
KOSGEB ile Kosova Business Forum arasında Eylül ayında imzalanan Mutabakat Zaptı sonrası, ilk görüşme Ankara’da gerçekleşti. Kosova Cumhuriyeti Parlamentosu Meclis Başkan Yardımcısı Fikrim DAMKA, Prizren İş Forumu CEO’su Levent BUŞ’tan oluşan Kosova heyeti, KOSGEB’i ziyaret ederek, iki ülke arasında potansiyel iş birliği alanlarını görüştü. KOSGEB Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi koordinesinde gerçekleşen görüşmelerde, KOSGEB – Kosova arasında KOBİ’ler alanında imzalanan Mutabakat Zaptı çerçevesinde teknik iş birliğine yönelik ana başlıklar değerlendirildi. Türkiye’deki KOBİ’ler ile Kosova’da faaliyet gösteren işletmeler arasında iş birliği imkanlarının ele alındığı toplantıda, Türkiye’den Girişimcilik eğitimleri, Kredi Faiz Desteği, B2B Destekleri verilmesi ile Serbest Ticaret Anlaşması imzalanması talep edildi. Özellikle kurumsal teknoloji, inovasyon, AR-GE konularında teknik kapasitelerinin artırılması için KOSGEB’den teknik eğitim talebinde bulunan heyete, KOSGEB Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Necmi Uzun her türlü desteğe hazır olduklarını söyledi. Necmi Uzun, iki tarafın ortak projeler üreterek başta TİKA olmak üzere, İslam Kalkınma Bankası gibi uluslararası örgütlerce sağlanan fonlardan istifade edilmesinin faydalı olabileceğini belirtti. Proje kültürünün henüz yerleşmediği Kosova’ya PCM (Project Cycle Management) ve proje fişi hazırlama eğitimlerinin Türkiye’nin vermesinin faydalı olacağını vurguladı. KOSGEB’in 2017 yılı içerisinde birçok ülkeden katılımcılarla KOBİ’ler alanında çalıştaylar, uzman-yönetici düzeyinde teknik eğitim ve bilgi paylaşımı programları planlandığını belirten Necmi Uzun, Kosova Heyetini etkinliklere davet etti.
(http://www.kosgeb.gov.tr/site/tr/genel/detay/6016/kosovaya-kosgebden-teknik-egitim-destegi )

Bulgaristan
Hükümeti, ülkedeki Afgan göçmenleri memleketine geri yollamaya başladı.İstifa
eden Başbakan Boyko Borisov’un himayesinde düzenlenen hükümet çalışma
oturumunda, kimliği araştırılan Afganistan, Irak ve Pakistan kökenli
göçmenlerin, kapalı kamplara yollanmalarına karar verildi. Ülkenin
güneydoğusundaki Harmanlı şehrindeki kapalı mülteci kamplarında geçen hafta
çıkan ve emniyet güçlerince bastırılan Afgan ayaklanmasından sonra yetkililer,
ilk aşamada 250 kişinin ülkelerine yollanmasına karar verdi. 50 Afgan'ın
vatanlarına gönüllü döneceği, 200'ünün transferi için girişimlerin başlatıldığı
bildirildi. Yetkililer, Afganistan, Irak ve Pakistan’dan gelip herhangi bir
gerekçesi olmaksızın ülkeye sığınanların, cezaevi tarzındaki kapalı kamplarda
alıkonulacağı duyurdu. Son
ayaklanmada toplumsal huzuru bozan 300’ü aşkın Afgan'ın, Türkiye sınırına yakın
kapalı tip kamplarında tutulmaları yönünde karar alındı. Devlet Mülteciler
Ajansı’nın (DAB) işlettiği, Harmanlı, Sofya ve Banya köyündeki açık tip
kamplarında sadece savaştan kaçtıkları için sığınmacı olma hakkı olan
Suriyeliler yerleştirilecek. Hasköy Bölge Valisi Stanislav Deçev, gazetecilere
yaptığı açıklamada, halkın tepkisi nedeniyle kentteki Afganların tahliye
edilmesinden dolayı memnuniyet duyduğunu belirtti. Ayaklanmaya katılan Afganlar
için Türkiye sınırına yakın Lyübimetz bölgesinde 50 konteynerden oluşan 400
kişilik yeni bir kapalı kamp kurulacak. Öte yandan Hükümet Basın Merkezi, sınır
dışı etmeye çalıştığı ilk 200 Afgan'ın ülkelerine yollanmasının hukuksal
engellerce zorlaştırıldığını belirti. Bulgaristan ile geri kabul protokol zaptı
imzalamayı reddeden Afganistan, ülkesine sadece pasaportu bulunan kişileri
kabul ediyor. Bulgar makamları, evrakları bulunmayan Afganların, gerçek isim ve
