31 Aralık 2018 Pazartesi

YENİ YILDA ÇAĞDAŞ VE KALKINMIŞ BİR TÜRKİYE

2019'da ;

- Kamu ihale ve taleplerinde yerlilik tercihinin öne çıktığı,
- KOBİ’lerimizin ulusal tedarik zincirindeki payını en az yüzde 70’ler düzeyine taşıyabildiği,
- Tüketim tercihimizi yerliden yana kullanacağımız,
- Bu konuda tüm Türkiye'yi de etkileyecek politikalar üretebildiğimiz,
-Büyüme hedeflerimizi daha sağlıklı analiz edip ülkemize yeni bir vizyon kazandırabildiğimiz,
- Türk sanayinin üretimimizdeki, ekonomimizdeki yerini bu özelliği ile  değerlendirebildiğimiz,
- Ülke olarak sanayileşme, üretme yarışında işletmelerimizi lider konumda tutabilecek çalışmalara imza atacağımız,
- İhracat yarışında ülkelere fark atıp en üst sıralara çıktığımız,
- Bu amaçlar ve hedefler doğrultusunda STK'lar olarak da farkındalık yarattığımız,
- Kalkınmışlık mücadelesinde ülkemize örnek olduğumuz,
- Geleceğimizi tayin edecek yol haritamızı tüm ulusumuzun mutluluğu doğrultusunda oluşturduğumuz,
- Güçlü Türkiye'yi aldığımız yeni patentler, yarattığımız  markalar ile taçlandırdığımız,
- Katma değeri yüksek ürünleri ürettiğimiz,
- Girişimcimizin ve sanayicimizin teknoloji merkezli yatırımlarının hız kazandığı,
- Dünya ile bütünleştiğimiz bir süreci yaşayıp belirleyici olabildiğimiz,

Ebedi liderimiz Mustafa Kemal ATATÜRK'ün hedef koyduğu ÇAĞDAŞ ve her anlamda KALKINMIŞ bir Türkiye yaratma yolunda ilerlediğimiz, refah, mutluluk ve barış içerisinde yaşayacağımız, aç, açıkta insanımızın kalmadığı bir yıl yaşamamız dileğimle

YENİ YILINIZI KUTLARIM...

29 Aralık 2018 Cumartesi

VUCİÇ KARŞITLARI GECE MESAİSİNDEYDİ



Sırbistan'ın başkenti Belgrad 'da düzenlenen protestoda göstericiler gece mesaisindeydi. Hafta sonu olmasına ve yılbaşı tatiline rağmen sokağa inan binlerce kişi Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuciç'in emeklilere yönelik politikalarını protesto etti. Belgrad Üniversitesi Felsefe Fakültesi’nin önünde toplanan başkentliler medya özgürlüğü başta olmak üzere muhalif politikacılara yönelik baskı ve siyasi şiddetin sona ermesini de talep ederken hükümet karşıtı sloganlar da attı. Bisikletleri ile eyleme katılanların başı çektiği gecede en dikkat çekici pankart ise ‘’Ordu, polis ihaneti durdur. Anayasayı savunan insanlara katıl’’ yazandı. 
KAYNAK : Marija Ristić 

6 Aralık 2018 Perşembe

FETÖ MEDYASININ BULGARİSTAN VE ROMANYA SORUMLUSU DEMİRKAYA BÜKREŞTE ÖNCE GÖZALTINA ALINDI SONRA SERBEST BIRAKILDI

FETÖ'nün Bulgaristan ve Romanya medya sorumlusu Kamil Demirkaya Romanya'nın başkenti Bükreş'te önce gözaltına alındı sonra serbest bırakıldı. Türk güvenlik birimlerinin sağladığı bilgi desteği sonrası Bükreş polisi tarafından yakalanan Demirkaya, alınan ifadesinin ardından daha sonra Bükreş savcılığı tarafından serbest bırakılırken, Demirkaya'nın cuma günü duruşmaya çıkması bekleniyor.

SOSYAL MEDYA HESABINDAN
AÇIKLAMA YAPTI

FETÖ'nün yayın organı Bulgaristan Zaman’ın eski genel müdürü de olan Demirkaya gözaltına alınması ile ilgili olarak sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Türkiye'yi suçlayarak "Ankara rejiminin amansızca sürdürdüğü cadı avına, iki yıldır ikamet ettiğim Romanya’da bugün ben maruz kaldım. Ankara iademi istemiş. Savcılıktan serbest kaldım, duruşmam yarın Bükreş’te. Dayanışma gösteren Romen ve diğer gazeteci meslektaşlarıma ve arayan herkese teşekkür ederim" dedi.  

