19 Ocak 2021 Salı

YUNANİSTAN YELKEN FEDERASYONU’NDA TECAVÜZ SKANDALI

 

Yelkende, 2 kez Olimpiyat Şampiyonu, 4 kez de Dünya Şampiyonu olan iki çocuk annesi Sofia Bekatoru (44) tam 23 yıl sonra konuşarak 21 yaşında iken Federasyon Başkan Yardımcısı Aristidis Adamopulos’un kendisine tecavüz ettiğini açıkladı.

Bekatoru, 1998 Sidney Olimpiyatları hazırlıkları sırasında, Yunan milli takımının kaldığı otelde babası yaşındaki Adamopulos’un “Konuşalım” bahanesiyle kendisini odasına çağırdığını ve şiddet de kullanarak kendisine tecavüz ettiğini söyledi. Şu anda 43 yaşında olan Bekatoru, 2000 Sidney Olimpiyatları’ndan kısa bir süre sonra, otel odasında kıdemli bir federasyon üyesinin tecavüze uğradığını açıkladı. Açıklaması Yunanistan'da gündem oldu.
Federasyon yaptığı açıklamada, Bekatoru'nun "adını verdiği iddia edilen" kişinin "derhal istifasını talep ettiğini" söyledi. Yunanistan'ın en çok ödül alan olimpiyat sporcularından biri olan Bekatoru, 2004 Atina Oyunlarında altın ve dört yıl sonra Pekin'de ise bronz madalya kazanmıştı. Bekatoru'nun sosyal medyada ateşli bir fırtınaya neden olan ifşası, cinsel istismar mağdurları tarafından onlarca yıl süren sessizliğin ardından gecikmiş bir #MeToo anı olarak görüldü.
Öte yandan Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Bekatoru'nun ‘yanında durduğunu’ söyledi ve diğer taciz kurbanlarını seslerini duyurmaya çağırdı. Miçotakis cumartesi günü Facebook'tan yaptığı bir paylaşımla, ‘Güç sahibi olanların güçsüz durumda olanlara karşı şiddetini ortadan kaldırmanın zamanı geldi.’ dedi. Miçotakis’in açıklaması Yunanistan’da cevap buldu. Sosyal medyadan yaşadıklarını dile getiren eski sutopu oyuncusu Mania Bikof, bir doktorun muayene sırasında kendisini mayosunu beline indirmeye zorladığını söyledi. Eski yüzücü ise Rabea Iatridou elle taciz edildiğini açıkladı. Yelkencilik Federasyonu Başkan Yardımcılığı görevine son verilen Adamopulos ise iddiaları reddetti.
(Yorgo KIRBAKİ / HÜÜRRİYET)

18 Ocak 2021 Pazartesi

MAKEDONYA’DA NÜFUS SAYIMI TARTIŞMASI SİYASETİ GERDİ

Kuzey Makedonya siyaseti nüfus sayımı tartışmalarıyla gerildi. Ülkede 2021 yılında yeniden nüfus sayımı yapılmasını isteyen iktidar partileri ile 2022’de yapılmasını isteyen muhalefet arasında parlamentoda ciddi tartışmalar yaşanıyor. Taraflar yeni nüfus sayımının düzenlenme tarihine ilişkin kendilerine göre farklı gerekçeler öne sürüyor. İktidardaki Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği (SDSM) sayımın 2021’de bir an önce düzenlenmesini isterken, ana muhalefet partileri Devrimci Makedonya Ulusal Demokratik Birliği Örgütü (VMRO-DPMNE) ise yasa değişiklikleri konusu çözülmeden sayımın yapılmaması gerektiğini savunuyor.

Kuzey Makedonya’da son resmi nüfus sayımı 2002 yılında yapılabilmişti. Ülkede 2011 yılında başlatılan fakat hem yetkililerin hem de sivil toplum kuruluşlarının tepkileri nedeniyle tamamlanamayan bir nüfus sayımı denemesi de olmuştu. Siyasi temsilden eğitime pek çok imkana rağmen Kuzey Makedonya halen 2002 yılı nüfus sayımı verilerini kullanıyor. Kuzey Makedonya Devlet İstatistik Dairesi, 2002 yılında yapılan nüfus sayımı verilerine göre, nüfusun yüzde 64’ünü Makedon olarak tanımlarken yüzde 25’ini Arnavut, yüzde 4’ünü de Türk olarak açıklamıştı.

