17 Mart 2023 Cuma

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında Bursa'mızı Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde temsil edecek milletvekili isimleri şunlar olmalı

Gündem seçim olunca yazmamak olmazdı.

Hele aday başvuru listeleri pazartesi açıklanacak olunca.

Bizim camia biraz apolitiktir.

Bir adım öne çıkmada biraz alçakgönüllü davranır.

Gerçi dün Rumeli Kanaat Önderleri adına kamuyouna bir çağrı yapıldı ama ben gene hatırlatmak istedim.

Cumhuriyetçi, Atatürk sevdalısı, ülkemiz değerlerini özümsemiş, Türkiye'nin kurucu ayarlarını daha da sağlamlaştırmak için çaba sarfedeceğinden emin olduğum soydaş camiasının içinden çıkmış, tanıdığımız bildiğimiz isimler Ankara'ya gitsin istiyorum.

Bu nedenle gönlümde yatan Rumeli - Balkan kökenli aslanları ifade edeyim.

Bursa söz konusu olunca temsilde ve teşbihte hata olmaz.

Amacım Bursa başta olmak üzere ülkemize hizmette en iyisini yapacak olan bu isimler için farkındalık yaratmak.

Parti ve sıra farkı gözetmeksizin bizi temsilen Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne göndermemiz gereken isimler bana göre şunlar olmalı ;

-        -   Muharrem Yılmaz

-          - Celal Sönmez

-          - Lale Karabıyık

-         -  Mustafa Bozbey

-          - Sabri Mutlu

-          - İbrahim Burkay

-         -  Emin Balkan

-          - İbrahim Toprak

-          - Ayhan Işık

-          - Özer Matlı

-          - Erkan Dönmez

-         -  Ercan Çarıkçı

-         -  Doğan Alpay

-          - Yüksel Özgür

-          - Ayhan Korgavuş

-         -  Meral Altıntaş

-          - Zarif Alp

-          - Hüseyin Durmaz

-          - Hasan Öztürk

-          - Gürçay Cem

Bursalılar bu isimleri talep eder ve camiamız gereği için liderlere baskı yaparsa TBMM’de her zaman kapısını çalabileceğimiz milletvekillerimiz olur.

Bu saydığım isimlerin haricinde de çok saygın insanlarımız var şüphesiz.

Ancak başta da belirttiğim gibi teşbihte hata olmaz.

Bence eli kalem tutan arkadaşlarımızın da isim isim listeler yapıp kentimiz için en iyiyi seçme sürecine katkı koymaları gerek.

Bizler sesimizi yükseltmeliyiz ki parti liderleri doğru olanı yapabilsin.

Masa başında aday belirlemek demokrasinin gereği değildir.

Her siyasi parti nereden kimi aday yapalım diye üyelerine sormalı, aday yoklaması almalı.

Mahallelerden ilçelere, ilçelerden kentlere ve bölgelere yayılacak bu ön yoklama ile adaylar belirlenmeli.

Türkiye demokratik ve çağdaş uygarlık düzeyine ancak bu anlayışla taşınabilir.

Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına yakışan vizyon budur.

Haydi, siyasi geleceğimizi hep birlikte belirleyelim.

