi işletiyor. City Clinic ise, Sofya'da bir kardiyoloji ve bir kanser hastanesi olmak üzere iki hastane, Burgaz'da bir hastane, Varna’da ise bir tıp merkezi ile sağlık hizmeti veriyor. Acıbadem, 2011 yılında da Makedonya Üsküp'de Sistina Hastanesi'ni bünyesine katmıştı. 

Rakıcılar hükümete isyan etti!

Bulgaristan’da hükümetin evde rakı üretimine sınır getirmesi ev yapımı rakı ticaretine set çekti. Kararı protesto için ülkenin Türkiye’ye açılan Kapitan Andrevo (Kapıkule) ve Romanya’ya açılan Dunav Most sınır kapılarını bir süreliğine ulaşıma kapatan ev yapımı (domaçno) rakı üreticileri karara tepki gösterdi. Ajans BG'de yer alan haberlere göre ulaşıma kapattıkları yollara yüzlerce litre kırmızı şarap dökerek hükümeti protesto eden rakıcılar 1 yıl içerisinde sadece altı ay boyunca toplamda 500 litre rakı üretmelerine izin veren söz konusu yasanın değiştirilmesini istediler. Göstericilerin eylemleri nedeniyle her iki sınır kapısında da kilometrelerce araç kuyruğu oluştu. Bulgaristan’da kontrollü bir şekilde evde rakı üretimi özellikle kırsal alanda yaşayanlar tarafından oldukça fazla rağbet gösterilen bir üretim çeşidi. Halen ülkede marketlerde satılan rakıların fiyatları ise tüketim yoğunluğu olarak kalitesine ve alkol derecesine göre 4 ila 15 avro arasında değişmekte.

BULGARİSTAN HÜKÜMETİNDEN, ULAŞTIRMA PROJELERİNE 61 MİLYON AVRO EK FİNANSMAN

Bulgaristan Hükümeti, Bölgesel Kalkınma ve Bayındırlık Bakanlığı bütçesine altyapı projeleri ile ilgili olarak 119 milyon leva (yaklaşık 61 milyon avro) ek finansman sağladı. Oluşturulan ek bütçe, Bulgaristan’ın kuzey kısmında olan yol şebekesinin bakımı ve ülke genelindeki yolların tadilatı ve tamamlanmasına yönelik kullanılacak. Finansman, çok kötü durumda olan ve kamu için önem teşkil eden tesislerin tamamlanmasını ve rehabilitasyonunu da öngörüyor. Bu şekilde Bölgesel Kalkınma ve Bayındırlık Bakanlığı, yol altyapısını geliştirmeyi ve trafik güvenliğini sağlamayı amaçlıyor. Finansman sağlanacak projeler arasında Vidin, Montana, Vratsa, Razgrad ve Silistre yolları ile Hemus otobanındaki Vitinya, Eçemishka tünelleri ve Eleşnitsa viyadüğü yer almakta. Hükümet, ayrıca Sofya Belediyesi’ne Vladimir Vazov ile Krasno Selo semtini bağlayacak olan 3. Metro hattı için de 15 milyon Bulgar Levası finansman sağladı.

Türk EXIMBANK sayıları 6 bin 112’ye ulaşan Bulgaristan’daki Türk sermayeli ihracatçı ve girişimcilere doping yaptı

Bulgaristan Türkiye’nin ana ticaret partnerlerinden biri olarak Türk yatırımcısı ile KOBİ’lerinin ilgi odağı olmaya devam ederken, Türk EXIMBANK geçtiğimiz günlerde hayata geçirdiği bir dizi etkinlikle Türk girişimcisi ile ihracatçılarının bu ülkede yürüttüğü ticari faaliyetlere destek verdi. Son 8 yılda üçe katlanan Bulgaristan’da kayıtlı Türk sermayeli şirketlerin sayısı ve yatırımları dikkat çekerken Türk EXIMBANK’ın alacaklar ve alacak teminatları hakkında yaptığı bilgilendirme anlamlıydı. Türkiye’nin Sofya Ticaret Başmüşaviri Emrah Sazak'ın daveti üzerine ülkeye gelen Türk EXIMBANK yetkilileri Umut Topal ve İbrahim Görmüş firma temsilcilerinden tam not aldı. ‘Spesifik ihracat kredi sigortası sevk sonrası risk proğramı’ konu başlığı ile sunum yapılan etkinlikte Türk girişimciler ile ihracatçılara rekabet üstünlüğü ve gelişmekte olan riskli pazarlarda uzun vadeli satış imkanlarının artırılması konularında bilgiler aktarıldı. Firmaların düzenledikleri poliçelerin teminat gösterilmesi ile Türk EXIMBANK ve ticari diğer bankalardan finansman sağlanmasının kolaylaştırılmasını amaçlayan bir dizi çalışma ve uygulamayı da örnekleri ile öğrenen katılımcılar ayrıca, uluslararası ihracatın finansmanı, ihracak alacaklı iskonto programı ön fiyatlama, spesifik ihracat kredi sigorta teminatı, açık hesap poliçe veya akreditif  iskonto, sevk sonrası finansman, kredilendirme oranı ve ihracat sigortası kapsamındaki politik ve ticari riskler konu başlıklarında da doyurucu bilgi sahibi oldular. Bulgaristan pazarı burada iş yapan Türk sermayeli 6 bin 112 firmanın varlığı ile dikkat çekiyor. Türkiye, Bulgaristan’a yapılan doğrudan yabancı yatırımlar sıralamasında 13. ülke olup 2015 yılında Bulgaristan’a toplam 24.8 milyon euro büyüklüğünde yatırım gerçekleştirdi. İki ülke arasındaki ticaret dengesi 2015 yılında ikili ticaretin dış ticaret fazlası nedeniyle Bulgaristan lehine 3.5 milyar euro olarak gerçekleşti.

