17 Mart 2024 Pazar

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'dan Kırcaali, Deliorman, Rodoplar, Dobruca, Batı Trakya, Sancak, Kalkandelen, Mamuşa ve İşkodra başta olmak üzere tüm Balkanlar'a selam var



Dışişleri Bakanı Hakan Fidan katıldığı Rumeli Balkan buluşmaları iftar programında Balkan Rumeli camiasını temsil eden sivil toplum kuruluşlarının başkan ve yöneticileri ile bir araya geldi. Bakan Fidan Türkiye'nin dış politikasının ana hatlarından mesajlar verdiği konuşmasında Bursa'nın Anadolu'nun, Rumeli'nin ve Türk İslam medeniyetinin merkezi olduğunu söyledi.
Balkanların bütün renklerinin, bütün şehirlerinin, bütün güzel insanlarının ancak Bursa gibi bir medeniyet başkentinde bir arada olabileceğini belirten Bakan Fidan yaptığı konuşmada "Geniş bir coğrafyanın kimliği ve tarihi birikimi adeta tek bir şehrin bünyesinde bir araya gelmiş" dedi. Bunun bir tesadüf olmadığını vurgulayan Bakan Hakan Fidan bu birliktelik ve zenginliğin bize şanlı tarihimizin bir mirası olduğunu söyledi.
Bakan Fidan Bursa'nın Osmangazi'nin rüyasında görüp Şeyh Edebali'ye yorumlattırdığı koca çınarın bir cihan devletine dönüştüğü kent olduğunu da vurgulayarak " Bursa işte bu koca devletin kök saldığı topraklardır. Bu gün bile Balkanların her köşesinde Bursa'dan, bu büyük başkentten izler görüyoruz. Bizler bunun canlı şahitleriyiz. 1.5 ay kadar önce Bulgaristan'da bir resmi ziyaretteydim. Resmi temaslarımızın ardından Sofya'da bulunan Kadı Seyfullah Camii'ne gittim. Diğer ismi ile Banya Başı Camii. Sofya'nın göbeğinde ecdat yadigarı 450 yıllık bir kutsal mabetten söz ediyorum. Türkiye'nin restore ettirdiği bu cami hakkında bilgi alırken başkent Türkleri'nden bir kardeşimiz şunları söyledi. "Hamdolsun camimiz Balkan Türklüğü, Balkan müslümanlığı gibi dimdik ayakta."Türkiye var oldukça, sizler var oldukça, Balkanların, Rumeli'nin dört bir yanındaki kardeşlerimiz var oldukça hep birlikte dimdik ayakta kalacağız. Medeniyetimiz de, memleketimiz de dimdik ayakta kalacak" dedi. 


"BALKAN TÜRKLERİ'NE HİZMET ETMENİN MUTLULUĞUNU YAŞIYORUM"
 
Kendilerinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde yola çıkarken sınırlarımız dışında kalan soydaşlara ve din kardeşlerimize destek olmayı temel öncelik olarak belirlediklerini de söyleyen Dışişleri Bakanı Hakan Fidan bu doğrultuda son 21 yılda Türkiye'nin yardım ve destek kapasitesinin her anlamda güçlendirildiğini, yaygınlaştırıldığını ve kurumsallaştırıldığını belirtti. 
Hakan Fidan bu gün itibari ile devletimizin gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimizin neye ihtiyaç duyarlarsa yapabilecek kapasiteye geldiğimizi belirttiği konuşmasında TİKA başkanlığından beri 21 yıldır tüm görevlerinde bu sürece katkı sunmaktan büyük bir onur duyduğunu vurguladı.
Bu gün itibari ile salonda bulunan bir çok arkadaşı ile birlikte bu uzun yolculukta Balkan Türkleri'ne hizmet etmenin derin mutluluğunu yaşadıklarını ifade eden Bakan Fidan, "Bizler hepimiz bu davanın daimi neferleriyiz. Şimdi ise bu misyona katkıyı dışişleri bakanı olarak sürdürmekteyim" dedi. 
Balkanların her daim öncelikleri olacağını, hiç kimsenin endişe etmemesini isteyen Bakan Fidan devlet olarak bölgeye dair çalışmaları yürütürken sivil toplum kuruluşları ile el ele olacaklarının altını çizerek "Biz hayırda bulunmayı seven ancak bundan bahsetmekten çok hoşlanmayan bir milletiz. Bursa, valiliği, belediyesi, Bal - Göç başta olmak üzere, sivil toplum örgütleri ve dernekleri ile, iş insanları ile, gönüllüleri ile, örgütleri ve dernekleri ile Balkanlar'da büyük ve hayırlı işlere imza atıyor. Tarihi eserlerimizin restorasyonundan yeni cami ve mescit inşasına , zor durumdaki kardeşlerimize el uzatmaktan toplu iftarlara kadar çok şükür Bursalı kardeşlerimizin ön safta olduğunu görüyoruz" dedi.