Verilere göre, nüfusun geri kalanı Roman, Boşnak ve Lehlerden oluşuyor. Ancak Türkler ve Arnavutlar nüfus sayılarının düşük gösterildiğini ve ülkedeki temsil oranlarının da bu nedenle düşük olduğunu iddia ediyorlar. 2011 yılında yapılmaya çalışılan nüfus sayımında, Türk partilerinin teşkilatları doğru sonuçların elde edilebilmesi için resmi çalışmalara paralel ekipler kurarak saha çalışması yapmışlardı. Ancak Makedonya Devlet Sayım Komisyonu, Nüfus Sayımı esnasında Devlet İstatistik Kurumu’nun belirlediği metodolojiden farklı uygulamalar olduğu gerekçesi ile nüfus sayımını durdurmuştu.

HÜKÜMET USULSÜZLÜK OLMAYACAĞI GARANTİSİ VERDİ

Kuzey Makedonya meclisinde nüfus sayımı tartışmalarını sürerken yasa teklifini sunan Makedonya Sosyal Demokratlar Birliği (SDSM) hükümeti adına açıklama yapan Adalet Bakanı Yardımcısı Agim Nuhiu, “Yasa teklifinde Devlet İstatistik Kurumu Müdürünün kararları, yardımcısı tarafından da imzalanmak zorunda olacak. Böylece etnik anlamda herhangi bir usulsüzlük yapılamayacak” diyerek sayımın adil yapılacağını ifade etti.

MİCKOVSKİ: NÜFUS SAYIMI 2022’DE YAPILMALI

Sayımın 2021’de yasa değişiklikleri konusu çözülmeden yapılmasına itiraz eden ana muhalefet partileri VMRO-DPMNE ise teklifin meclis gündeminden çekilmesini ve nüfus sayımının önümüzdeki yıla ertelenmesini talep ediyor. Muhalefetin meclise sunduğu yasa değişikliği önergelerinin kabul edilmediğini bu nedenle sayımın adil olacağına dair şüpheleri olduğunu ifade eden VMRO-DPMNE lideri Hristiyan Mickovski konu hakkında yaptığı açıklamada, “Tüm toplumsal ve siyasi faktörler ortaya konulup bir uzlaşma yolu aranmalı. Eğer bu gerçekleşmezse VMRO-DPMNE ittifakı olarak vatandaşlarla bir araya gelerek iktidar çoğunluğunun dayattığı nüfus sayımı yasasının hükümsüz sayılması için Adalet Bakanlığı nezdinde imza kampanyası başlatacağız. Bu eylemimiz de sonuç vermezse VMRO-DPMNE iktidarın dayattığı nüfus sayımı sonuçlarını kabul etmeyecek” dedi.

Ana muhalefet lideri Mickovski, Makedonların ve diğer milletlerin şimdiden nüfus sayımı sonuçlarına şüpheyle baktıklarını ifade etti ve şunları kaydetti: “VMRO-DPMNE olarak nüfus sayımının 2022’ye ertelenmesini istiyoruz. İkinci olarak çapraz kontrol imzaların kaldırılmasını istiyoruz çünkü sayımlar siyasi bir operasyona dönüşüyor. Üçüncü talebimiz de mukim olan vatandaşların belli olması için parmak izi okuyucularının alınmasını istiyoruz buradaki yanlış sayımlar yüzünden kişi başına düşen milli gelir yanlış hesaplanıyor. Zaten 2021 yılının Ekim ayında yapılacak yerel seçimlerde parmak izi okuyucular kullanılacağı için bu çalışmalar devletin bütçesine yük olmayacaktır.” 