AP’NİN TÜRKÇE’Yİ RESMİ DİL KABUL ETME HAZIRLIĞI BULGAR FANATİKLERİ RAHATSIZ ETTİ

 Avrupa Parlamentosu’nun Türkçe’yi AB’nin resmi dilleri arasına alma hazırlığı Bulgar fanatikleri rahatsız etti. Bulgaristan’da faaliyet gösteren VMRO Partisi Avrupa Milletvekili Angel Cambazki, AP’nin bu çabasını eleştirerek bu konuda alınacak kararın Bulgaristan için doğrudan bir tehdit olacağını söyledi. Cambazki halen Bulgaristan’da 1 milyon Avrupada ise 20 milyona yakın insan tarafından kullanılan Türkçe hakkında Bulgaristan medyasında yer alan açıklamalarında Türkçe’nin Avrupa dilleri arasında sayılmasının sadece Bulgaristan için değil uzun vadede diğer Avrupa ülkeleri için de tehdit olacağını söyledi. Bu konunun Avrupa Konseyi’nin gündemine gelmesi halinde Bulgaristan’ın bu kararı veto etmesi gerektiğini söyleyen Angel Cambazki, ‘’ Avrupa ülkeleri intihar etmeye karar verdiyse, bu onların sorun. Ancak Bulgaristan söylediğimi yapmanın dışında başka bir duruş sergilerse bu durum vatana ihanettir” dedi. Geçtiğimiz ay Güney Kıbrıs lideri Nikos Anastasiadis, Kıbrıs’taki barış görüşmelerine ivme kazandırılması amacıyla, Avrupa Birliği’ne Türkçe’nin resmi dil olarak tanınması için başvuruda bulunmuş, AP’de Türkçe’nin Avrupa Birliği’nin resmi dili olması önerisini kabul ederek, tarafların süratle bu konudaki süreci hızlandırmasını istemişti.

SIĞINMACILARA İNSANCA MUAMELE ÇAĞRISI

Yunanistan'ın Makedonya sınırındaki İdomeni kasabasında sınırı geçmek için harekete geçen sığınmacılara plastik mermi ve gazla müdahale edilmesine Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratlar Grubu'ndan (S&D) sert tepki geldi.  Avrupa Parlamentosu Sosyalistler ve Demokratlar Grubu Başkanı Gianni Pittella, düzenlediği basın toplantısında İdomeni'de sığınmacılara yönelik tutumu kınadığını söyledi. Gianni Pittella, sığınmacılara yönelik polisin sert şiddet kullanmasının kabul edilemez olduğunu kaydetti. Avupa Birliği'ne de çağrında bulunan Pitella, sığınmacılarla insanca muamele edilmesi yönünde adımlar atılmasını istedi. Mültecilerin ölümden kaçtığını ve kendilerini güvende hissetmek için Avrupa'da bulunduklarını da hatırlatan AP milletvekili, AB'nin bu güveni vermesi gerektiğini söyledi. Makedonya polisi, sınırı geçmeye çalışan sığınmacılara dün sert müdahalede bulunmuş, çıkan olaylarda aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 300 kişi yaralanmıştı.(HABERTÜRK)

BOSNA HERSEK, DÜNYAYA TÜRKİYE ÜZERİNDEN AÇILACAK

Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Bosna Hersek Bakanlar Konseyi Başkanı Denis Zvizdiç arasında varılan mutabakata göre, Bosnalı yatırımcılar Türkiye’nin büyükelçiliklerinden faydalanacak. Türkiye’nin yurtdışındaki ticaret merkezleri Bosna’ya da hizmet verecek. Seyahat acenteleri, Bosna’nın da tanıtımını yapacak. Ziraat Bankası’nın 100 milyon Euro’luk kredisinin ardından yeni kredi için çalışmalar yapılacak. Anlaşmaya göre, tüm büyükelçilikler ve diğer dış temsilcilikler Bosnalı işadamlarına o ülkede yardımcı olacak. Türkiye’nin Afrika’da 39 büyükelçiliği bulunuyor. Özellikle bu kıtadaki Türk büyükelçilikleri Bosnalı işadamlarına destek verecek.