TÜRK GÜVENLİK BİRİMLERİ
AKTİF ROL OYNADI

15 Temmuz darbe girişimi sonrası ülkeyi terk eden birçok FETÖ mensubunun izini süren Türk güvenlik birimleri, Romanya’nın başkentinde yaşayan ve ülkedeki FETÖ faaliyetleri yöneten örgütün elebaşlarından Kamil Demirkaya’ın yakalanmasında aktif rol oynadı. Darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlanmasının hemen ardından ülkeyi terk eden binlerce FETÖ mensubunun izini süren Türk güvenlik birimleri son dönemde gerçekleştirdikleri bir çok operasyon ile FETÖ elebaşını Türkiye’ye getirdi. Son olarak FETÖ’nün Romanya ve Bulgaristan’daki medya organizasyonun başında yer alan Kamil Demirkaya’nın Romen güvenlik birimleri ile gerçekleştirilen iletişim sonucunda Bükreş polisi tarafından gözaltına alındığı ve Bükreş Savcılığına teslim edildi.

İADEYLE İLGİLİ GİRİŞİMLER
HEMEN BAŞLATILACAK

Habertürk'te yer alan habere göre diplomatik kaynaklar, Demirkaya’nın Türkiye’ye iadesi hususunda yarın itibarıyla diplomatik girişimlerin başlatılacağını belirtti. 15 Temmuz darbe girişiminin medya üssü olarak bilinen ve FETÖ’nün medyadaki amiral gemisi Zaman gazetesi halen Romanya ve Bulgaristan'da yayın faaliyetlerini sürdürüyor. Romanya güvenlik kaynakları, Kamil Demir’in darbe girişimi öncesinde ve sonrasında bir süre Bulgaristan’da yaşadığını ancak darbeden önce Demirkaya'nın eşi ve oğluyla Bükreş’e taşındığı ifade edildi.

ROMEN SİYASETÇİLERE
MADDİ DESTEK SAĞLAMIŞLAR

Bükreş mahkemesinin gözaltı işleminin ardından, FETÖ’nün Avrupa’daki bazı elebaşlarının, Avrupa Parlamentosu'nun Romen bağımsız milletvekili ve FETÖ ile yakın ilişkileri bulunan  Cristian Preda, Adalet Bakanı’na iade sürecini durdurması için kulis başlatmasını istedikleri öğrenildi. Romanya’daki siyasi kaynaklar, Pleda’nın FETÖ’nün kendisine sağladığı maddi imkanlarla ülkede siyaset yaptığına dikkat çekerek henüz ülke içinde bir siyasi akımdan tepki gelmediğini ifade ettiler. Aynı kaynaklar, Demirkaya’nın iadesine dair süreci zorlayıcı olacağına dikkat çekerek, 1 Ocak'ta AB dönem başkanlığını devralacak Romanya için hassas bir konu olacağını belirttiler.

AB'DEN BASKI GELMEZSE
İADE SÜRECİ HIZLANACAK

AB’den bir baskı gelmediği takdirde iade sürecinin hızlanabileceğinin altı çizilirken dikkat çeken bir diğer nokta ise, Kamil Demirkaya Zaman gazetesinin Bükreş ofisinde gözaltına alınırken Roman güvenlik birimlerinin Zaman’a yönelik bir işlem yapmadıkları. İki yıldan bu yana Romanya'da oturma izni ile bulunan Demirkaya Kasım ayında oturumunu bir yıl daha uzatmak için Romanya makamlarına başvuru yapmıştı.

BÜKREŞ'İN GÜNDEMİ TÜRKİYE - AB İLİŞKİLERİ


İktisadi Kalkınma Vakfı,
2009 yılından beri sürdürdüğü “AB Dönem Başkanlıkları ve Türkiye” adlı proje kapsamında Romanya’nın başkenti Bükreş’te bir konferans düzenledi. “Türkiye-AB İlişkileri: Meydan Okumalar ve Beklentiler” adlı konferansa, Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Faruk Kaymakcı ve Romanya Dışişleri Bakanlığı Avrupa İşleri Bakan Vekili George Ciamba katıldı.
Toplantı, Romanya’nın Ocak ayında başlaması öngörülen AB Konseyi dönem başkanlığından hemen önce, ülkenin önde gelen düşünce kuruluşlarından Romanya Avrupa Enstitüsü ile işbirliği içinde ve TİAD-Türkiye İşadamları Derneği’nin desteğiyle gerçekleşti.