TÜRKİYE GÜVENİLİR ÜLKE 

Soydaşlarımıza, din kardeşlerimize omuz veren, destek olan, taş üstüne taş koyan herkese de teşekkür eden Dışişleri Bakanı Hakan Fidan tüm dünyanın zorlu bir dönemden geçtiğine dikkat çekti. Bu anlamda içinde bulunduğumuz bölgenin nereye gittiğinin iyi analiz edilmesi gerektiğini ifade eden Bakan Fidan milli menfaatlerimizi korumanın yolunun bu gelişmeleri doğru okumaktan geçtiğini de vurguladı. Fidan, dünyanın dört bir yanındaki soydaşlarımıza, gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimize gerçek manada sahip çıkmanın yolunun da buradan geçtiğini ifade ettiği konuşmasında dünyada jeopolitik rekabetin yanı sıra krizlerin ve çatışmaların arttığının da görüldüğünü belirtti. 
Bu anlamda Türkiye'nin kuzeyinde ve güneyinde yaşanan savaşlara dikkat çeken Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Ukrayna ve Gazze'de yaşanan mezalimleri de hatırlatarak İsrail'in sadece uluslararası hukuku değil tüm insani değerleri ayaklar altına aldığını, bu durumun sadece Gazze'de yaşanmadığını Batı Şeria'nın da aynı durumda olduğunu söyledi. 
Türkiye'nin bu mezalimin son bulması için tüm gücüyle çalışmaya devam ettiğini belirten Fidan, Filistinli kardeşlerimizi asla ve asla yalnız bırakmayacağız"dedi. 
Uluslararası bu gelişmelerin Balkanların sinir uçlarına dokunduğuna da işaret eden Dışişleri Bakanı Hakan Fidan Bosna Hersek'teki ayrılkçı söylemler ile Kosova Sırbistan gerginliğine dikkat çekti. Yaşanan bu durumların bölge açısından endişe verici olduğunu söyleyen Fidan bu dönemde Türkiye'nin ayrım gözetmeden aktif bir politika izleğini, bu anlamda da bütün kesimleri kucakladıklarını söyledi. 
Balkanlar'da her ülke ile kurulan diyaloğ kanallarından, her düzeydeki yoğun temas trafiğinden Türkiye'nin güvenilir ülke olduğunu gördüklerini de ifade eden Bakan Fidan istikrar, barış ve refah yolunda her ülke ile ilişkilerimizi güven temelinde sürdürdüğümüzü, bu durumu da en üst seviyeye çıkarmak için durmaksızın çaba hardıklarını aktardı. 