16 Mart 2023 Perşembe

'Rumeli Kanaat Önderleri'nden partilere ve kamuoyuna çağrı



BİZ RUMELİLİLER; Rumeli, 560 yıl vatan toprağı olmuş, medeniyet izlerimizi bıraktığımız, gönlümüzde vazgeçemeyeceğimiz hatıralar barındıran kutlu ülkümüzdür. Çeşitli sebeplerle buradan ayrılmak zorunda bırakılan biz Rumelililer, bugün Türkiye Cumhuriyeti topraklarının asli vatandaşlarıyız. Geçmiş dönem Milli Eğitim bakanlarımızdan ve istatistik bilim dalı Profesörü Necdet Tekin’in “Rumeli ve Balkanlar’dan Türkiye Cumhuriyeti’ne yapılan Göçler ve Bu Göçlere İlişkin 2020 yılı Nüfus Büyüme Tahminleri (Demografik Tahminler)” adlı ilmi makalesine göre Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan 150 yıllık zaman diliminde günümüz Türkiye Cumhuriyeti topraklarına yapılanzorunlu göçler neticesi, birinci, ikinci, üçüncü kuşak olarak 32 milyon Rumeli kökenli Türk vatandaşıülkemizde yaşıyor. “Biz Rumelililer Kimiz?” sorusuna cevap bulmak için, Sosyolog Gülen Aksu Türker ile Prof. Dr.Ayhan Olcay tarafından yapılan anket ve ilmi araştırmaların neticesine göre ortaya çıkan “Rumeli Değerler Seti” de ilim dünyasının hizmetine sunulmuştur. Bu çalışmaya göre; Rumelililer vatanına, bayrağına, Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’e sadakatle bağlı, geleneğimize, ailemize ve medeniyetimize sahip çıkan, doğruluk, dürüstlük, yardımseverlik, misafirperverlik hasletlerine sahip, özgürlüğüne düşkün, kültürlü, çalışkan, hoşgörülü, saygı ve sevgi prensiplerine önem veren birtoplumdur. Ancak ne yazık ki, nüfus olarak bu kadar ağırlığa sahip bir toplum olmamıza rağmen bugüne kadar, TBMM çatısı altında yeterince temsil edilemediğimize inanıyoruz. Bunun birçok sebebi olsa da;mikro düzeyde şehir, dar bölge ya da etnik bir azınlık değil, vatanın çoğunluğunu oluşturmamızın bunun ana sebebi olduğunu düşünüyoruz. Bu sebeple siyasette birçok küçük hemşehri grubu, cemaat ya da etnisite dikkat çekerken, ana çoğunluk olarak bizler görünür olamadık. İşte bu yüzden Rumeli ve Balkanları temsil eden tüm dernek ve STK’larımıza, bilim ve kültür adamlarımıza seslenmek istiyoruz. Türkiye’nin birlik ve bütünlüğüne katkı sunacak tüm siyasi partilereöncelikle üye olunuz. Daha sonra taşıdığınız ağırlığınızın bilincinde olarak, ilelebet var olacak TürkiyeCumhuriyeti’ni yaşatmak ve yükseltmek adına milletvekili aday adayı olunuz. Bu ülkeye birçok alandabugüne kadar hizmet ettik, edeceğiz. Ancak siyasi noktada hizmet de çok önemlidir ve ihmal edilmemesi gereken demokratik bir temsil mekanizmasıdır. Cumhuriyetimizin ve Türk Milleti’nin değerleriyle barışık, vatanımızın birliği ve dirliği için çalışan Türk vatandaşlarının, hangi siyasi partiden olursa olsun yukarıdaki esaslara tabi olmak kaydıyla, uygun bulduğu partilerin birinden milletvekilliği aday adayı olmasını Rumeli Kanaat Önderleri olarak teşvik ve tavsiye ediyoruz. Bu anlayışla, Konfederasyon, Federasyon, Vakıf ve Derneklerimizden; çevrelerinde milletvekilliğine aday olmak isteyenleri teşvik edip, aday olmalarını sağlamalarını arzu etmekteyiz. İnanıyoruz ki bu yoldaki gayret ve çalışmanız ülkemize ve Rumeli camiasına da büyük hizmet olacaktır. Saygılarımızla arz ederiz. 


- ATİLLA BAYKAL 

(İş Adamı, Tek Rumeli TV Sahibi) 

- RECEP ALTEPE 

(Makine Mühendisi, Bursa E. B. Belediye Bşk.) 

- MELEK ARAS 

(İş Adamı, Rumeli Türkleri Vakfı E. Başkanı) 

- MEHMET MÜEZZİNOĞLU 

(Dr.E.Sağlık Bakanı, İstanbul, Edirne, Bursa E. Milletvekili (Ak Parti) 

- ALAADDİN BÜYÜKKAYA 

(İş Adamı, İstanbul E. Milletvekili, Ak Parti Kurucusu) 

- ÖNDER MATLI 

(İş Adamı, Bursa E. Milletvekili) 

- BURHANETTİN HAKGÜDER 

(Avukat, Batı Trakya Türkleri Dayan. Der. E. Genel Bşk.) 