(HABERTÜRK)

BÜYÜK İNSANLIK KRİZİ İLE ORTAK MÜCADELE ÇAĞRISI

 

Papa Francis, İstanbul Patriği Bartholomeos ve Atina ve Yunanistan Başpiskoposu İeronimos eşliğinde Yunanistan’ın Lesvos (Midilli) adasını ziyaret ediyor. Sabah saatlerinde özel uçakla Lesvos adasına inen Papa’yı Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras resmi devlet töreniyle karşıladı. Daha sonra iki lider havaalanında bir araya gelerek kısa bir görüşme gerçekleştirdi. Papa, Patrik ve Başpiskopos daha sonra Moria’daki mülteci kampını ziyaret etti. Hotspot olarak bilinen mülteci kayıt merkezinden uluslararası kamuoyuna ortak bir mesaj gönderen Papa, Patrik ve Başpikopos “Büyük insanlık krizi, zorunlu göç trajedisi ve bu trajedinin derin nedenleriyle mücadelenin diplomatik, siyasi ve hayırsever girişimler gerek Ortadoğu’da gerekse de Avrupa’da kolektif çabalarla yapılması” çağrısında bulundular. Papa Francis, Patrik Bartholomeos ve Başpiskopos İeronimos Lesvos’taki mülteci kampında ise gönderdikleri ortak mesajlarında “Savaştan zarar gören azınlıkların korunmasını, insan ticaretiyle ve yasadışı ticaretle mücadele edilmesini, Ege ve Ortadoğu’daki güvenli olmayan yolların ortadan kaldırılmasını ve güvenli bir şekilde yeniden yerleştirme sürecinin geliştirilmesini” talep etti.

http://www.azinlikca.net/bati-trakya-haber/papa-patrik-baspiskopos-ve-basbakan-lesvostaydilar-4162016.html

Gaziantepliler Kosova’ya çıkarma yaptı

Gaziantep Üniversitesi ile Kosova Eğitim Bakanlığı arasında gerçekleştirilen eğitim çalışmaları ve imzalanan işbirliği protokolü kapsamında Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun’un liderliğinde 30 kişiden oluşan bir heyet Kosova’yı ziyaret etti. Kosova Eğitim Bakanı Arsim Bajrami, Kamu Yönetimi Bakanı Mahir Yağcılar ve Çevre Bakanı Ferid Agani ile görüşen heyet Gaziantep Üniversitesi ile Kosova Eğitim Bakanlığı arasında eğitim alanı işbirliği yanı sıra diğer alanlarda işbirliğin geliştirilmesi konularını ele alan görüşmeler yaptı. Kosova genelinde daha önce yapılan inceleme sonucu Gaziantep Üniversitesi’nin Toplumsal Duyarlılık Projesi kapsamında toplanan 300 koli eğitim malzemesi yardımı da Kosova Türk Öğretmenler Derneği aracılığıyla Kosova geneline dağıtılırken, 35 öğretmenin de Nisan ayı içerisinde Gaziantep’e davet edilip eğitim seminerine katılacağı açıklandı. 

Türkiye dışındaki ilk Çanakkale anıtı Mamuşa’da açıldı

Milli Savunma Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Türkiye’nin Priştine Büyükelçiliği desteğiyle Kosova’da Türklerin yoğun olarak yaşadığı Mamuşa kasabasında Çanakkale Şehitleri Anıtı açıldı. Türkiye dışındaki ilk çanakkale anıtı olması itibarı ile dikkat çeken etkinlik Çanakkale şehitleri için saygı duruşu ve iki ülke milli marşlarının okunmasıyla başladı ve şehitler için dualarla devam etti. Törende konuşan Mamuşa Belediye Başkanı Arif Bütüç, mutluluğunu “tarihi bir gün” olarak nitelendirirken, Kosova’nın her yerinden Çanakkale’de savaşanların olduğunu belireterek “101 sene sonra da biz varız ve var olmaya devam edeceğiz. Biz o görkemli çınarın çocukları, torunları olarak var olduk ve var olmaya devam edeceğiz.” dedi. Bütüç anıt çerçevesinde açılan parka dökülmek üzere Çanakkale’den getirilen toprak için ise “Bu toprakta güller bitecek” diyerek konuşmasını şehitlere adanmış bir şiirin dörtlüğüyle tamamladı. Törene Türkiye-Kosova Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Adalet ve Kalkınma Partisi Tokat Milletvekili Zeyid Aslan, Türkiye'nin Priştine Büyükelçisi Kıvılcım Kılıç ile Kosova Türk Temsil Heyet Başkanı Albay Saim Bağcı, Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak ile da katıldı. Törende konuşan  Türkiye'nin Priştine Büyükelçisi Kıvılcım Kılıç ise Çanakkale Şehitleri Anıtı'nın Kosova ile Türkiye arasındaki ilişkilerin güçlenmesine katkı sağlayacağını belirterek,“Şehitlerimizin hatıralarını ebediyete kadar taşıyacak olan Mamuşa Çanakkale Şehitleri Anıtı'nın açılışı aynı zamanda Çanakkale’de şehit düşen yüzlerce Türk, Arnavut ve Boşnak Kosovalının da aziz hatıralarını ebediyete taşıyacak’’ dedi. Öğrenciler tarafından hazırlanan  “Kınalı Hasan” isimli tiyatro sunumu ve sergilenen folklorik oyunlar ile okunan şiirlerin ardından hizmete giren anıt ile beraber Kardeş Keçiören Parkı da resmen açıldı. Bu vesileyle Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) tarafından hibe edilen cenaze aracı da Mamuşa Belediyesi’ne teslim edilirken TBB Sekreteri Hayrettin Güngör, teslim töreninde ülke ve TBB olarak bölgede dil, din, etnik ayrımı yapmaksızın dünyada birçok ülkeye yardımcı olduklarını belirtirken hibe edilen aracın yardım olarak değil kardeş paylaşımı olarak değerlendirilmesini istedi.

