24 Ekim 2015 Cumartesi

Bulgaristan’da yerel seçimler siyasi dengeleri değiştirebilir


Bulgaristan 6 milyon 363 bin 761 kayıtlı seçmen ile 28'i il olmak üzere toplamda 264 belediye başkanını seçmek için sandık başına gidiyor.  Komşudaki yerel seçimlerde gözler her zaman olduğu gibi Türk asıllı seçmenlerin yoğun olarak yaşadığı başta Kırcaali olmak üzere Smolyan, Tırgovişte (Eskicuma), Şumen (Şumnu), Razgrad ve Ruse (Rusçuk) kentlerinin bulunduğu bölgelerde. Partiler ve adaylar Türklerin yoğun olarak yaşadığı bu yerlerde belediye başkanlıklarını Türk asıllı seçmenin destek verdiği Hak ve Özgürlükler Partisi (DPS)’nin elinden almak için yoğun bir kampanya yürüttü. İktidardaki GERP Partisi başta olmak üzere Sosyalist Parti de Türk asıllı seçmenleri etkileyebilmek için çekişmeli bir süreç ortaya koydu. Seçimlerde 78 parti ve 3 koalisyon yarışacak. 2011’de yapılan seçimlerde ise bu sayı daha azdı ve 73 parti ile bir koalisyon sandığa gitmişti. Bulgaristan’da oy satılması iddialarının da sıklıkla gündeme geldiği seçim süreci geride kalırken yerel seçimlerle eşzamanlı olarak seçim sistemine ilişkin ulusal referendum da yapılacak. Referandum için Merkez Seçim Komisyonu 47 devlette 307 oylama yeri belirledi. En çok sandık talep edilen ülke 107 sandık ile ABD. Yapılacak seçimlerin öncekilere oranla bir farkı da aynı zamanda seçim sistemine ilişkin halk oylamasının gerçekleştirilecek olması. Seçmen yerel yöneticilerini seçerken Bulgaristan’da  seçmen için elektronik ortamda oy verme imkanının getirilip getirilmemesi konusunda da görüş belirtecek. Halk oylamasından alınan sonuçların geçerli olması için oylamaya katılanların sayısının son genel seçimlerde oy veren vatandaşların sayısı kadar olması gerekiyor. Siyasi gözlemcilere göre seçimlere katılım oranının düşük olması bekleniyor.  Ancak düşük katılım oranı şimdiki statükonun devamı ve korunmasına da katkı sağlayacak. Analistler koalisyon hükümetinde ortak olan siyasi partilerin yerel seçimlere ayrı ayrı katılmalarının aralarında bazı gerginliklerin yaşanmasına yol açtığını, görüş farklılıklarının derinleşmesi halinde seçim sonuçlarının iktidarda yeni oluşumlar meydana getirmesine neden olabileceğini belirtiyor. Örneğin Reformcu Blok zayıf performans gösterirse bu durum GERB ile Hak ve Özgürlükler Hareketi (DPS)’ne yarayabilir. Ayrıca DPS’nin sosyalistlerin yerine geçerek ikinci en büyük siyasi güç olması da ihtimaller dahilinde. Fakat HÖH lideri Lütfi Mestan’ın rüştünü ispat edemediği ve dolayısı ile partisinin seçmen nezdinde güç kaybedeceği iddiaları da var. Her ne olursa olsun tüm bu gelişmeler sandıktan Bulgaristan’da siyasi aritmetiğin baştan aşağı değişmesine neden olacak sonuçların çıkmasını da sağlayabilir.
İsmail KORKMAZ