- ADEM FAZLIOĞLU 

(Prof. Dr, Türkiye Bosna-Sancak Derneği Yön. Krl. Üyesi) 

- SÜHEYL ÇOBANOĞLU 

(Em. Kıdemli Albay, RUBASAM Bşk.) 

- LÜTFULLAH KAYALAR 

(Yozgat E. M.Vekili/ANAP, E. Maliye Bakanı) 

- BAHRİ SİPAHİ 

(İstanbul E. Milletvekili/DSP) 

- TAMER DODURKA 

(Prof. Dr., İstanbul Rumeli Üniversitesi Rektörü) 

- H. YILDIRIM AĞANOĞLU 

(Tarihçi-Yazar) 

- NECDET TEKİN 

(Prof. Dr., Kırklareli E. Milletvekili/DSP, Milli Eğitim E. Bakanı) 

- HÜSEYİN BAĞCI 

(Prof. Dr, Ortadoğu Teknik Üni. Uluslararası İlişkiler Bölümü) 

- BİHLUN TAMAYLIGİL 

- (İstanbul E. Milletvekili, CHP E. Genel Sekreteri) 

- SELMAN YENİGÜN 

(E. Vali) 


Adres: Gümüşsuyu Mah. Mete Cad. Süren Apt. No:8 D:12 Beyoğlu/İSTANBUL

 www.rumelikanaatonderleri.org

Bulgaristan ve Romanya bu yıl Shengen için onay bekliyor

Bulgaristan ve Romanya Cumhurbaşkanları yasadışı göçle mücadelede üzerlerine düşeni yaptıklarını belirterek bu yıl iki ülkenin de Avrupa Birliği'nin pasaportsuz seyahat alanı Schengen bölgesine kabul edilmesini umduğunu söyledi.
Bulgaristan'ın başkenti Sofya'yı ziyareti sırasında açıklama yapan Romanya Cumhurbaşkanı Klaus Iohannis "Yasadışı göç Schengen meselesine sadece yapay olarak karıştırılıyor." dedi.
Iohannis, Bulgar mevkidaşıyla görüşmesinin ardından basına verdiği demeçte "Yasadışı göçü engellemek için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz ve yapacağız. Ancak Schengen'in bir parçası olma hakkının tanınmasını bekliyor ve bu yıl olumlu bir oy almayı umuyoruz." diye konuştu. 
Iohannis'i ağırlayan Bulgaristan Cumhurbaşkanı Rumen Radev de yaptığı açıklamada "Bölgede güvenlik için ortak bir sorumluluğumuz var. Ülkelerimiz için öncelikli ortak hedef Schengen'dir ve en kısa sürede kabul edilmemiz için hazır olduğumuzu beyan ediyoruz." ifadelerini kullandı. 
Radev, "Schengen önündeki engelimizi kaldırmak ve kolektif katılımımızı hızlandırmak için birlikte çalışacağız" diye konuştu.

Sen rahat uyu Jivkov hayallerin gerçek oldu!

Bulgaristan'da biz Türklerin geldiği noktaya bakarmısınız! Suç kimin?

Türklerin yoğun olduğu kadim şehir Şumnu'da 8 yaşındaki Önder Ömer Remzi isimli Türk ögrenci, Şipka tepesinde öldürülen Türkleri ve Hz.İsa'nın doğumunu resmetti ve ödül kazandı.

Bulgaristan'da 'Bir çocuk özgürlüğü çizdi' başlığı altında haber yapıldı.

Kendisine 3 Mart'a adanmış ulusal yarışmalardan iki ödül  verildi. 

Şipka destanından esinlenen çalışması, Vratsa ulusal yarışmasında "Tarihi çiz" temalı kategoride birinci oldu.

Dördüncü sınıf öğrencisi Önder, iki çizimiyle Burgaz ulusal yarışmasında Bulgaristan'ın Kurtuluşunun 145. yılına adanmış özel bir ödül kazandı.

Önder'in Öğretmeni ödüllerin benzersiz ve kendi yaş grubundaki en yüksek ödüller olduğunu, Önder'in çok yetenekli ve inanılmaz bir potansiyele sahip olduğunu açıkladı.