Makedonya’ iktidarıyla, muhalefetiyle sokakta!

Cumhurbaşkanı Gyorge İvanov'un

telekulakçıları affetmesi halkı sokağa döktü

Cumhurbaşkanı Gyorge İvanov’un geçen yıl ortaya çıkan telekulak skandalı nedeniyle yargılanan 56 siyasetçiyi affetmesi ülkenin karışmasına neden oldu. İktidar ve muhalefet partilerine mensup Makedonlar sokağa dökülürken 20 binden fazla insanın dinlendiği iddia edilen olayın yargı süreci dışına çıkarılması başkent Üsküp’te protestolara neden oldu. Öfkeli göstericiler siyasilerin yargılandığı yasa dışı dinleme kayıtları ile ilgili hükümet ve muhalefet mensuplarına açılan soruşturma davalarının durdurulması kararını İvanov’un resimlerini yakarak ve ofisini taşlayarak gösterdi.Cumhurbaşkanı İvanov’un Rekord Caddesi’nde bulunan ofisi önünde toplanan protestocular polisle çatışırken olaylarda onlarca kişi de gözaltına alındı. Makedon polisinin iktidar ve muhalefet yanlısı protestocuları birbirinden uzak tutma çabası olayların büyümesini önlerken Türk Demokratik Partisi yaptığı açıklama ile halkı sükunete davet etti. TDP yayınladığı basın bildirisinde Cumhurbaşkanı Gyorge İvanov’un kararından dolayı endişe duyulduğu belirtilirken, Bu durumun politik krize yol açan iddialar karşısında şüphelilerin suçsuzluğunu mahkeme yoluyla ispat etmesinin önünü tıkayarak, haklı ve haksızın  belirlenmesini, suçluların yargı önünde hesap vermesini engelleyeceği iddia edildi.

5 HAZİRAN’DAKİ SEÇİMLER TEHLİKEDE

Sosyal Demokratlar Birliği (SDSM) Genel Başkanı Zoran Zaev de parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında Makedonya vatandaşlarına sakin olmaları çağrısı yaptı. Zaev muhalefetin demokrasiyi geri kazanma mücadelesinde sadece Makedonya Anayasası ve yasalar çerçevesindeki araçları kullanmasını isteyerek, “Özgür Makedonya için tüm koalisyon ortaklarını, siyasi partileri, sivil toplum örgütlerini, sendikaları, entelektüelleri, hocaları, çalışanları, çalışmayanları ve tüm demokrasi savaşçılarını ortak platforma davet ediyorum. “ dedi. Zaev, VMRO-DPMNE ve BDİ’nin dün akşam aldıkları tek taraflı kararla 5 Haziran’daki seçimleri imkânsız kıldıklarını da belirterek bu şekilde Pırjino anlaşmasını ihlal ettiklerini, seçimlerin adil ve demokratik şartlarda gerçekleşmesi için üç maddeden ikisinin yerine getirilmediğini, seçmen kütüğünün temizlenmesi konusunda da 16 Nisan’a kadar mühlet verdiklerini belirtti.Bu arada ABD Dışişleri Bakanlığı, Makedonya’da yaşanan son gelişmelerle ilgili yaptığı yazılı açıklamada Cumhurbaşkanı İvanov’un kararından derin bir endişe duyulduğunu ifade etti.  ABD açıklamasında, “Eğer bu karar uygulanırsa, yolsuzluğa karışmış kişiler korunacak ve  halk için adalet tanınmayacak. Karar, bundan sonra hukukun üstünlüğü, yargının bütünlüğü ve siyasi liderlerin güvenilirliğine zarar verecek” dendi. Cumhurbaşkanı İvanov’un kararını tekrar gözden geçirmesi istenen açıklamada, Özel Yetkili Savcılığın ciddi iddiaları araştırmasına olanak sağlanması ve siyasilerin Avro-Atlantik kurumlarına üyelik için şart koşulan adil ve demokratik seçimlerin gerçekleştirilmesi için ortam sağlaması talep edildi. 