kökenlerini bildirmemeleri nedeniyle prosedürleri yavaşlatıyor.(HABERTÜRK)
Türk Hava Yolları (THY)’nın resmi internet
sitesinden yapılan duyuruya göre yolu Balkanlara düşecek olanlara bedava
denecek fiyatlara gidiş dönüş bileti imkanı sağlanıyor. Balkan ülkeleri
başkentlerine yapılacak destinasyonlara 99 dolardan seyahat imkanı sağlayan
kampanyadan yararlanmak isteyenlerin biletlerini 18 Aralık'a kadar satın
almaları gerekiyor. Belgrad, Kişinev,
Podgorica, Priştine, Saraybosna, Tiran ve Üsküp’e
vizesiz gidebilen Türk vatandaşları transfer merkezi Atatürk ve Sabiha Gökçen havalimanları
olmak kaydıyla Cluj (Romanya) kenti için 99 dolar, Bükreş
(Romanya), Köstence (Romanya), Ljubljana (Slovenya), Priştine
(Kosova), Saraybosna (Bosna-Hersek), Tiran
(Arnavutluk), Üsküp (Makedonya), Zagreb ve Dubrovnik
(Hırvatistan) için 109 dolar, Belgrad
(Sırbistan) ve Podgorica (Karadağ)
için 119 dolar, Sofya (Bulgaristan)
için 129 dolar, Varna (Bulgaristan) ve Kişinev
(Moldova) için de 139 dolar seyahat bedeli ödeyecek.
Türkiye,
Bulgaristan ve Yunanistan kaçakçılık ve terörle mücadelede daha hızlı hareket
edebilmek için Ortak Temas Merkezi kurdu
Türkiye, Bulgaristan ve Yunanistan arasında göçmen
kaçakçılığı, terör ve organize suçlarla mücadele için kurulan Ortak Temas
Merkezi'nin açılışı yapıldı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Eğer
Suriye'deki soruna kalıcı bir çözüm bulunamazsa hepimizi şiddetli bir şekilde
etkisi altına alacak kitlesel göç dalgalarına engel olmak maalesef mümkün
olmayacaktır" dedi. Türkiye, Bulgaristan ve Yunanistan arasında sınır aşan
suçlarda bilgi paylaşımı ve mücadelede daha hızlı hareket edilmesini sağlamak
için Bulgaristan Kapitan Andrevo Sınır Kapısı'nda kurulan Ortak Temas Merkezi,
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bulgaristan İçişleri Bakanı Rumiana Bachvarova
ve Yunanistan İçişleri Bakanı vekili Nikolaos Toskas tarafından açıldı. Açılışta
konuşan Bakan Soylu, hem ülkeler hem de küresel güvenlik için önemli bir
merkezin hayata geçirildiğini belirterek, "Bu merkezin çalışmaları
neticesinde, uyuşturucu ticareti, terör, yasa dışı göç, organize suç, diğer
suçlarla mücadele etkinliğinin artırılmasına olan inancım tamdır. Türkiye,
Yunanistan ve Bulgaristan'da ortak alanlarda çalışılması bu üç ülkenin de,
etrafımızdaki coğrafyanın da, dünyanın da menfaatinedir. 2. Dünya Savaşı'ndan
sonra en büyük insan hareketiyle karşı karşıyayız. Eğer Suriye'deki soruna
kalıcı bir çözüm bulunamazsa hepimizi şiddetli bir şekilde etkisi altına alacak
kitlesel göç dalgalarına da engel olmak maalesef mümkün olmayacaktır. Herkes
sorunun çözümü için elinden geleni yapmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti devleti
olarak hem Suriyeli göçmenlerin hayatlarını tehlikeye atmamaları, hem de göçmen
kaçakçılarına fırsat verilmemesi için tüm tedbirleri aldığımızı bilmenizi
istiyorum. Aldığımız tedbirler sonucu Ege'de 2015 Ekim ayında 7 bin civarında
seyreden bu rakamın altını çizmek istiyorum. Günlük ortalama geçişler hali
hazırda 70'in altına inmiştir. Bu karşılıklı iş birliği ve Türkiye'nin bu
konuda ortaya koyduğu ciddiyetin bir neticesidir. Türkiye, Avrupa Birliği ile
varılan mutabakatta üzerine düşeni fazlasıyla yerine getirdi. İdeolojik
yaklaşım ve felsefelerle Türkiye'yi bu coğrafyadan başka bir tarafa itmek ve
Türkiye'nin, tarihin, medeniyetin tersine akıtılabilmek mümkün değildir. Dönem
dönem bazı siyasi kararlar ve ideolojiler dünyaya meydan okurlar, bu meydan
okumaları tarihe, coğrafyaya, medeniyete de hiç bir şey kazandırmaz. Bizim