BALKANLARDAKİ ORTAK ÇIKARLARIMIZ TEMEL ÖNCELİĞİMİZ 

Bu gün bölge ülkelerinin bir çoğu ile stratejik ortaklığın tescil edildiğini, çok taraflı platform ve içerik çalışmaları ile de sürece öncülük edildiğini belirten bakan Bakan Fidan Güneydoğu Avrupa ve Karadeniz Ekonomik İşbirliği Teşkilatı'nın çalışmalarında sağlanan işbirliğinin bu vizyonun bir sonucu olduğunu belirtti. 
Bu çok taraflı girişimlerin çok kıymetli katkılar sağladığını bunun da bölgesel sahiplenme kültürünün gelişmesi olduğunu ifade eden Hakan Fidan, "Türkiye'nin yaklaşımının diğer aktörlerden farkı tam da buradadır. Biz Balkanların, Rumeli'nin bölge halklarının ortak çıkarlarını temel öncelik olarak kabul ediyoruz. Bölgemizde gerginlik istemiyoruz. Sorun gördüğümüzde hemen devreye girerek arabuluculuk yapıyoruz. Balkanların kalbinde yer alan Bosna Hersek bu bakımdan çok iyi bir örnektir. Bu ülkede istikrar, barış ve huzur tüm Balkanlar, tüm Avrupa için stratejik öneme sahiptir. Bu nedenle gerek ülke içindeki, gerekse de ülke dışındaki tüm kesimlere Bosna Hersek'in toprak bütünlüğünü hedef alan tek taraflı eylem ve söylemlerden kaçınma çağrısı yapıyoruz. Sadece çağrı yapmakla kalmıyor destekliyoruz da. Kosova Sırbistan gerginliğini yine büyük bir dikkatle takip ediyoruz. Her iki ülkenin de güvendiği bir devlet olarak Belgrad Priştine sürecine tam destek vermekteyiz. Büyük bir mutlulukla söylemek isterim ki Ekim ayından beri üstlendiğimiz NATO Kosova Barış gücü komutanlığımız sahada hemen çok büyük bir fark yarattı. Komutanımızın gerek Kosova gerek Sırbistan makamları ile tesis ettiği güven ilişkisi sayesinde huzur ve güvenlik çok şükür tesis edildi. Bu koşulların sürmesini ümit ediyoruz. Bi üzerimize düşen her katkıyı vermeye devam edeceğiz. Esasen Balkan devletleri olarak böyle davranmalıyız. Çünkü barış ve güvenlik olmayınca ne büyük acılar yaşadığımızı en iyi bizler biliyoruz. Bunun için kendi söküğümüzü yine kendimiz dikiyoruz. Dışarıdan dikte edilen. Bu bölgenin gerçeklerine uygun olmayan politikaların sonuçları ortada. Bu politikalar sadece ve sadece çatışmalar ve krizler yaratır. Sanki daha dün tarifsiz acılar katliamlar yaşanmamış gibi bu gün hala o sorumsuz politikalarda diretenler var. Biz her kesimin güvenine sahip bir bölge ülkesi olarak bu yanlışları dile getirdik, getirmeye de devam ediyoruz. Biz doğruları söyledikçe, doğru politikaları uyguladıkça bu defa Türkiye'yi rakip, hatta hasım gibi görenler ortaya çıkıyor. 

Batı Balkanlar gibi tarihten kopuk, farazi kategoriler bu yüzden icad ediliyor. Böyle yöntemler ile Türkiye'yi Balkanlardan koparabileceğini düşünenlere açık ve net bir mesajımız var. Bu gün Balkanlar'da 30 yıl önceki gibi acılar yaşanmıyorsa bu Türkiye sayesindedir. Türkiye'yi hasım gibi görenlere şunu çok açık bir şekilde söylüyoruz. Sizin stratejik vizyonsuzluğunuzun vebalini bölge ülkeleri olarak artık biz çekmeyeceğiz. Türkiye olarak dostlarımızla işbirliği içerisinde bir birimizle yol yürümeye devam edeceğiz. İçiniz rahat olsun. Biz devlet olarak bütün önlemlerimizi alıp stratejimiz ile vizyon oluşturuyoruz . Değerli kardeşlerim bu yolda sizlere de büyük sorumluluklar düşüyor. Sizler Balkanlardan kopmadığınız sürece, Rumeli'den kopmadığınız sürece Türkiye'yi hiç bir güç evlad-ı fatihandan, bölgedeki kardeşlerimizden asla kopartamayacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle Kırcaaliye, Deliorman'a, Rodoplar'a, Dobruca'ya, Batı Trakya' ya, Sancağa, Kalkandelen 'e, Mamuşa'ya, İşkodra'ya, tüm Balkanlar'a Bursa'dan selamlarımızı gönderiyorum"dedi. 