BULGAR-AMERİKAN ORTAK TATBİKATI BAŞLADI

Bulgaristan’ın Doğusunda "Novo Selo" Amerikan Askeri Üssü’nde Bulgar ve Amerikan Kara Kuvvetlerinin katılımı ile düzenlen “Karşı Yanıt 16” tatbikatı başladı. Bulgaristan’ın Doğusunda "Novo Selo" Amerikan Askeri Üssü’nde Bulgar ve Amerikan Kara Kuvvetlerinin katılımı ile düzenlenecek “Karşı Yanıt 16” tatbikatı başladı. Novo Selo’da 21 Mart'a dek sürecek tatbikata 35’i Amerikalı 740 askeri personel, 190 zırhlı araç ve ağır silah kullanılacak. Tatbikatın açılışına Savunma Bakanı Nikolay Nençev, Başbakan Yardımcısı Tomislav Donçev ve Genelkurmay Başkanı General Konstantin Popov ile katılan Başbakan Boyko Borisov, “Umarım, Amerikan müttefiklerimize ordumuzun ulu geleneklerinden örnekler sergileyebileceğiz” dedi. Borisov, Bulgaristan’ın özellikle sınırların muhafazasına büyük önem verdiğini de belirterek, yasa dışı yoldan ülkeye giriş yapmaya çalışan yabancıların durdurulması için büyük yatırımlar yaptıklarını söyledi. Bulgar ordusunun en üst düzeyde eğitim görmesi ve her türlü operasyonlara hazır olması için devletin büyük çabalar gösterdiğini ifade eden Borisov, “Silahlar da önemli ancak personelimiz daha da önemlidir. Biz onları mükemmel bir şekilde eğitiyoruz” dedi. “Sınıra (çıkabilecek olası bir sığınmacı göç dalgasına karşı) 300 kişilik asker takviyesi yolluyoruz”, diyen Borisov Türkiye ve Yunanistan ile ortak sınırların uzunluğunun bin kilometre civarında olduğunu ve buradaki güvenlik sistemleri, tel örgü engelleri ve başka düzeneklerin yerleştirilmesi için şimdiye kadar 50 milyon avro harcandığını söyledi. Borisov, öngörülen personel takviyesinin ise hangi sınıra yollanacağını açıklamadı. Bulgaristan’ın her gece Sırbistan’a yasa dışı yoldan geçmeye çalışan 100 kadar kişiyi yakaladıklarını belirten Borisov, Karadeniz, Türkiye veya Yunanistan’dan girmeyi başaran yabancıların tutuklandığını ifade etti. Borisov, “Sığınmacıların sınırımızdaki tel örgüyü delmeleri büyük bir sorun olmaz, çünkü sonradan yakalanacak ve geri yollanacaklar” diye konuştu. Başbakan Borisov, Türkiye’nin Bulgaristan sınırına yakın Kırklareli’de bir sığınmacı kampı kurma planları ile ilgili bir soruyu yanıtlarken, “Sonuç olarak bu sığınmacıların bir yerlere yerleşmesi gerekiyor. Bizimkileri nerede tutuyoruz? Tabii ki Türkiye ile geri kabul anlaşmasını imzaladıktan sonra, onları geri yollamak üzere Türkiye sınırına yakın yerlerde tutuyoruz.” diye konuştu. Başbakan Borisov, “Karşı Yanıt 16”da kullanılacak hafif ve ağır silahlar konusunda bilgi aldı. Tatbikatın ilk aşamasında Bulgar askerleri Amerikan, Amerikan askerleri ise Bulgar silahları ile ateş ederek deneyimde bulundular.(HABERTÜRK)