İnanıyorum ki bu yetenekli çocuğa anadilimizin Şumnu'da okunmadığı, hızla çöküşü... veya Hz.Ömer'in kim olduğu anlatılmış olsaydı sanırım bunu da  resmederdi.

Yeni model Türkler mi doğdu? 

Yeni model  Bulgarlar mı ? 

Hangi ifade doğru olur.

Ancak Türk doğup, Bulgar ölmek  daha isabetli olur.

Eh, bu sadece Jivkov'un değil, Deli Petronun da rüyasıydı.

Bu çocuğa  "Sen Türkmüsün? 

Veya "Sen Türkçe biliyormusun" diye sormaya gerek var mı ?

https://bnr.bg/shumen/post/101791015/under-risuva-svobodata?fbclid=IwAR1-uln9913FQkpZgc7WU_bpPySasfAxfH2asgEAtqg-ia9xoUPrvFqxRco

(Nesrin Sipahi Kıratlı)

13 Mart 2023 Pazartesi

Makedonya ebedi liderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ü kalplerde yaşatıyor




Kuzey Makedonya'da, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Manastır Askeri İdadisi'nden mezuniyetinin 124. yılı dolayısıyla anma töreni düzenlendi.

‘Manastır Şehir Müzesi’ olarak kullanılan eski Manastır Askeri İdadisi'ndeki törene Türkiye'nin Üsküp Büyükelçisi Hasan Mehmet Sekizkök, Kuzey Makedonya Genelkurmay Başkan Yardımcısı Tümgeneral Azim Nuredin, Kuzey Makedonya Savunma Bakan Yardımcısı Tiron Jajaga, Manastır Belediye Başkanı Toni Konjanovski, Kuzey Makedonya’daki Türk Demokratik Partisi (TDP) Genel Başkanı ve Milletvekili Beycan İlyas, Türk Milli Birlik Hareketi (TMBH) Genel Başkanı Erdoğan Saraç, Türk kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ile davetliler katıldı.

Tören, Atatürk ve silah arkadaşları ile 6 Şubat'taki Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybedenlerin anısına bir dakikalık saygı duruşu ve iki ülke milli marşlarının okunmasıyla başladı.

Büyükelçi Sekizkök, yaptığı konuşmada, törenin deprem felaketi sebebiyle herkesin acısının büyük olduğu bir dönemde gerçekleştirildiğine işaret ederek, Türk milletinin acısına ortak olan, kötü gününde Türkiye ile güçlü dayanışma sergileyen dost ve kardeş Kuzey Makedonya'ya şükranlarını sundu.

Mustafa Kemal'in genç yaşta askeri eğitime yönelmesiyle yaşam çizgisinin de şekillenmeye başladığını, Manastır Askeri İdadisi'nin Türk tarihinde özel bir yerinin olduğunu vurgulayan Sekizkök, siyasi ve kültürel açıdan önemli şehir Manastır'ın Mustafa Kemal'in vizyoner kişiliğinin oluşmasında olumlu tesir bıraktığını söyledi.

"Atatürk, hayatı boyunca Türkiye için en iyisini yapabilmenin peşinde olmuştur"

Sekizkök, "Atatürk, askeri okuldan başlayarak hayatı boyunca kendini sürekli geliştirmenin, yenilemenin ve Türkiye için en iyisini yapabilmenin peşinde olmuştur. Atatürk'ün dünyada büyük saygınlık görmesinde birçok hasletinin yanı sıra sağduyusu, barışsever ve ileri görüşlü olmasının ayırt edici bir yer tuttuğunu ifade etmeliyiz. Yaşamının önemli bir bölümünü cephelerde geçiren Atatürk, insanlık ailesinin barış içerisinde bir arada yaşamasının ne denli önemli olduğuna 'Yurtta sulh, cihanda sulh' veciz sözüyle dikkati çekmiştir" diye konuştu.

Atatürk'ün liderliğinde Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yıl dönümünü bu sene kutlayacaklarını anımsatan Sekizkök, Türkiye'nin 1923'ten itibaren Atatürk'ün öncülüğünde yapılan atılımların ve sağlanan kazanımların üzerine yenilerini ilave etmek suretiyle ilerlemeyi hedeflediğini vurguladı.