16 Mart 2024 Cumartesi

Bu ay sonunda Schengen Bölgesi’ne dahil olmaya hazırlanan Bulgaristan Türk iş dünyasını yatırıma davet etti


Bulgar-Türk Ticaret ve Sanayi Odası (BULTİŞAD) ile Bulgaristan KOBİ Ajansı’nın işbirliğinde her yıl düzenlenen Bulgar-Türk Ticaret Forumu'nun üçüncüsü bu yıl Burgaz kentinde yapıldı. Foruma başta iş kadınları olmak üzere Türk ve Bulgar iş dünyasından yaklaşık 300 iş insanı katıldı.
Etkinlik kapsamında üç panel düzenlendi ve Bulgaristan’daki iş fırsatları ile iki ülke arasında ticaretin nasıl geliştirilebileceği konuları masaya yatırıldı. Forum’un açış konuşmalarını BULTİŞAD Onursal Başkanı Fikret İnce, DEİK Bulgaristan İş Konseyi Başkanı Zeki Saribekir, Türkiye Burgaz Başkonsolosu Tolga Orkun, Burgaz Belediye Başkanı Dimitar Nikolov, Bulgaristan İnovasyon ve Büyüme Bakanlığı adına Bulgaristan Avrupa Rekabet Edebilirlik Fonları Genel Müdürü Radoslav Rizov yaptı.
Etkinlikte Bulgaristan’ın Mart ayı sonu itibariyle Schengen Bölgesi’ne dahil olacağına dikkat çekildi. Bulgar-Türk Ticaret Forumu’nda, Bulgaristan İnovasyon ve Büyüme Bakanlığı yetkilileri iki ülke arasındaki potansiyele dikkat çekerek Türk iş dünyasını, artık vize yönünden de tam anlamıyla Avrupa’nın bir parçası olan Bulgaristan’a yatırım yapmaya davet ettiler.

İNCE "REKABET AVANTAJI VAR"

Burgaz Uluslararası Kongre Merkezi’nde düzenlenen Forum’un açış konuşmacılarından biri olan BULTİŞAD Onursal Başkanı Fikret İnce, Bulgaristan’ın, Türkiye’nin ihracatının yaklaşık yarısının yapıldığı Avrupa’ya açılan kapı olduğunu vurguladı. Aynı zamanda Bulgaristan’daki en büyük Türk yatırımlarından biri olan Alcomet firmasının Yönetim Kurulu Başkanı da olan İnce, “Türkiye’nin Avrupa’ya giden yolu Bulgaristan’dan geçiyor. Bu yolun ilk durağı Burgaz. Önemli, stratejik bir yer. Havaalanı, limanları var. Bizi her konuda destekleyen bir belediye başkanı var. Buradaki yatırımlarımızı geliştirmeliyiz. Burgaz, Türkiye’nin Avrupa’ya açılan önemli bir kapısı. İstanbul da Bulgaristan’ın Asya ve Orta Doğu’ya açılan kapısı. 30 yıldır Bulgaristan’da iş geliştiriyorum ve şunu söylemek istiyorum; bu ülke bizi kardeş olarak kabul ediyor ve bunun için minnettarız. Ülkenin en önemli avantajlarından biri makroekonomik istikrara sahip olmasıdır. Para birimi istikrarlı ve enflasyon kabul edilebilir sınırlar içinde. Bulgaristan’da bir işletme için konumun yanı sıra çok önemli olan öngörülebilirlik de var. Burada özellikle teknoloji sektöründe yetkin bir iş gücü de var. İşletmeler için maliyetler düşük ve bankacılık sistemi çok iyi, yatırım kredileri Euro ve BGN cinsinden çok iyi faiz oranlarıyla sunuluyor” dedi.
BULTİŞAD’ın da iki ülke ticaret ve yatırım ilişkilerini geliştirmek üzere 10 yıldır faaliyet gösterdiğini belirten İnce, düzenlenen bu forumun da o faaliyetlerden biri olduğuna dikkat çekti. İnce, Türk iş dünyasını Bulgaristan’a yatırım yapmaya davet ederken, Bulgar iş insanlarını da Türkiye’ye yatırım yapmaya beklediklerini vurguladı.