BULGAR IRKÇILARDAN SIĞINMACILARA EZİYET

Bulgaristan’da polis veya güvenlik görevlisi rolüne soyunarak ülkeye kaçak yollardan giren göçmenleri yakalayıp sözde “gözaltına” alan “ırkçı Bulgar gönüllü göçmen avcıları” nın icraatlarından biri amatör bir kamera tarafından görüntülendi. Bulgar BTV News haber sitesinde yayımlanan görüntülerde, Türkiye sınırını kaçak yollardan aşarak Bulgaristan topraklarına giren üç Afgan göçmenin “gönüllü göçmen avcıları” tarafından alıkonup ellerinin arkadan bağlanmasından sonra yere yatırıldıkları görülüyor. Göçmenleri alı koyan ırkçılardan birinin elindeki pala dikkati çekerken, diğer bir ırkçının da bozuk bir İngilizceyle göçmenlere “Bulgaristan yok, Türkiye'ye geri dönün” dediği duyuluyor. Türk sınırı yakınlarındaki Yıldız (Istranca) Dağları’nda çekildiği bildirilen görüntülerin ortaya çıkmasından sonra BTV’ye konuşan Bulgar sınırından sorumlu Emniyet Müdürü Antonio Angelov, göçmenlerin bu şekilde alıkonulmasının yasadışı olduğunu söyledi. Ancak Bulgar polisinin buna rağmen “gönüllü avcılara” hiçbir yaptırım uygulamaması dikkat çekiyor. Bulgaristan’da daha önce de Dinko Valev adlı bir tüccar, Şubat ayında Türkiye sınırında “göçmenleri avlamak” için devriye gezmeye başlamıştı. Valev’in sınırda 12 Suriyeli erkek, 3 kadın ve 1 çocuğu yakalaması, ülke genelinde “memnuniyetle karşılanmıştı”. Cep telefonuyla çektiği görüntülerde göçmenlerin polis gelene kadar yere yatırıldığı ve Valev’in de göçmenlere hakaret ettiği görülüyordu. Balkan Insight News haber sitesinin haberine göre Bulgaristan sınır polisi geçen hafta da Türkiye sınırı yakınlarında 23 göçmeni yakalayan bir “gönüllü sınır devriyesine” ödül vermişti.(HABERTÜRK)
http://www.haberturk.com/dunya/haber/1223642-gocmenlere-eziyet-gizli-kamerada

SOFYA'DA IRKÇILAR BİR EVİN ÖNÜNE İDAM SEHPASI KOYDU

Bulgaristan'ın başkenti Sofya'da sığınmacıların yoğun olarak yaşadığı bir bölgede ırkçılar, bir evin girişine idam sehpası koyarak "Sığınmacılar bizde hoş karşılanmaz" yazılı pankart astı. Sofya'da Hristo Botev Bulvarı üzerindeki bir evin garaj girişinde duran dört urgan ve idam sehpası ile "Sığınmacılar bizde hoş karşılanmaz" yazılı pankart bölgedeki halkı tedirgin ediyor. Semtte yaşayan ve adının açıklanmasını istemeyen bir kişi, "Burada oturan serseriler böyle eylemler yapar, insanları provoke etmeye çalışır. Görüldüğü üzere kimse de önlem almıyor" dedi. Yetkililerin, idam sehpası özel mülkte olduğu için müdahale edemediği öğrenildi. Bulgaristan'da faaliyet gösteren insan hakları örgütlerinden de henüz açıklama yapılmadı.(HABERTÜRK)

DOST Partisi büyük bir coşku ile start aldı

BULGARİSTAN’DA DOST FIRTINASI VAR!

                           

Bulgaristan siyaseti DOST (Sorumluluk, Özgürlük ve Hoşgörü İçin Demokratlar) Partisi'nin kuruluş kurultayı ile yeni bir sürece girdi. Sofya Kongre ve Kültür Merkezi (NDK) ‘nde binin üzerinde delegenin katılımı ile gerçekleştirilen kongrede Lütfi Mestan genel başkanlığa getirilirken, Balkanlar özelinde Bulgaristan Türklerinin izleyeceği yeni siyaset biçimi de şekillendi. Avrupa Birliği ile NATO’nun temsil ettiği evrensel değerler etrafında biçimlenecek bir Bulgaristan siyasetinden yana olunduğu ve Türkiye’nin dostu bir parti vurgusu ile delegelerin yoğun sevgi gösterileri arasında konuşan Mestan gelecekte de her zaman kendisini destekleyenlerin vefakar bir dostu olarak kalacağını söyledi. Dostluğu şiar edinen partiye yurtdışında yaşayan soydaşların da büyük destek verdiği gözlemlenirken, Başta Türkiye’nin dört bir yanından soydaş STK temsilcileri ile Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden kurultaya katılan delegeler de dikkat çekti. Bulgaristan medyasının büyük ilgi gösterdiği kurultayda Türkiye adına yer alan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatma Betül Kaya, CHP Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın ile Türkiye’nin Sofya Büyükelçisi Süleyman Gökçe’ye de yoğun ilgi gösterilirken, salonda en büyük alkışı hiç şüphesiz dünya şampiyonumuz cep herkülü Naim Süleymanoğlu topladı.

DOST BULGARİSTAN'IN ESENLİĞİNE VURGU

Kurultayın selamlama konuşmalarını yapmak üzere kürsüye davet edilen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı  Fatma Betül Kaya Lütfi Mestan’ın Türkiye-Rusya arasında yaşanan uçak krizi sırasında sergilediği tutumun takdire şayan olduğunu belirterek dostlar arasındaki hukukun bunu gerektirdiğini vurguladı. Kaya DOST Partisi’nin, bütün Bulgar halkının refahı ve huzuru için projeler üreteceğine,  Bulgaristan'da demokrasinin güçlenmesi ve hukukun üstünlüğü için çaba göstereceğine olan inancını da dile getirdiği konuşmasında ‘’Partinin kuruluş bildirisinde de vurgulandığı gibi, etnik, dini ve kültürel farklılıklar bir ülke için tehdit değil zenginliktir. DOST Partisi şemsiyesi altında bir araya gelen etnik ve dini kökeni ne olursa olsun herkes, bu ülkenin zenginlikleri olarak,  Bulgaristan'ın esenliğine ve istikrarına olumlu katkıda bulunacaktır’’ dedi.