Kuzey Makedonya Genelkurmay Başkan Yardımcısı Nuredin de Türkiye'deki depremler nedeniyle bu yılı unutamayacaklarını ifade ederek, NATO müttefikleri ve diğer dünya ülkelerinin depremin sonuçlarıyla başa çıkmak üzere devreye girdiğini söyledi.

Nuredin, "Dostlar bu durumda anlaşılır. Öyle bir durumla başa çıkmaları için ordumuzun en iyilerini, en eğitimlilerini ve en hazırlıklı olanlarını gönderdik. Türkiye Büyükelçiliği aracılığıyla Cumhuriyet Koruma ve Kurtarma Kuvvetleri, Koruma ve Kurtarma Müdürlüğü, Kızıl Haç, Kuzey Makedonya vatandaşları da dahil oldu" ifadelerini kullandı.

İki ülke arasındaki dostluğun sadece resmi olmadığını, aynı zamanda karşılıklı ve samimi olduğuna işaret eden Nuredin, ordu mensuplarının Türkiye’de aldığı eğitimler, iki ülke ordularının yurt dışındaki ortak misyonlarından örnekler verdi.

Kuzey Makedonya ve Türkiye’nin ikili ve çok taraflı düzeyde uzun vadeli yapıcı işbirliği ve karşılıklı destek ile açık sorunlar yaşanmadan samimi dostluk ilişkileri geliştirdiğini vurgulayan Nuredin, konuşmasını Atatürk'ün "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözleriyle sonlandırdı.

Türkiye'nin Üsküp Büyükelçiliği Askeri Ataşesi Albay Serkan Çakır da Mustafa Kemal Atatürk’ün Manastır Askeri İdadisi'ndeki eğitimi ve hayatıyla ilgili bilgi vererek, "Bütün bu zorlukların sonunda 'En büyük zaferim' dediği Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kurucusu olmanın onuruna erişmiştir. Türk ordusunun ebedi Başkomutanı Mustafa Kemal Atatürk'ün Harp Okulu'na girişinin yıl dönümü olan 13 Mart günü Kara Harp Okulu'nda her yıl icra edilen törenin bir benzerinin burada Türk ve Makedon yetkililerin katılımıyla yapılmakta olması, bugünü daha da anlamlı kılmaktadır" dedi.

Konuşmaların ardından davetliler, Atatürk Anı Odası'nı ziyaret etti, Büyükelçi Sekizkök anı defterini imzaladı.

5 Mart 2023 Pazar

Bulgaristan seçimlerinde vatan millet edebiyatı ile soydaşların tercihine ipotek konulmaya çalışılıyor

Bulgaristan iyiden iyiye hükümetsiz yönetilmeye alıştı. 

Aslına bakarsanız İtalya’ya benzer bir süreçte hükümet olmasa da idare kesintiye uğramaz ama  söz konusu Bulgaristan olunca durum değişiyor. 

Burada hükümetsizlik kaos oluşturuyor.

Bürokrasi yaşanan siyasi istikrarsızlığı fırsat bilip rüşvet ve suistimalin çıtasını yükseltiyor. 

Bu durum sokakta kendini yoksulluk ve ülkeden kaçış olarak hissettirse de kalanlar çaresizliğin açmazı ile defalarca sandığa  davet edilip durum göstermelik de olsa değiştirilmeye çalışılıyor. 

Nafile turları diyebileceğimiz her seçimin 2 Nisan Pazar günü 6. defa yapılacak olanı mevcut siyasi kilitlenmişliği gidermeyeceği ortada. 

Olmayacak duaya “Amin” denilen ortamda Türkler, müslümanlar ve yüreği bu kesim ile atanlar açısından  pek bir şey değişmeyecek. 

Açıklanan listeler şimdiden siyasi ağalığın gölgesinde kaldı. 

Bulgaristan’ın karanlık köşelerdeki siyaset baronları mevcut listelerde şimdiden kendini hissettirdi. 