ORKUN "GÜÇLÜ EKONOMİK BAĞLAR VAR"

Türkiye’nin Burgaz Başkonsolosu Tolga Orkun da, “Bulgaristan bizim için çok önemli bir ülke çünkü burada 150’nin üzerinde Türk şirketi faaliyet gösteriyor. Türkiye’nin Bulgaristan’da yaptığı yatırımların tutarı 2.5 milyar avronun üzerinde. Her yıl 1,5 milyondan fazla kamyon Bulgaristan-Türkiye sınırını geçiyor ve toplam araç sayısı 3 milyonu aşıyor. Bu da Bulgaristan ile Türkiye arasındaki ekonomik bağların ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor. Amacımız bu bağlantıları daha da başarılı hale getirmek. Ortak hedefimiz iki ülke arasındaki ticaret ve yatırımı artırarak istihdamı yükseltmek. Halihazırda son derece başarılı olduğunu düşündüğümüz çok sayıda ikili görüşme gerçekleştirdik. Türkiye ile diğer Balkan ülkeleri arasında yeni bir işbirliği platformu da oluşturuldu. Bu sayede Balkanlar’da ekonomik işbirliği alanında ikili ve çok taraflı faaliyetler desteklenecek” dedi.

NİKOLOV "BURGAZ TÜRK İŞ DÜNYASI İÇİN SEFERBER"

Burgaz Belediye Başkanı Dimitar Nikolov da forumun mekanı olarak Burgaz şehrinin seçilmesinden dolayı minnettar olduğunu kaydetti. Burgaz’daki tüm olanakları Türk iş dünyasının hizmetine sunmaya hazır olduklarını dile getiren Nikolov, Türk şirketlerinin yerel sanayi bölgelerindeki yatırımları da dahil olmak üzere olumlu sonuçların altını çizdi ve Burgaz'ın önemli bir iş destinasyonu olarak cazibesini anlattı. Nikolov, geçen yılki forumdan sonra iki Türk firmasının Burgaz’a yatırım yaptığına da dikkat çekti.
Burgaz Belediye Başkanı Dimitar Nikolov, araştırmaların, Burgaz'ın Bulgaristan'da yaşanacak en iyi şehir olduğunu ortaya koyduğunu da aktararak, buradaki Türk yatırımların gittikçe arttığını söyledi.
Lojistik ve sanayi merkezi olarak Burgaz'ın yatırımcıların dikkatini çektiğine işaret eden Nikolov, "Biz Türk halkının çalışkanlığını, çalışma azmini ve özverisini çok iyi biliriz. Türkiye Cumhuriyeti'nin sahip olduğu devasa ekonomik güç, Bulgar-Türk iş ortaklıkları üzerinden Bulgaristan'da da kendini gösteriyor." dedi.
Forum’da iki ülkenin de jeopolitik konumu ile öne çıktığına dikkat çekilirken, her iki ülkenin de birbirine “komşu” diye hitap etmesinin çok önemli olduğun kaydeden DEİK Bulgaristan İş Konseyi Başkanı Zeki Sarıbekir de iki ülke arasındaki ticaretin çok büyük potansiyel barındırdığına vurgu yaptı. Bulgaristan Avrupa Rekabet Edebilirlik Fonları Genel Müdürü Radoslav Rizov da sürdürülebilir ekonomik kalkınmayı teşvik etmede yüksek teknolojilerin ve yeşil girişimciliğin önemli rolünü vurguladı.


KADIN İŞ İSANLARINDAN İŞBİRLİĞİ ÇAĞRISI

Etkinlikte Dünya Kadınlar Günü nedeniyle, Türkiye ve Bulgaristan’da kadın girişimciliğine odaklanan özel bir bölüm yer aldı. Creative Mornings kurucusu Blagovesta Pugova, DEİK Yurtdışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Kübra Orakçıoğlu Kazan, TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Sabriye Şen gibi isimlerin yer aldığı panelde iki ülkede kadınların liderliğindeki işletmelerin ortaklaşa daha iyi bir geleceği nasıl şekillendirebileceği tartışıldı.
Panele Türkiye'yi temsilen katılan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Yurt Dışı Yatırımlar İş Konseyi Başkanı Kübra Orakçıoğlu, kadınların iş gücüyle ilgili değerlendirmelerinde bulunarak şunları ifade etti:
"Bulgaristan'daki ve Türkiye'deki çalışan kadınlara baktığımızda, Bulgaristan oranları çok daha yüksek. Buna şaşırmıştım ama bir anlamda da mutlu etti. Çünkü Türkiye ile beraber entegre çalışırsak, Türkiye'deki kadınların çalışma oranları bir nevi yükselecek. Bu gibi forumlara da baktığımızda, bugünkü forumumuz hem çok canlı, çok enerjik, çok güzel. Bunlar bize, her iki ülkeye de katma değer sağlıyor. Onun dışında sadece Bulgaristan ve Türkiye'yi düşünmemek gerekiyor. Bütün dünyadaki kadınların çalışma oranları önemli bizim için. Burada da bizlerin rol model oluşturup,
 onlara liderlik etmemiz."