SOYDAŞLARIN SORUNLARI ÇÖZÜM BEKLİYOR

Bulgaristan Türklerinin yakın tarihte yaşadığı asimilasyon girişimleriyle, zorunlu göçlerle dolu olan acılı geçmişleri ve verdikleri mücadeleler ile, yaptıkları fedakarlıkları da saygıyla anan Kaya ‘’ Bulgaristan Türklerinin en tabii beklentisi, AB üyesi bir ülkenin vatandaşı olmanın getirdiği bütün haklara eksiksiz sahip olmaktır.  Bulgaristan'daki Türk kökenlilerin bu ülkedeki en büyük azınlık olmalarına ve uzun yıllardır güçlü bir siyasi temsille parlamentoda yer almalarına karşın, pek çok alandaki sorunlarının hala çözülmeyi beklediği de bir gerçektir" dedi. Konuşmasında Lütfi Mestan'ın  Rusya ile yaşanan uçak krizi konusunda  Türkiye'ye verdiği desteğine de değinen Kaya, "Türk hava sahasını ihlal eden bir uçağın düşürülmesi olayı sonrasında 25 Kasım 2015'te  Bulgaristan Ulusal Meclisi kürsüsünden,  Bulgaristan'ın müttefiki  Türkiye'nin yanında yer alması gerektiğini savunan Sayın Mestan, bu tutumuyla NATO üyesi bir ülkenin NATO dayanışması çerçevesinde diğer müttefik bir ülkeye vermesi gereken en tabii desteği cesurca seslendirmiştir. Sayın Mestan'ı NATO ittifakı konusundaki bu ilkeli duruşundan dolayı alkışlıyor ve tebrik ediyoruz" dedi.

TÜRKLERİN GÖZÜ KULAĞI BURADAKİ GELİŞMELERDE

Kongreye CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yetkilendirmesi ile katılan Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın ise Bulgaristan'daki soydaşların geçmişte çektikleri acıları bildiklerini vurgulayarak "Biz, CHP olarak, hiçbir zaman başka ülkelerin vatandaşı olan soydaşlarımızla ilgi konuların Türkiye'de iç politika malzemesi yapılmasından yana olmadık. bundan sonra da olmayacağız. Bu konuların partiler üstü bir anlayışla ele alınmasından yanayız’’ dedi. Akın kendileri için önemli olanın soydaşların çıkarları ve hakları olduğunu vurguladığı konuşmasında bu konuda da üzerlerine düşen ne olursa onu yapma çabası ve anlayışı içerisinde olduklarını belirtti. Ahmet Akın DOST Partisi’nin başarılı olmasını beklediklerini söylediği konuşmasında partisinin soydaşlar ve onların siyasi temsilcileri ile dayanışma içerisinde olacağını söyledi. Akın, ‘’ Umuyoruz, diliyoruz ve bekliyoruz ki kurmuş olduğunuz DOST partisi ve başlattığınız yeni siyasi hareket bu anlamda başarıya ulaşır. CHP her zaman soydaşlarımızla ve onların temsilcileri ile dayanışma içinde olacaktır. Onların sorunlarının ve dertlerinin bundan önce olduğu gibi bundan sonra da takipçisi olacaktır. Cumhuriyet Halk Partisi’nin başka ülkelerin vatandaşı olan soydaşlarımızla olan gönül bağı çok güçlüdür. Soydaşlarımızın sorunlarını ve o ülkelerde yaşanan gelişmeleri yakından takip ediyor. Soydaşlarımızın kendi aralarındaki dayanışmalarının güçlü olması, barış ve huzur içerisinde yaşamaları bizim en büyük dileğimizdir. Burada daha önce soydaşlarımızın hangi acıları yaşadıklarını biliyoruz. Şimdi o yıllarda yerinden yurdundan edilmiş, sürgüne gönderilmiş Bulgaristan vatandaşı Türklerin gözü kulağı buradaki gelişmelerde. Bizim için önemli olan soydaşlarımızın hakları ve çıkarlarıdır. Bu konuda üzerimize düşen ne olursa onu yapma çabası ve anlayışı içerisinde olduk. CHP soydaşların sorunlarının ve dertlerinin bundan önce olduğu gibi bundan sonra da takipçisi olacaktır’’ dedi.

ANADİL VURGUSU DİKKAT ÇEKTİ

MHP Genel Başkan Yardımcısı  Semih Yalçın da konuşmasında anadilimiz Türkçe’ye vurgu yaparak, "Ses bayrağımız olan Türkçe dünya üzerinde nerede dalgalanıyorsa veya konuşuluyorsa, o parça bizim vatanımızdır" dedi. Yalçın Bulgaristan Türkleri’nin sadece Bulgaristan’ın değil tüm bölgeyi yeniden şekillendirecek bir potansiyele de sahip olduklarını belirterek DOST Parti delegelerine başarılar diledi.

