Türk–Rus krizi Bulgaristan’da siyasi savaşa dönüştü

Bulgaristan’da çoğunluğunu Türk asıllıların oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Partisi (HÖH)’teki çatlak büyümeye devam ediyor. Önceki yıllarda onursal başkan Ahmet Doğan ile partinin iki numarası Kasım Dal’ın yollarının ayrılması ile başlayan parti içi çekişme geçen hafta Doğan’ın mevcut genel başkan Lütfi Mestan’ı partiden attırması ile yeni bir süreç kazandı. Türkiye ile Rusya arasında yaşanan uçak düşürme krizinin siyasi savaşa dönüştüğü Bulgaristan’da Türk asıllıların ezici desteği ile parlamentoda 3. Parti olan Özgürlükler Partisi’nde kopuşlar devam ediyor. Genel Başkan Lütfi Mestan’ın parlamentoda okuduğu ve Türkiye’yi destekleyen bildirinin ardından Mestan’ın bilgisi olmadan Ahmet Doğan’ın Boyana semtindeki villasında gerçekleştirilen partinin MKYK toplantısında alınan ihraç kararına tepki gösterip HÖH’ten istifa eden milletvekilleri Hüseyin Hafızov, Şabanali Ahmet ve Aydoğan Ali Mestan’a dün gece iki isim daha katıldı. Spor eski Bakanı ve HÖH’ün Sofya milletvekili Mariyana Georgieva ile Filibe ( Plovdiv) milletvekili Ventsislav Kaymakamov basına yaptıkları ayrı ayrı açıklamalarla partiden istifa ettiler. Oreşarski hükümetinde Gençlik ve Spor Bakanlığı görevi yapan Mariyana Georgieva bugün konu hakkında basına yaptığı açıklamada Lütfi Mestan’ın ihracına tepki gösterip Mestan’ın vatan haini ve İslamcı olmakla suçlanmasından daha çirkin bir şey olamayacağını belirterek Mestan’ın bu şekilde suçlanmasının onun liberal ve demokrat kimliği ile bağdaşmadığını vurgularken ‘’ HÖH Meclis Grubunda uzman kadroların arttırılması fikriyle bizzat Lütfi Mestan tarafından son Milletvekilliği seçimlerine partiye katılmaya davet edildim. Lütfi Mestan laikliğe aykırı bir tutumla suçlanacak olan son kişidir. Bulgaristan’ın Avrupa-Atlantik değerleri doğrultusundaki gelişimi için tavır almak doğru bir tutumdur. Mestan’ın bu konudaki kararlı tutumunu destekliyorum. Ben bundan sonra da Bulgaristan’ın AB ve NATO üyeliği doğrultusundaki tutarlı tutumu desteklemeye devam edeceğim ‘’ dedi. Bu istifalarla birlikte Hak ve Özgürlükler Partisi’nden ayrılan milletvekili sayısı 6’ya yükseldi. Partideki ayrışma sadece milletvekilleri şahsında gerçekleşmiyor. Daha önce de HÖH Kırcaali İl Başkanı ve Cebel (Şeyhcuma) Belediye Başkanı Bahri Ömer partiden ayrılıp Lütfi Mestan’ın izinden yürüyeceğini açıklamıştı. Bulgaristan Anayasasına göre Ulusal Meclis’te grup kurabilmek için en az 8 milletvekili gerekiyor. Siyasi gözlemciler parlamentoda oluşacak yeni grubun 15’e yakın milletvekili ile temsil edilme olasılığına dikkat çekerken yeni yıl ile birlikte Bulgaristan Parlamentosu’nda yeni bir partinin yer almasının yüksek ihtimal olduğunu vurguluyorlar. Öte yandan daha önce Ahmet Doğan ile yaşadıkları çatışma sonrası HÖH’ten ayrılıp Hürriyet Şeref ve Halk partisini kuran Kasım Dal ile hali hazırda partinin genel başkanı olan Korman İsmailov HÖH’te yaşanan Lütfi Mestan krizinde farklı tutumları ve açıklamaları ile dikkat çekiyor. Konu hakkındaki soruları yanıtlayan Dal, Lütfi Mestan ve arkadaşlarına ılımlı ve sıcak mesajlar gönderirken, Korman İsmailov HÖH’ten kopanlar ile birlikte hareket etmeyi düşünmediklerini açıkladı. Bu arada Başbakan Boyko Borisov da Hak ve Özgürlükler Hareketi’nde (DPS) yaşanan çalkantılar ve Türkiye’nin söz konusu parti vasıtasıyla Bulgaristan'ın iç politikasına tesir etme eğilimine ilişkin yaptığı açıklamada “Bulgaristan’ın politikasına hiç kimse tesir edemez” dedi. Borisov basına yaptığı açıklamada HÖH’teki krizin Rusya ve Türkiye arasındaki anlaşmazlığa bağlı olduğu iddialarının spekülasyon amaçlı olduğunu vurgularken, Bulgaristan ile Türkiye arasında yaşanan krizde taraf olmalarının sözkonusu olmadığını, her iki ülke ile dostane ilişkilerinin olmasını istediğini ve ikisinden birisini seçmenin söz konusu olmadığını belirtti. 

(İsmail KORKMAZ)