14 Mart 2024 Perşembe

İtalyanlar Türkiye'nin mobilya bağlantı elemanları sektörünün lider firması Güven Cıvata'ya hayran kaldı


İtalya ile Türkiye arasındaki ticari ilişkiler her geçen gün artarken bu sürece bir destek de İtalya'nın Bulgaristan Fahri Başkonsolosu Antonio Cascianelli'den geldi. Beraberinde İtalyan iş insanı Stefano  Marianeschi, Edirne Balkan Türkleri Federasyonu Başkanı Erhan Pekkan ve Balkan Türkleri Göçmen ve Mülteci Dernekleri Federasyonu (BGF) Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Korkmaz ile birlikte İstanbul Beylikdüzü Organize Sanayi Bölgesi'nde üretim yapan Güven Cıvata'da (GVN) incelemeler yaptı. 

Türkiye'nin mobilya bağlantı elemanları sektöründe lider konumda olan, geniş ürün yelpazesi, yıllık 10 bin ton üretim kapasitesi̇ ve 17 bin çeşit stok kartına sahip işletmenin teknolojisine ve üretim gücüne hayran kalan ekibi işletme hakkında Genel Müdür Sercan Barış Şengül ve Dış Ticaret Müdürü Ertan Çetin bilgilendirdi. 

İtalya ile yoğun ticari ilişkilere sahip işletmenin sektördeki farkındalığı ve gücünün Avrupa pazarında dikkat çektiğini ifade eden konsolos Antonio Cascianelli Türk sanayicisinin azim ve kararlılığı ile imkansızı başardığını belirterek "Türkiye'nin temelini GVN gibi KOBİ'ler oluşturuyor. Kalite ve teknoloji odaklı üretiminiz başta Avrupa olmak üzere Dünya pazarlarında size büyük bir avantaj ve güç sağlıyor. Sizi İtalya ile yürüttügünüz ticarette daha iyi yerlerde görmek istiyoruz" dedi.




GÜVEN CIVATA

Beylikdüzü Organize Sanayi Bölgesi Mermerciler Sanayi Sitesi 2. Cadde üzerinde üretim yapan Güven Cıvata'nın sanayicilik deneyimi ve geçmişi kurucu lider Selman Şengül'ün 1940'lı yıllarda Makedonya Üsküp'te meslek olarak tornacılığı seçmesi ile başlıyor. 
Daha sonra 1950'li yıllarda anayurda gelip İstanbul'a yerleşen ve faaliyetine Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi olarak kardeşleri Mustafa Şengül ve Zeki Şengül ile devam eden Selman Şengül GVN'nin kariyerini 1962 yılında İstanbul'da soğuk şekillendirme yaparak başlatır.
1968 yılında kurumsal bir yapıya dönüşen şirket 1975 yılında ikinci kuşaktan Erol Şengül’ün de ekibe katılması ile daha da güçlenmiş ve markalaşma noktasında ilk adımlarını atmıştır.
1992 yılında İstanbul Bayrampaşa’da yeni üretim hattının açılışını yaparak faaliyetlerine devam eden şirket Erol Şengül yaptığı yeni yatırımlarla üretim kapasitesini arttırmış, 2006 yılında da organizasyona üçüncü neslin katılmasıyla gücüne güç katmıştır.
Öncelikli üretim hedefi mobilya yan sanayi olmakla birlikte kendini sürekli geliştiren bir firma halini alan ve markalaşan GVN günümüzde mobilya bağlantı elemanları sektöründe lider kurum haline gelmiştir. 
Yıllık 10.000 ton üretim kapasitesi̇ ve 17.000 çeşit stok kartına sahip olarak mobilya bağlantı elemanları sektöründe en geniş ürün yelpazesine sahip olarak hizmet vermeye devam eden şirket yurt içi ve yurt dışında firmaların standart ve özel cıvata, somun, saplama, perçin vb. gibi her çeşit ve kalitedeki ihtiyaçlarını karşılamakta, maksimum müşteriye uygun fiyat ve kalitede, en hızlı hizmeti sunmaktır.
Kurulduğu günden bu yana mobilya, inşaat, otomotiv, savunma sanayi gibi bir çok farklı sektöre imalat yapan Güven Cıvata her geçen gün değişen ve gelişen çalışma sistemiyle dünyadaki bütün sektörlere alanındaki en iyi olarak sanayi tarihine adını yazdırmayı hedeflerken teknolojik altyapısını da güçlendirerek 2023 yılında üretim hattına kattığı yeni nesil siensi (CNC) tezgahlar ile tarihinde ilk defa çoklu kalıp ile cıvata ve ekipman üretimine geçmiştir.