18 Ekim 2015 Pazar

BSP'DEN 60, GERB'DEN 41 HÖH'TEN 39 ESKİ AJAN SANDIKTAN ÇIKMAYA HAZIRLANIYOR

Bulgaristan seçimlerinde 267 eski 
ajan muhtar ve belediye başkanı adayı

Bulgaristan’da yerel seçimlere günler kala partilerdeki adayların komünist dönemin gizli servisi DS’ye çalışıp çalışmadıklarını kontrol etmediğini açıklayan Dosyalar Komisyonu’nun kamuoyunu yanılttığı açıklandı. Bulgaristan’da yayın yapan http://desebg.com/ sitesinde yer alan habere göre 25 Ekim’de düzenlenecek yerel seçimler için İl Seçim Kurulu’na kayıtlı 267 muhtar ve belediye başkanı adayından 267’sinin komünist dönemin gizli servisi DS ajanı olduğu ortaya çıktı.

SEÇİME 78 PARTİ VE 3 KOALİSYON KATILIYOR 
Habere göre muhtar, belediye başkanı ve belediye meclisi olmak üzere toplam 9 bin 92 kişi üzerinde araştırma yapıldı. Dosyalar Komisyonu Yasası’na göre DS, Temmuz 1991’de kapandığında yaşları 18 olmayan 3 bin 257 bin aday kontrol araştırılmayacak. 267 adaydan ikisinin ismi açıklanmayacak. Çünkü biri hayata gözlerini yumdu, diğeri de DS’ye alınırken daha 18 yaşını doldurmadı.

MECLİSTEKİ PARTİLERİN AJAN ADAYLARI SAYISI 
Bulgar Sosyalist Partisi (BSP) – 60;
Bulgaristan’ın Avrupa Gelişimi için Vatandaşları (GERB) – 41;
Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) – 39;
Bulgar Uyanışı için Alternatif (ABV) – 14;
Reformcu Blok – 11;
Bulgaristan Millî Kurtuluş Cephesi (NFSB) – 7;
İç Makedonya Devrim Örgütü – 6;
Ataka – 5;
Bulgar Demokrasi Merkezi – 4;

Diğer ajan adaylar da mecliste giremeyen partilerde yer alıyor.

İSMİ AÇIKLANAN AJANLARIN BİR KISMI  
HÖH’ün Gırmen Belediye Başkanı Adayı Ahmet Başev; kod adı ajan Manol;
HÖH’ün Novi İskır Belediye Başkanı Adayı Aleksandır Yordanov; kod adları ajan Dekov ve Vesko; kendi eliyle iş birliği yapacağına dair bildiri imzalamıştır; 
BSP’nin Sandanski Belediye Başkanı Adayı Andon Slavçev Rizov; kod adı ajan Slavi; 
Ataka’nın Razlog Belediye Başkanı Adayı Blagoy Dunkin; kod adı ajan Vasilev; 
VMRO’nun Tırnova Belediye Başkanı Adayı meşhur Prof. Plamen Legkostup; ajanlara kiraya verdiği evinin kod adı Oazis; 
Eski DS Subayı Velizar Ençev’in kurduğu Bulgar Baharı Radikal Değişim Hareketi’nin Sofya Belediye Başkanı Adayı Dimitır Krıstev Velçev; 
Yeni kurulan Demokratik Hareket DZ Hareketi’nin Sofya Krasna Polyana Sempti Belediye Başkan Adayı Vasil Stefanov Karaivanov; kod adı Verin. 
2011 yılındaki yerel seçimlerde DS ve Bulgaristan Halk Ordusu’nun Genel Kurmay İstihbaratı’na çalışmış 273 adayın ismi açıklanmıştı.