sadece siyasiler olarak, toplumlar olarak da birbirimize ihtiyacımız var bu
sorumlulukla hareket ediyoruz." (HABERTÜRK)

Bulgaristan
Ortodoks Kilisesi, ülkeye sığınmacı kabulünün sınırlandırılması çağrısında
bulundu. Bulgaristan Ortodoks Kilisesi, internet sitesinden yaptığı açıklamayla
sığınmacı akınına karşı duruşunu ortaya koydu. Açıklamada, “Bu sığınmacı
dalgası istila belirtileri taşıyor” ifadesi kullanılarak güvenlik riski
altındaki insanlarla olanaklar ölçüsünde dayanışma gösterilmesini
desteklemesine karşın, ülkeye daha fazla sığınmacının gelmesine izin
verilmemesi gerektiği belirtildi. Açıklamada "Gelenlere, sınırlı
olanaklarımız çerçevesinde yapabildiğimiz kadar yardım ederiz ancak fazlasını
hiçbir şekilde yapmayız. Sorunu yaratanlar çözümüne katlansın. Ortodoks Bulgar
halkı, bu durumda devletinin yok edilmesine kadar varabilecek ağır bir bedeli
ödeyemez” ifadesi yer aldı. Bulgaristan Ortodoks Kilisesi, toplumsal konularda
sınırlı düzeyde görüş belirtmekle tanınıyor. Sığınmacılarla ilgili yapılan
açıklamanın, ülkede sığınmacılara karşı milliyetçiliğin artmaya başladığı bir
dönemde gelmesi dikkati çekti. Harmanlı şehrinde geçen hafta bir sığınmacı
kampında çıkan ayaklanma sonucu 300’ü aşkın yabancı gözaltına alınmış, 24
güvenlik personeli yaralanmıştı. Ayaklanma ve çıkan olaylar sonrası aşırı sol
ve sağcı güçler protesto gösterileri düzenlemişti. Harmanlı’daki kampın
bulunduğu Yanbol bölgesinde tüm sığınmacı barındırma tesislerinin tamamen
kaldırılması talebiyle imza kampanyası da başlatılmıştı. Bulgaristan’da
sığınmacı sayısının 10 bin civarında olduğu tahmin ediliyor.(HABERTÜRK)

Kosova'da
tek başkonsolosluk olan ve Prizren'de hizmet veren Türkiye
Cumhuriyeti Prizren Başkonsolosluğu’na sabaha karşı kimliği belirsiz
kişi ya da kişiler tarafından saldırı düzenlendi. Maddi hasarın oluştuğu
saldırıda kimse yaralanmazken Türk bayrağı indirilerek yırtıldı. Prizren
Başsavcısı Syle Hoxha yaptığı açıklamada, saldırıyla ilgili beş şüphelinin
gözaltına alındığını belirterek saldırının en kısa zamanda aydınlatılacağını
söyledi. Saldırıda konsolosluğun bir camının kırıldığını, herhangi bir can
kaybının yaşanmadığını ifade eden Hoxha, konuyla ilgili Prizren Başkonsolosu
Selen Evcit'le de görüştüğünü dile getirdi. Saldırı sonrası kırılan camlar
değiştirilirken Kosova Cumhurbaşkanı Hashim Thaçi, olay hakkında yaptığı
açıklamada saldırıyı kınayarak, Kosova Polisinden acil müdahale edip
şüphelileri tutuklamasını istedi. Kosova Hükümeti de saldırıyı kınayarak bu
gibi hain saldırıların amacının Kosova Cumhuriyeti’nin imajına zarar vermek ve
iki ülke arasındaki dostluğu bozma amaçlı olduğunu belirtti. Kosova Dışişleri
Bakanlığı da olayı sert bir dille kınayarak, bunu Kosova gibi demokratik ve çok
etnikli bir devlete karşı sorumsuz kişiler tarafından gerçekleşen vandal bir
saldırı olarak nitelendirdi. Türkiye Cumhuriyeti Priştine Büyükelçisi Kıvılcım
Kılıç ile iletişime geçen Dışişleri Bakanı Enver Hoxhaj, “Kosova’nın
Türkiye ile ilişkileri mükemmeldir ve bu gibi saldırılardan hiçbir zaman
zedelenmeyecektir” dedi. Türkiye Cumhuriyeti Kosova Büyükelçisi Kıvılcım
Kılıç ise yaptığı açıklamada üzüntüsünü ifade ederek ‘’Dost kardeş ülke
dediğimiz Kosova'da yapılan bu saldırı bizleri üzdü, şok vaziyetteyiz’’
dedi. Kosova Demokratik Türk Partisi (KDTP) de saldırıyı sert bir dille kınarken,
sosyal medyada yapılan provokasyonlara uyulmaması istendi. Kosova Türk Adalet
Partisi (KTAP) tarafından yapılan açıklamada da molotoflu saldırı nefretle
kınanırken Kosova ve Türkiye’nin iki dost ve kardeş ülke olduğu vurgulandı.