Bu konuşmaların ardından delege ve konukların yoğun tezahüratı ve alkışları arasında kürsüye gelen Lütfi Mestan ise Bulgaristan vatandaşlarının çıkarlarına, seçmenlere hizmet edecek yeni, liberal, açıkça NATO ve AB değerlerini izleyecek, Bulgaristan’ın milli çıkarları için çalışacak, modern vatandaşlık yurtseverliği çizgisinde yürüyecek bir parti kurduklarını söyledi.

TÜM AZINLIKLARIN HAKLARINI SAVUNACAK GERÇEK BİR PARTİ

Mestan başarılı olup olamayacakları yönündeki beklentilerinin cevabının kendilerinde olduğunu belirttiği konuşmasında Bulgaristan’ın tüm vatandaşlarına aynı muameleyi gösteren demokratik geleceğine vurgu yaptı.‘’Avrupa-Atlantik değerleri ekseninde ilerleyen bir ülke olmamızdan ibaret davamız uğruna ne kadar özveriyle çalışacağımız geleceğimizi belirleyecektir’’ diyen Mestan ülkenin DOST gibi, başta Türkler olmak üzere tüm azınlıkların haklarını savunacak gerçek bir partiye ihtiyaç duyduğunu belirtti. "NATO ve AB yanlısı, liberal değerleri esas alan demokratik bir parti olacağız." diyen Mestan, ülkedeki anadil eğitimine verdiği önemi de vurguladığı konuşmasında "Söyleyebilecek ilk sözcüğü ana dilinde ister Bulgarcada olduğu gibi 'mama' olsun, isterse Türkçede olduğu gibi 'anne' olsun, dini, kökeni, etnisitesi ne olursa olsun, ülkemizde yaşayan tüm vatandaşlarımız özgürce kendi ana dilini bilmeli ve konuşmalıdır." dedi.

AB’NİN GÜVENLİĞİ TÜRKİYE’NİN SORUMLULUĞUNDA

Partilerine katılmak isteyenlere şiddetli baskı uygulandığını da ifade eden Mestan, buna rağmen salondaki tablodan ve heyecandan etkilendiğini dile getirdi. Mestan, konuşmasında  Türkiye ile  Bulgaristan arasındaki dostluğa işaret ederek, DOST Partisinin, komşusu ve NATO müttefiki olan  Türkiye ile hep dost olması gerektiğini vurguladı. Mestan, "Güneydoğu  Avrupa'dan söz ettiğimizde  Türkiye hakkında  Bulgaristan'ın ve NATO'nun stratejik ortağı olarak çekinmemeliyiz.  Bulgaristan'ın ulusal güvenlik ve kimliğine tehdit oluşturmayan  Türkiye, ülkemizin NATO üyeliğine kararlı bir destek vermiştir.  Bulgaristan olarak güney komşumuzla özel bir strateji geliştirmek zorundayız. Somut siyasi yönetimlerin konjonktürüne rağmen  Türkiye yıllar öncesi Kuzey Atlantik Paktı’nın kilit ortaklarından biri olduktan sonra şimdi de AB'nin içinde kendi yerini aramak üzere tarihsel ve stratejik gerekçelere sahiptir" dedi.

GENEL BAŞKAN DAHİL 2 DÖNEM ŞARTI 

Konuşmasında Türkiye'nin  Avrupa'nın genişletilmiş güvenlik bölgesinin bir parçası olduğuna işaret ederek Türkiye’nin resmi anlamda tam enteğre olmadığı halde adeta bir üye gibi AB'nin güvenliğini sağlamak üzere angaje edilmesine vurgu yaptı. Mestan, partilerinin son derece demokratik bir tüzüğe sahip olacağını, parti genel başkanı dahil olmak üzere tüm yöneticilerin en çok iki dönem için seçilebileceklerini açıkladığı sırada delegelerden yoğun alkış aldı. Mestan Bulgaristan Parlamentosu’nda Türkiye'nin hava sahasını ihlal eden Rus savaş uçağının düşürülmesinin ardından  yaptığı ve Türkiyeyi desteklediği konuşmanın ardından Genel Başkanı olduğu Hak ve Özgürlükler ( HÖH)  Partisi’nden onursal genel başkan Ahmet Doğan’ın fiili müdahalesi ve iradesi ile hukuksuz bir şekilde ihraç edilmiş, ardından yaşanan gelişmelerde de Türk Büyükelçiliği’ne sığınmak zorunda kalmıştı. Mestanın ihracının ardından HÖH üyesi 5 milletvekili de partilerinden istifa edince 240 üyelik  Bulgaristan Parlamentosu'ndaki HÖH temsilcilerinin sayısı 30'a düşmüştü.