Üsküp’ten Türkiye’ye uzanan yaşamöyküsü ile Şarık Tara ve ENKA


''Türk olduğum için utanıyordum''
Şarık Tara’nın 1930’da Üsküp’te başlayan ve İstanbul’a uzanan yaşamöyküsü başarılarla dolu. 1957’de kız kardeşinin eşi Sadi Gülçelik’le birlikte ENKA Kolektif Şirketi’ni kurarak müteahhitlik faaliyetlerine başladı. Adını, ‘enişte’ ve ‘kayınbirader’ sözcüklerinin ilk hecelerinden alan ENKA’nın Fahri Başkanı Tara, hayat hikâyesini Hürriyet Gazetesi’nden Çiğdem Tüzün’e anlattı. Tara Doğan Kitap’tan çıkan ‘Şarık Tara Anlatıyor’ isimli kitabını da yorumladı.
12 yaşında İstanbul’a göçene kadar Üsküp’te Sırplarla çok sorun yaşayan ancak okul zamanı gelince annesinin Türk okulu yerine Sırp okuluna yazdırdığı Şarık Tara “Benim için en zor şey, öğrettikleri tarihti. Anlatılanlar sonucu, Türk olduğum için utanıyordum ama annem anlatınca iftihar ediyordum’’ dedi. 
          http://www.hurriyet.com.tr/bu-dunyaya-gelmissiniz-bir-kez-mutlu-olun-30334284

Türk-Bulgar sınırındaki çatışmada 1 mülteci öldü



Bulgaristan-Türkiye sınırında Elhovo kasabasına yakın Sredets köyü (Cemilköy) yakınındaki sınır hattında çoğunluğu Afganistanlılar’dan oluşan 40 kişilik mülteci grubu Bulgaristan’a girmeye çalışırken silâhlı çatışma çıktı. Olayda 1 kişi hayatını kaybetti. Mülteciler arasında bulunan silâhlı kişilerin sınır güvenliğini sağlamaya çalışan polislere ateş açması üzerine meydana geldiği açıklanan olayda yaşamını yitiren mültecinin kimliği açıklanmadı. Çatışma nedeniyle İçişleri Bakanlığı Genel Sekreteri Georgi Kostov olay yeri incelemesi için Cemilköy’e gitti. Birleşmiş Milletler (BM) Mülteciler Yüksek Komiserliği Bulgaristan Bürosu olayı kınayarak, kapsamlı ve bağımsız soruşturma başlatılması çağrısında bulunuldu. Bulgaristan basınında yer alan haberlere göre Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Bulgaristan Sözcüsü Boris Çeşirkov, “Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği olarak bir sığınmacının ölümüne sebep olan olaydan derin şok içindeyiz. Sığınma arayan Afganistan’dan bir kişinin öldürülmesini ve bu olayın onun Bulgaristan’da güvenliğe erişmeye çalıştığı ve evrensel insan hakkı olan sığınma aradığı sırada yapılmasını kınıyoruz. Bulgaristan’a çağrımız olayla ilgili acil, kapsamlı, şeffaf ve bağımsız soruşturma yapılmasıdır” dedi. Sözcü, son yılda Bulgaristan’ın sığınmacı kabul etme kapasitesini yaklaşık 5 bin kişiye artırmayı başardığını belirtti. Çeşirkov, “Sığınmacılar güvenli ve rahat bir ortam arıyorlar. Onlar Bulgaristan’a ve Avrupa’daki diğer ülkelere yasal yolla giriş imkanı olmadığı için çaresizlik içinde insan kaçakçılığı yapanları arayıp suç şebekelerinin aracılığıyla harekete geçiyorlar. Bu durum tabii ki, onları daha farklı bir kontekste koyuyor. Aynı zamanda bir insan söz konusudur. Bu anne, baba, tek başına çocuk, aile ve tek başına erkek olabilir. Nasıl insan olurlarsa olsunlar, ülkeye gelip sığınma arayanların gerekçelerinin dinlenmesine imkan verilmeli, başvurularının incelenip, prosedür tamamlandığında karara bağlanması gerekir” dedi. Çeşirkov, sığınma arayanlar arasında radikal düşüncelere sahip olanların olabileceğine dair yorumları kast ederek, sığınma arayanların kaçtıkları insanlarla bağlantıları olduğunu düşünmenin büyük bir hata olduğunu söyledi. 
İsmail KORKMAZ