UZLAŞMA SAĞLANIRSA SAYIMI KABUL EDERİZ

VMRO-DPMNE ittifakı içerisinde yer alan Türk Milli Birlik Hareketi (TMBH), ülke gündemini meşgul eden nüfus sayımı yasasıyla ilgili bir bildiri yayınladı. Bildiride, siyasi bir uzlaşma sağlanmadan nüfus sayımı yapıldığı taktirde sonuçlarının tüm kesimler tarafından kabul görmeyeceği ifade edildi. Genel Başkanlığını Erdoğan Saraç’ın yaptığı TMBH’nin sayım tartışmasına ilişkin görüşleri şu şekilde; “Makedonya Meclisi’nde görüşülen nüfus sayımı yasasının, hükümetin tek düze anlayışından dolayı konsensüsle getirilmesi mümkün olmayacağı görülmektedir. Hükümet bu yasaya muhalefetin sunduğu önergelerin hiçbirisini kabul etmemesiyle yasa metninin düzeltilmesi ve daha kaliteli bir metnin ortaya çıkmasına izin vermemiştir. Muhalefetin son derece yapıcı tekliflerini kabul etmemekle büyük bir hataya düşmüştür. Geçmişte olduğu gibi bu gün de kendi tekdüze geleneğine sahip olan hükümet istatistik bir operasyon yerine siyasi bir operasyon gerçekleştireceğini ima etmektedir. Bu yüzden bugüne kadar yapılan bütün nüfus sayımlarında siyasi muhtevanın ağırlık kazandığı tescil edilmektedir ve bu yüzden nüfus sayımı neticelerine inanmak çok zordur. Muhalefet tarafından kabul görmemiş yasayla objektif ve devlet ihtiyaçlarını karşılayacak bir nüfus sayımın yapılması düşünülemez. Bu yüzden hükümetin gerçekçi, objektif ve bütün tarafların kabul edeceği uluslararası standartlara uygun bir nüfus sayımını yapamayacağından eminiz. Kaliteli ve bütün tarafların rızasıyla kabul edilmiş bir nüfus sayımı yasası ile Türkler olarak kalite ve kapasite açısından garanti altına alınmış hak ve özgürlüklerimizin daha yüksek olacağına inanmaktayız. Bu yüzden ne pahasına olursa olsun nüfus sayımı yapılmamalıdır. Bizim bütün ilgili tarafların neticelerini kabul edeceği objektif ve gerçek bir istatistik operasyona ihtiyacımız vardır.”

AVRUPA’DA SAYIMI BOYKOT GİBİ BİR OLAY YAŞANMAZ

Mecliste Nisan ayında yapılmak istenilen nüfus sayımı görüşülürken Makedonya Cumhurbaşkanı Stevo Pendarovski de konuya ilişkin soruları cevaplandırdı. Pendarovski, Balkanlarda insan hakları meselesine halen milliyetçilik açısından bakıldığına dikkat çekerek siyasetin nüfus sayımına karıştırılmaması çağrısında bulundu. Muhalefetin tutumunu eleştiren Pendarovski, “Yine de muhalefetin nüfus sayımına ilişkin yapıcı teklifleri kabul ettiğini görmek isterim.” diye konuştu. Avrupa’nın hiçbir yerinde “nüfus sayımını boykot etme” gibi bir olayın yaşanmadığını sözlerine ekleyen Pendarovski, bu yöndeki tavır ve açıklamaların Makedonya’nın istikrarı açısından son derece yanlış olduğunu söyledi. (KIRIM HABER AJANSI)

17 Ocak 2021 Pazar

YUNANİSTAN BAŞPİSKOPOSU İERONİMOS’UN ÇİRKİN YÜZÜ TÜRKİYE KAMUOYU İLE BATI TRAKYA'YI AYAĞA KALDIRDI

Yunanistan Başpiskoposu  Ioannis Liapis (İeronimos II) OPEN TV kanalında katıldığı Yunanistan’ın kurtuluş savaşı ile ilgili bir programda İslamiyete ve Müslümanlara kin kustu.  Elinde Yunan kurtuluş savaşından kalma olduğunu söylediği bir silah ve bazı kutsal emanetlerle kamera karşısına geçip "İslam din değil, siyasi bir parti, onun insanları da siyasi bir arzu ve savaş insanları, yayılmacılığın insanlarıdır. İslam'ın özelliği bu. Muhammed'in öğretileri de bunu söylüyor" ifadesini kullandı. Başpiskopos'un sergilediği bu çirkin yüze ve dile Yunanistan’daki siyasilerden herhangi bir tepki gelmedi.

İeronimos'un bu ifadeleri ile İslam’a hakaret eden mesajları Batı Trakya'daki  Türk ve Müslümanları ayağa kaldırdı. Başta Türkiye ve dünyadan birçok kurum, kuruluş ve STK olayı kınarken Yunanistan’daki Türk toplumunun temsilcisi parti, dernek, STK ve başkanları da sessiz kalmadı. Yaptıkları açıklamalar ile Başpiskopos İeronimos’a tepki gösteren Yunanistan’daki Türk ve Müslüman azınlığın temsilcileri kin ve nefret içeren bu sözleri kınadı.