Örnek vermek gerekirse yolsuzlukları ile ünlenmiş isimlerin liste başlarında bulunması temsilde hangi kriterlerin dikkate alındığı gerçeğini tüm çıplaklığı ile seçmenin yüzüne haykırıyor. 

Bu durum çaresizlik değil elbette. 

Ancak anavatanda yaşayan oy kullanma hakkına sahip Türk seçmen ile Bulgaristan’da oy kullanacak herkes adeta zorlanarak bu durum oldu bittiyse getirilmeye çalışılıyor. 

Yani, sandığa gideceklere bir manevi baskı söz konusu. 

Oysa bu dayatma daha önce geri tepmişti.

Tarihten dersini almayanlar şanslarını zorlayarak herkesi aptal yerine koymaya devam ediyor.  

Milyon avroların gölgelediği ilişkiler ağında pusuya yatmış örümcek kafalılar vicdanı temiz seçmeni ikna edemiyor. 

Geçen seçimde de ortaya çıktığı gibi bu durum bir kez daha tekrarlanacak. 

Blok oy alacakları hayali kuranlar hüsrana uğrayacak bence. 

Önceleri yüce davamıza endekslenen irademizdeki ipotek kalkmış, seçmenimiz fayda temelli sorgulamanın ışığında tercih belirlemektedir.  

Bulgaristan’da yıllardır kronikleşen azınlık hakları sorunu sandığa çoklu tercihleri dayatmakta Türk ve müslüman adaylar farklı farklı partilere dağılmakta. 

Yani eskisi gibi hamudu devesi ile yutacağını zannedenleri hüsran beklemekte. 

Örneğin ülkenin demokrasi ile tanıştığı yıllarda blok oy kullanan Türk ve müslümanlar bölünmüş ve geçen seçimde kendi haklarını sadece bir veya iki partinin temsil etmedikleri  bilincini tercihleri ile ortaya koymuşlardır.  

Örneğin 90’yıllarda 600 bin oy alan bir parti şimdilerde 250-300 bin   bandına düştü. 

Yani anlayacağınız bu seçimde mevcudiyetin 3’te birini alması bile başarı olacak. 

Bu durum Türkiye’de iyi tahlil edilmiyor anlaşılan ki halen vatan millet   edebiyatı ile soydaşların tercihine ipotek konulmaya çalışılıyor.

Bulgaristan Parlamentosu'nun son 4 dönemde hükümet kuramaması   nedeniyle ülkede son iki yılda halk, 5'inci kez sandık başına gidecek.

Bulgaristan Dışişleri Bakanlığı, 2 Nisan'daki genel seçimde yurt dışında yaşayan Bulgaristan vatandaşlarının ulusal siyasete yön verebilmeleri için 3 kıtada, Türkiye dahil 62 ülkede 770'i aşkın noktada sandık kuracak.

Bulgaristan’da 2 Nisan’da yapılacak erken genel seçimler için kampanya 3 Mart’ta başlamıştı.

Sadece 3.5 aylık kısa ömürlü 48. Parlamentonun da hükümeti kuramaması nedeniyle Bulgaristan’da vatandaşlar son 2.5 yılda 5. kez sandık başına gidecek. 

Erken genel seçimlere, 21 siyasi parti ve koalisyon katılacak.

Siyasi partiler, aday listelerinin kaydını Merkez Seçim Komisyonunda yaptırdı. 

Böylece 21 parti ve koalisyonun pusula numaraları belirlendi.

Üyelerinin çoğunluğunu Türk ve Müslümanların oluşturduğu HÖH 13 numaralı; eski komünist parti çizgisinde siyaset yürüten Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP) 1 numaralı pusulayla seçim yarışına katılacak.

Eski başbakanlardan Boyko Borisov’un lideri olduğu Bulgaristan’ın Avrupalı Gelişimi İçin Yurttaşlar (GERB) Partisi 2 numaralı; Demokratik Bulgaristan-Değişime Devam (DB-PP) koalisyonu da 12 numaralı pusula ile seçime gidecek.

Seçimlerde Türkiye’de ve yurt dışında yaşayan Bulgaristan vatandaşları da oy kullanabilecek.