Çipras hiçbir yabancı makamın Yunan
vatandaşları üzerinden oyun oynamasına müsaade etmeyeceklerini belirterek Türk
diplomatik misyonuna atıfta bulundu
Hafta
sonunda Batı Trakya’yı ziyaret eden Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras
bölgenin geri kalmışlığından ve fakirliğinden dem vurarak Türkiye’ye Şeyh
Bedreddin üzerinden uyarı mesajı verdi. Kozlukebir’e (Arriana) bağlı Sirkeli
(Fillira) köyünde vatandaşlara hitabeden Çipras hiçbir yabancı makamın Yunan
vatandaşları üzerinden oyun oynamasına müsaade etmeyeceklerini belirterek Türk
diplomatik misyonuna atıfta bulundu. Çipras bir çok kişinin farklılıktan
bahsettiği ve nefret sınırları içerisinde vaazlar vermekten mutlu olduğunu
vurguladığı konuşmasında “Yunan
vatandaşlarını birleştirmek yerine azınlık ve çoğunluk şeklindeki ifadelerle ve
hangi tanrıya inandığımıza göre ayrıştırmaya çalışılıyoruz. Ayrıştırıcı
mantıklara izin vermemek için mücadele edeceğiz. Hepimiz yasalar karşısında
eşit olan Yunan vatandaşlarıyız. Sizi temin ederim ki ben ve hükümetin bölünme
mantığına izin vermeyeceğim’’ dedi. Başbakan Çipras Avrupa’nın en fakir bölgesi
olarak nitelediği bölge için gençlerin okulları terk etmelerinin önüne geçecek
yatırımlar yapma sözü vererek ‘’Memleketinizin Atina ile arasındaki mesafeyi
kısaltmak için mücadele edeceğim’’ dedi. Başbakan Aleksis Çipras’ın anne annesinin Doğu Trakya kökenli olduğunu vurguladığı
konuşmasında Türkiye dışında atıfta
bulunduğu isimlerden biri de Şeyh Bedreddin’di. Yunanistan Başbakanı bölge
halkına Şeyh Bedreddin üzerinden verdiği mesajda “Bu topraklar bir önemli
insanın memleketi. Hayatını haksızlığa karşı mücadeleye adayan Şeyh Bedreddin
buralardan. Bu insan hepimize örnek olmalı. Buraya bir sonraki ziyaretimde,
köyünüzle Başbakanlık Konutu arasındaki mesafenin daha küçük olmasını başarmış olarak
gelmeyi umut ediyorum’’ dedi.
ŞEYH BEDREDDİN SEREZ’DE TOPRAĞA
VERİLMİŞTİ
Şeyh
Bedreddin Mahmud veya Simavnalı Bedreddin (1359-1420) olarak da
bilinir. Dimetoka (Didimotiho) yakınlarında Türk kadı babadan ve sonradan
Müslüman olan bir Yunanlı anneden dünyaya gelmiştir. Tüm Anadolu’yu ve Trakya’yı
etkisi altına alan İslâm tasavvufunun Vahdet-i
Vücud okuluna mensup Osmanlı mutasavvıfı, filozofu ve kazaskeridir. Şeyh
Bedreddin İsyanı diye bilinen dini ve siyasi ayaklanmanın lideridir. Özellikle
15. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu Fetret Devri sırasında
desteklediği Musa Çelebi'ye verdiği destek ve çağdaş sosyalizm uygulamalarını
çağrıştıran yönetim yöntemleriyle bilinmektedir. Şeyh Bedreddin
15’inci yüzyılda yaşamış, büyük bir soysopolitik hareketin başını çekmiş ve
idam edildiği Batı Trakya’nın Serez kentinde toprağa verilmişti.