Batı Trakya Türk toplumunu temsil eden Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi başta olmak üzere, Gümülcine Türk Gençler Birliği, İskeçe Din Görevlileri Derneği, Batı Trakya Azınlığı Yüksek Tahsilliler Derneği, İskeçe Türk Birliği (İTB), Batı Trakya Türk Azınlığı Danışma Kurulu, Batı Trakya İmam Hatip Lisesi Mezunları ve Mensupları Derneği (BİHLİMDER), Batı Trakya Türk Öğretmenler Birliği,  Rodop ili KİNAL Milletvekili İlhan Ahmet, Rodop iline bağlı Yassıköy Belediye Başkanı Önder Mümin, İskeçe iline bağlı Mustafçova Belediye Başkanı Rıdvan Delihüseyin, Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Başkanı Necmettin Hüseyin Adaletoğlu, Doğu Makedonya Trakya Eyalet Başkan Yardımcıları Cihan İmamoğlu ve Tarkan Multaza, İskeçe ili Mustafçova Belediyesi ana muhalefet listesi başkanı ve Mustafçova belediyesi eski başkanı Cemil Kabza ile İskeçe ili Mustafçova Belediyesi muhalefet listesi başkanı Ahmet Kurt kamuoyuna verdikleri mesajlarda Yunanistan’da Türk ve Müslümanların aleyhine yönelik söylemlerin her geçen gün artmasına dikkat çekti.

Başpiskoposu İeronimos’a tepki gösterilen açıklamalarda Avrupa’nın genelinde olduğu gibi Yunanistan’da da her geçen gün daha görünür hale gelen İslamofobi tehlikesine işaret edilirken İslam dininin bir din değil de bir siyasi parti ve Müslümanların da savaş insanı olarak nitelendirilmesinin kabul edilemez olduğu vurgulandı. Bu açıklamanın doğrudan doğruya İslam dinine saldırı olduğu da vurgulanan açıklamalarda İeronimos’un sözleri şiddetle kınandı. Bu arada Batı Trakya Türklerinin medya organı olan Millet Gazetesi ise Türkiye ile Yunanistan arasında gerçekleştirilecek istikşafi görüşmelerin 25 Ocak 2020 tarihinde İstanbul’da yapılacağının duyurulmasının ardından Yunanistan’daki ırkçı faşist odakların bu tür haberleri özellikle servis ettiğine dikkat çekti.

MAKEDONYA’YA 3 - 1 YENİLDİK AMA BİRİNCİLİĞİ KAPTIRMADIK


A Milli Erkek Voleybol Takımı, 2021 CEV Avrupa Şampiyonası Elemeleri C Grubu'ndaki dördüncü maçında Kuzey Makedonya'ya 3-1 mağlup olmasına rağmen grubu ilk sırada tamamlayarak, şampiyonaya katılma hakkı elde etti

Salon: Boris Trajkovski

Hakemler: Ivaylo Ivanov (Bulgaristan),Alexandros Avramidis (Yunanistan)

Kuzey Makedonya: Andonov, Nikola Gjorgiev, Ljaftov, Nikolov, Gjorgi Gjorgiev, Milev (Angelovski, Nikolovski)

Türkiye: Burutay Subaşı, Vahit Emre Savaş, Adis Lagumdzija, Yiğit Gülmezoğlu, Oğuzhan Karasu, Arslan Ekşi (Burak Mert, Volkan Döne, Baturalp Burak Güngör, Faik Samed Güneş, Metin Toy, Efe Bayram, Arda Bostan)

Setler: 25-19, 21-25, 25-23, 25-18

Süre: 26, 26, 28, 25 (105 dakika)

https://www.haberturk.com/kuzey-makedonya-3-turkiye-1-mac-sonucu-2940055-spor

MACARİSTAN – ÇİN İŞBİRLİĞİNE AKADEMİK YATIRIM

Macaristan, Çin'in Avrupa Birliği (AB) topraklarındaki ilk üniversitesine ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Çin'in Şangay kentindeki Fudan Üniversitesi'nin Avrupa ayağını oluşturacak olan kampüsün 2024 yılında hizmet vermeye başlaması ve 6 bin kadar öğrenciye ekonomi, uluslararası ilişkiler, tıp ve teknik bilimler alanlarında eğitim verilmesi amaçlanıyor. Budapeşte yönetimi kampüsün kurulması için yaklaşık 2 milyon euroluk destekte bulunmaya hazır olduğunu açıkladı.
Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın sözcüsü Zoltan Kovacs The Times gazetesine yaptığı açıklamada Fudan Üniversitesi'nin Budapeşte kampüsünün Macaristan'ın eğitim standardını yükselteceğini, Çin'in ülkeye yönelik yatırımlarına ivme kazandıracağını ve ülkesine bölgesel bir bilgi merkezi olma fırsatı tanıyacağını kaydetti.
Ancak son dönemde orta ve doğu Avrupa'da yatırımlarını arttıran ve akademik alanda nüfuzunu genişleten Çin'in bu projesinin ve Avrupa üniversitelerinde kurduğu 100'den fazla Konfiçyüs Enstitüsü'nün arkasındaki sebepler bazı çevrelerce endişe ile karşılanıyor. Yapılan eleştirilerde özellikle Çin Komünist Partisi'nin akademik kurumlar üzerinde güçlü ideolojik kontrol kurduğuna dikkat çekiliyor. Budapeşte kampüsü tamamlandığında, Çin üniversitelerinin sınırları dışındaki üçüncü ayağı olacak. Halen Pekin Üniversite'nin İngiltere'deki Oxfordhire bölgesinde işletme okulu, Xiamen Üniversitesi'nin ise Malezya'da bir kampüsü bulunuyor. (EURONEWS)