13 Mart 2024 Çarşamba

Üsküp'te nöbet değişimi, Hasan Mehmet Sekizkök'ün yerine Fatih Ulusoy görevlendirildi

Türkiye'nin dış temsilciliklerine yeni büyükelçi atamaları gerçekleştirildi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 9 farklı başkente yeni büyükelçi atadı. Bakan Fidan, büyükelçilere yeni görevlerini telefonla haber verdi. Türkiye'nin yeni Üsküp Büyükelçisi ise Fatih Ulusoy oldu.
Diğer görevlendirmeler ise şu şekilde;
- Erkan Özoral Bratislava Büyükelçiliği; 
- Burhan Köroğlu Nuakşot Büyükelçiliği; 
- Ahmet Demirok Aşkabat Büyükelçiliği; 
- Cem Işık Minsk Büyükelçiliği; 
- Emrullah İşler Riyad Büyükelçiliği; 
- Can İncesu, Librevil Büyükelçiliği; 
- Tunca Özçuhadar Montevideo Büyükelçiliği;
- Mehmet Küçüksakallı Asmara Büyükelçiliği

FATİH ULUSOY KİMDİR

Ürgüp doğumlu olan Fatih Ulusoy 1996 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nden mezun olmuştur. Aynı yıl Dışişleri Bakanlığına girmiş, çeşitli görevlerde bulunmuştur. 
- Kasım 2005-Ağustos 2006 tarihlerinde Afganistan'daki NATO Kıdemli Sivil Temsilciliği'nde Siyasi Danışman olarak görev yürütmüş, 
- Eylül 2006-Eylül 2010 tarihlerinde Birleşmiş Milletler Cenevre Ofisi nezdinde Türkiye Daimi Temsilciliğinde Başkatip ve Müsteşar olmuş,
- Eylül 2010-Eylül 2012 tarihleri arasında Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Özel Müşavir Yardımcısı, (Daire Başkanı sıfatı ile) 
- Eylül 2012-Kasım 2015 Londra Büyükelçiliği'nde Elçi-Müsteşar, Misyon Şefi Yardımcısı olarak görev yapmıştır. 
- 1 Aralık 2015 - 10 Ocak 2019 tarihleri arasında Addis Ababa Büyükelçisi olmuştur. 
- Ayrıca aynı tarihten itibaren Afrika Birliği nezdinde Türkiye Daimi Temsilcisi olarak görev yapmıştır. 
- 10 Ocak 2019 - 1 Ağustos 2021 tarihlerinde Güney Filipinler Barış Süreci- Bağımsız Silahsızlanma Komisyonu (IDB) Başkanı olmuştur. 

