Almanya'nın Solingen kentinde kundaklama sonucu çıkan yangında aynı aileden ikisi çocuk 4 Türk kökenli Bulgaristan vatandaşları İsmail Z. (29), eşi Kıymet Z. (28), kızları 3 yaşındaki Gizem ve 5 aylık kardeşi Elis'in yaşamını yitirmesi ülkede üzüntü ve infiale neden oldu.
Üçü ağır 16 kişinin de yaralandığı olayın ırkçı bir saldırı olduğunu iddia Türkler savcılığın konuyu açıklığa kavuşturması için facianın meydana geldiği noktada gece gündüz 24 saat nöbet tutmaya başladı.
Türkiye'nin Düsseldorf Başkonsolosluğunca X sosyal medya platformundan yapılan açıklamada da yangının mahiyetinin bir an önce soruşturularak açıklığa kavuşturulması istendi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Solingen'de yaşadıkları apartmanda sabaha karşı çıkan yangında hayatını kaybeden Bulgaristan Türkü soydaşlarımıza Allah'tan rahmet, acılı yakınlarına başsağlığı, yaralılara ise acil şifalar diliyoruz. Söz konusu yangının mahiyetinin bir an evvel soruşturularak açıklığa kavuşturulmasını önemle temenni ediyoruz. Bu kapsamda Başkonsolosluğumuz ilgili makamlarla temasta kalmaya devam edecektir."
Türkiye'nin Düsseldorf Başkonsolosluğunca X sosyal medya platformundan yapılan açıklamada da yangının mahiyetinin bir an önce soruşturularak açıklığa kavuşturulması istendi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Solingen'de yaşadıkları apartmanda sabaha karşı çıkan yangında hayatını kaybeden Bulgaristan Türkü soydaşlarımıza Allah'tan rahmet, acılı yakınlarına başsağlığı, yaralılara ise acil şifalar diliyoruz. Söz konusu yangının mahiyetinin bir an evvel soruşturularak açıklığa kavuşturulmasını önemle temenni ediyoruz. Bu kapsamda Başkonsolosluğumuz ilgili makamlarla temasta kalmaya devam edecektir."
SAVCILIK KUNDAKLAMA İDDİASINDA
Wuppertal Savcılığı tarafından yapılan açıklamaya göre, incelemenin ardından hazırlanan ön raporda, yangının kundaklama sonucu çıktığı belirtildi.
Bilirkişi raporuna göre, 24 Mart'ı 25 Mart'a bağlayan gece meydana gelen yangın eski binanın merdiven boşluğunda başladı. Yangın "baca etkisi"yle 5 dakika içinde çatıya sıçradı.
Ahşap merdiven boşluğunda bazı kalıntıların bulunduğu, bu kanıtlara göre yangının kasten kundaklama sonucu çıkarıldığı sonucuna varıldığı belirtildi.
Wuppertal Savcısı Heribert Kaune-Gebhardt, yaptığı açıklamada, ellerinde olayla ilgili "yabancı düşmanlığı saiki olduğunu gösteren" bir kanıt bulunmadığını ifade etti.
Savcılığın açıklamasına Diyanet İşleri Türk İslam Birliğinden (Ditib) tepki geldi. 27 ve 28 yaşındaki anne-baba, 3 yaşındaki çocukları ve 5 aylık bebeklerinin Bulgaristan vatandaşı Müslüman bir aile olduklarına işaret edilen açıklamada, "Wuppertal Başsavcılığının olaydan hemen iki gün sonra yabancı düşmanlığı izine rastlanmadığını açıklaması rahatsız edicidir" denildi.
Kuzey Ren-Vestfalya eyaleti Uyum Konseyi Başkanı Tayfun Keltek de yaptığı açıklamada, bu olayın barışçıl birlikteliğe yönelik bir darbe daha anlamına geldiğini belirterek henüz nedeni kesinlik kazanmamakla birlikte, olayın arka planında ırkçılıktan şüphe edilmesi gerektiğini vurguladı.
NSU SORUŞTURMASINDAKİ İHMALLER UNUTULMADI
Alman makamlarının, Nasyonal Sosyalist Yeraltı (NSU) terör örgütünün yıllar boyunca işlediği cinayetlerin soruşturma sürecinde ihmalleri ortaya çıkmış, polisin cinayetlerin arkasında ırkçılık boyutunu araştırmak yerine yabancılar arasındaki olası çete bağlantılarına odaklanması, cinayetlerin medyaya "döner cinayetleri" olarak yansıması, mağdurlarda ve göçmen toplumunda büyük travmaya neden olmuştu.
2000-2006 yılları arasında Almanya'nın çeşitli kentlerinde 8'i Türk, biri Yunan olmak üzere 9 yabancı kökenli ile bir Alman polis memurunu öldüren NSU örgütü, 2011 yılında iki üyesinin yanmış bir karavanda ölü bulunmasıyla ortaya çıkarılabilmişti.
SOLİNGEN'DE 1993'TE DE BİR TÜRK AİLENİN EVİ KUNDAKLANMIŞTI
Almanya'nın Kuzey Ren Vestfalya eyaletindeki Solingen kentinde 29 Mayıs 1993'te Genç ailesinin Untere Werner Caddesi'ndeki evleri kundaklanmış, saldırıda Gürsün İnce (28), Hatice Genç (19), Gülistan Öztürk (12), Hülya (9) ve Saime Genç (5) hayatını kaybetmişti.
Yakalanan failler Markus Gartmann, Felix Köhnen, Christian Reher ve Christian Buchholz, hapis cezalarını çektikten sonra tahliye edilmişti.