16 Ocak 2021 Cumartesi

KOSOVALILAR REÇAK KATLİAMI KURBANLARINI UNUTMADI

Bosna'daki Srebrenitsa katliamından sonra Balkanlarda yaşanan ikinci en büyük katliam olarak bilinen Reçak Katliamı önceki yıllarda olduğu gibi bu yılda unutulmadı. Katliamın 22. Yıldönümünde Kosova genelinde balkonlarda mumlar yakılarak kurbanlar için dualar edilirken katiller bir kez daha lanetlendi.

Kosova halkına karşı uygulanan katliamlardan bir olan ve 1999 yılında NATO'nun Sırp güçlerine yönelik hava harekatının düzenlenmesine neden olan 45 kişinin toplu halde öldürüldüğü Reçak Katliamı'nın 22. yıldönümü nedeniyle hayatını kaybedenler anıldı. Toplam 12 bin 500 kişinin kurban gittiği soykırıma dikkat çekilmesi için balkonlarında mum yakan Kosovalılar, uluslararası camiadan adalet istedi. "Kosova'da Soykırım" adlı sivil toplum kuruluşu tarafından öncülük edilen eylemde, Covid-19 salgınının önlenmesi çerçevesinde alınan tedbirler uyarınca mumları balkonlarda yakan Kosovalılar, ülkelerinde 1998-1999 yıllarında meydana gelen savaşta yaşanan acı trajediyi anımsattı.

Eylemin büyük ilgi gördüğü başkent Priştine'nin merkezindeki konutların balkonlarında yakılan mumların, katliamları gerçekleştiren Sırbistan'ın uluslararası camia tarafından kınanmasında bir ışık olacağı mesajını verildi. Kosovalılar, aradan 22 yıl geçmesine rağmen, Sırbistan'ın Kosova'da soykırım işlediğine dair dünya ülkelerinden güçlü bir kınamanın gelmemesi ve o dönem Sırp rejiminin suçlu olarak ilan edilmemesi nedeniyle derin hayal kırıklığı yaşıyor. (İHA)


NE OLMUŞTU?
Kosova savaşı sırasında Sırp güçleri 15 ocak 1999 tarihinde Başkent Priştine’nin 30 kilometre güneyindeki Reçak Köyü’ne baskın düzenleyerek aralarında çocuk ve yaşlılarında bulunduğu 45 sivili katletmişti.

KARADAĞ BARIŞIN KORUNMASINDA KİLİT ROLE SAHİP

Karadağ’da 30 Ağustos'ta yapılan seçimlerin ardından göreve gelen Karadağ Başbakanı Zdravko Krivokapic, Türkiye'nin Podgorica Büyükelçisi Songül Ozan ile yaptığı görüşmede sıcak mesajlar verdi. Ülkesinin Balkanlarda Türkiye ile birlikte barış ve istikrarın temsilcisi olduğunu belirten Başbakan Krivokapic Türkiye'nin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında da Karadağ ile sergilediği dayanışmadan memnun olduğunu belirtti.
Karadağ Başbakanının makamında gerçekleşen görüşme sonrası yapılan yazılı açıklamada iki ülkenin, başta ekonomi, sağlık, kültür, eğitim ve turizm olmak üzere farklı alanlarda sürekli gelişmekte olan iyi ilişkilere sahip olduğu aktarıldı. Açıklamada, Krivokapic'in, Türkiye'nin salgın döneminde de Karadağ ile dayanışma içerisinde olmasından büyük mutluluk duyduğu ifade edildi.
İki ülke arasındaki ekonomik ilişkilerin gelecek dönemde geliştirileceği kaydedilen açıklamada, Büyükelçi Ozan'ın, "Karadağ, Türkiye'nin güvenilir NATO müttefiklerinden biridir, aynı zamanda Balkanlar'da barışın korunmasında kilit role sahiptir." ifadelerine yer verildi. Büyükelçi Ozan, Krivokapic ile görüşmesinin ardından, Başbakan Yardımcısı Dritan Abazovic ile de bir araya gelerek iki ülke arasındaki ilişkileri değerlendirdi.