9 Mart 2024 Cumartesi

Balkan Rumeli Türkleri'nin siyasetteki yeni kuşak temsilcilerinden Mert Tiryaki çıtayı yükseltti



Balkan Rumeli Türkleri'nin genç kuşak temsilcilerinden Bal Göç Genel Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Mert Tiryaki aday olduğu Adalet ve Kalkınma Partisi'nden Yıldırım Belediye Meclis Üyeliği için tempoyu yükseltti. 
Bir süredir ilçeyi sokak sokak gezen esnaf ziyaretleri yapan, vatandaşlar ile hemhal olan Tiryaki dün akşam da Kazım Karabekir Mahallesi Yaylalı Sokak Albena Sitesi'nde seçim ofisini açtı.

Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz ile Ak Parti Yıldırım İlçe Teşkilatı'nın da destek verdiği açılışa Balkan Rumeli Türkleri camiasının temsilcileri ile sivil toplum kuruluşları başkanları ve kalabalık bir vatandaş kitlesi katıldı.
Siyasette Rumeli Balkan Türkleri'nin sesi olacağını ifade eden Mert Tiryaki açılışta yaptığı konuşmada "Allah birliğimizi ve dirliğimizi daim etsin diyerek" 31 Mart Pazar günü yapılacak yerel seçimde Yıldırımlılar'dan partisine ve başkan Oktay Yılmaz'a destek istedi.  



Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz da yaptığı konuşmada kendisine ve partisine güç katan Mert Tiryaki ile yol yürümekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek Yıldırım için hep birlikte her şeyin en iyisini ve güzelini yapacaklarını ifade etti. Yılmaz konuşmasında ilçede başlattıkları kentsel dönüşümü gelecek dönemde de bütün hızı ile sürdüreceklerinin sözünü vererek "Yıldırımı modern bir kent, yaşanabilir bir belde olarak yeşil alanları ve sosyal donatı projeleri ile taçlandıracagız " dedi.

8 Mart 2024 Cuma

Almanya vizelerinde yeni dönem

Türkiye’den Almanya’ya yapılan Schengen vizesi başvuruları için randevu sisteminde yapılması planlanan değişiklik resmi olarak onaylandı. 
Türk vatandaşlarının yaşadığı Schengen vize krizi sıkça gündem olurken, Almanya Büyükelçiliği yetkilileri yeni sistem açıklayacaklarını belirtmişti.
Almanya, resmi bir açıklama ile iki aşamalı yeni randevu sistemine geçtiğini duyurdu. Yeni sistem randevu almayı kolaylaştıracak.

BÜYÜKELÇİLİK AÇIKLAMA YAPTI

Almanya’nın Türkiye Büyükelçiliğinden yapılan açıklamada “Almanya’nın Türkiye’deki dış temsilcilikleri 5 Mart itibariyle vize için randevu alma sistemini değiştirerek başvuru randevuları için bekleme listesi uygulamaya koymaktadır. Kayıt oluşturulduktan sonra kronolojik sırayla randevu verilecektir.” ifadelerine yer verildi:
Karara göre artık Almanya'dan Schengen başvurusunda bulunacak Türk vatandaşları iki aşamalı başvuru yapacak. Vize başvurusu yapmak isteyen kişi önce Türkiye'deki yurt dışı temsilciliklerinin internet sitelerinde kayıt oluşturacak. Kayıt oluşturulduktan sonra başvuru tarihlerine göre sırayla randevu verilecek.
Randevu alındıktan sonraki süreç ise aynı kalacak. Başvurular Almanya'nın hizmet sağlayıcısı iDATA aracılığıyla eskisi gibi devam edecek. Randevu bekleme listesine ise ücretsiz olarak kayıt olunabilecek.
iDATA'nın gönderdiği e-postadaki randevu tarihi onaylandığında ise 48 saat içinde hizmet ücreti ödemesi alınacak.

iDATA YENİ SİSTEMİ UYGULAMAYA KOYDU

iDATA'nın internet sitesinde de Schengen başvurularında yeni sisteme geçildiği belirtildi.
Açıklamada, 18 Mart 2024 itibariyle randevuların yalnızca Almanya'nın Türkiye'deki yurtdışı temsilciliklerinin internet sitesinde yer alan kayıt sistemi üzerinden gerçekleştirileceği bildirildi.
Vize başvurusunda bulunacaklar bugünden itibaren Türkiye'deki Alman Dış Temsilciliğinin randevu bekleme listesine kaydolacak ve e-posta onayı bekleyecek.