2 Mart 2023 Perşembe

Türkiye domates ihracatını yasakladı

Tarım ve Orman Bakanlığı, domates fiyatlarındaki artışı ve depremi gerekçe göstererek gıda arz güvenliği ve fiyat istikrarının sağlanması amacıyla domates ihracatını 14 Nisan 2023’e kadar kısıtladı.
İhracat kısıtlama kararında Avrupa'da yaşanan meyve-sebze krizinin de etkili olduğu düşünülüyor.
Hatırlanacağı üzere İspanya ve Kuzey Afrika'dan tedarik sorunu nedeniyle İngiltere'de son haftalarda bazı zincir marketlerin sebze ve meyve reyonları boş kalmış ve domates başta olmak üzere bazı sebze ve meyve ürünlerinde tüketicilere satışlar adet bazında sınırlandırılmıştı. Bu noktada Avrupalı şirketlerin domates tedariki için rotasını Türkiye'ye çevirmesi gündeme gelmişti. Söz konusu kısıtlama kararında Avrupa'dan gelecek olası ek talebin de etkili olduğu düşünülüyor.
Sektör temsilcileri, domates ihracatına yönelik kısıtlama kararından en çok afet bölgesindeki domates üreticileri ile tek ekim yapan üreticilerin olumsuz etkileneceğini söylüyor.
Yine hatırlanacağı üzere, Ağustos 2022'de Bloomberg HT'de Tarım-Analiz programına konuk olan Sera Yatırımcıları ve Üreticileri Birliği (Sera-Bir) Başkanı Müslüm Yanmaz, artan maliyetler ve enerji krizi yaşayan Avrupa'da üretimin sekteye uğraması nedeniyle artan ihracat talebinin domates fiyatlarını 2023'te 50 TL'ye kadar çıkartacağını söylemişti.
Son dönemde domates fiyatları 35-40 TL bandında seyrediyordu.
Tarım Bakanlığı tarafından 81 ile “ACELE” ibaresi ile gönderilen kısıtlama kararında, "Ülkemizde, domates fiyatlarında son günlerde yaşanan anormal fiyat artışları ve 11 ilimizi doğrudan etkileyen deprem afeti nedeniyle gıda arz güvenliği ve fiyat istikrarının sağlanması amacıyla tedbir alınması ihtiyacı doğmuş olup; Bakanlık Makamı'nın 02.03.2023 tarihli ve 9047366 Olur'u ile;
- Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC)'ne yapılacak ihracat başvuruları,
- Filistin Devletine yapılacak ihracat başvuruları,
- Azerbaycan (Nahçivan Dahil) Cumhuriyeti'ne yapılacak ihracat başvuruları,
- Suriye'de güvenlik altına alınan bölgelere Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri ve bağlı
kuruluşları tarafından yapılacak ihracat başvuruları,
- AFAD, Kızılay veya diğer İnsani Yardım Kuruluşları tarafından yapılacak ihracat başvuruları,
- BM, WFP ve Kızılhaç gibi alıcısı insani yardım kuruluşu olan ihracat başvuruları,
- Organik Ürün Sertifikası bulunan ürünler için yapılacak ihracat başvuruları,
- Denizlerimizden transit geçen ve ülkemiz limanlarına uğrayan yabancı bayraklı gemilerin iaşe
ihtiyaçlarının karşılanması için gemi kumanyacılığı yapan firmalara gemi başına her bir ürün için en fazla 500 kg'a kadar yapılacak ihracat başvuruları,
- Başlamış işlemler (Bakanlığımıza veya TAREKS sistemine başvurusu yapılmış),
hariç olmak üzere, 2022/1 sayılı Tebliğ kapsamında yer alan; 0702.00 GTİP'li Domates (taze/soğutulmuş) ihracatının 14 Nisan 2023 tarihine kadar kısıtlanmasına karar verilmiştir" denildi.
Açıklamada, "Bu kapsamda, 14 Nisan 2023 tarihine kadar 0702.00 GTİP'li Domates (taze/soğutulmuş) ihracat başvuruları (yukarıda belirtilen muafiyet durumları hariç) için Bitki Sağlık Sertifikası ve/veya Sağlık Sertifikası düzenlenmemelidir" ifadelerine yer verildi.