Konferansta Türkiye Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, Romanya Dışişleri Bakanlığı Avrupa İşleri Bakan Vekili George Ciamba ve İKV Başkanı Ayhan Zeytinoğlu birer konuşma yaptı. Büyükelçi Kaymakcı, Türkiye için AB ile ilişkilerde ana hedefin tam üyelik olduğunu ve üyelik dışında stratejik ortaklık türü alternatiflerin kabul edilemez olduğunu vurguladı. Kaymakcı, üyelik müzakerelerinin ilerlememesinin AB’nin inandırıcılığını zayıflattığını belirtti. Bakan Yardımcısı, Avrupa’nın sınırlarının Türkiye’nin Suriye, Irak ve İran ile olan sınırları olduğunu hatırlattı ve AB’nin karşı karşıya olduğu tehditlerin ortadan kaldırılması için Türkiye’nin rolünün önemini vurguladı.

TÜRKİYE'NİN AB YOLCULUĞU ATATÜRK
VE CUMHURİYETLE BİRLİKTE BAŞLADI

Romanya Bakan Vekili Ciamba ise özellikle Türkiye AB ilişkilerinin geliştirilmesi için sivil toplum ve düşünce kuruluşları arasındaki temas ve işbirliğinin ilerletilmesini savundu. Türkiye’nin AB yolculuğunun Cumhuriyetle ve Atatürk ile başladığını söyleyen AB’nin küresel aktör olması için Türkiye’nin katkısının vazgeçilmez olduğunu belirten Ciamba, Romanya’nın AB Konseyi dönem başkanlığında Türkiye-AB diyaloğunun geliştirilmesine çalışacaklarını vurguladı.

GÜMRÜK BİRLİĞİ, VİZE SERBESTİSİ,
MÜLTECİ SORUNU GÜNDEMİN ÜÇ ÖNEMLİ BAŞLIĞI


İKV Başkanı Ayhan Zeytinoğlu konferansın açış konuşmasında Türkiye’nin Karadeniz komşusu Romanya’nın ilk defa AB Bakanlar Konseyi Başkanlığını üstlenmesinin önemine dikkat çekti ve Türkiye ile ilişkilerin Romanya dönem başkanlığında gelişeceğine inandığını belirtti. Zeytinoğlu, katılım müzakerelerinin canlandırılmasının Türkiye’nin AB güvenliği ve refahına yapacağı katkıyı azami düzeye taşıyacağını belirtti. İKV Başkanı Türkiye-AB ilişkilerinin kısa vadede ilerlemesini sağlayacak olan 3 alan üzerinde durdu. Başkan, gümrük birliğinin güncellenmesi, vize serbestliğinin sağlanması ve mülteci işbirliğinin devamının ilişkileri canlandıracağını, ancak bu gibi işbirliklerinin üyelik hedefine alternatif oluşturmayacağını belirtti.

KIBRIS BLOKAJI KABUL EDİLEMEZ


Konferansın oturum başkanlığını üstlenen İKV Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Haluk Kabaalioğlu, ilişkilerin köklü geçmişini gündeme getirdi ve Kıbrıs sebebiyle Türkiye’nin katılım müzakerelerine getirilen blokajın kabul edilemez olduğunu belirtti. Türk vatandaşlarına uygulanan vize zorunluluğunun gümrük birliğinin işleyişini de olumsuz etkilediğini belirten Kabaalioğlu, AB’de yükselen aşırı sağ partilerin ve liderlerin de Türkiye’nin entegrasyonunu engellediğini vurguladı.

30 Kasım 2018 Cuma

KOSOVA SIRPLARI SOKAĞA DÖKÜLDÜ


Avrupa'nın bölünmüş tek yerleşim yeri olan Kosova'nın Mitroviça kentinde sokağa dökülen Sırplar hükümetin sağlık alanındaki uygulamalarını protesto ettiler. Kentin kuzey tarafında yaşayan ve çoğunluğu sağlık çalışanlarından oluşan göstericiler Priştine' nin Sırbistan'dan gelen tıbbi malzemelere uyguladığı vergilerin ve oto kontrolün ilaç karaborsasına yolaçtığını belirterek uygulamaya tepki gösterdiler. Protestoculara hitaben konuşan Mitroviça Klinik ve Hastane Merkezi Müdürü Milan İvanoviç, vergilerin yüzde 100'e çıkmasından kaynaklanan zor durumun yalnızca birlik ve üslupla çözülebileceğini belirterek gayri insani bu durumun sona erdirilmesini istedi. İvanoviç ilaçların denetimde oksijen ve ısınma sorunu oluşturduğunu ve bozulduğunu da belirttiği açıklamasında hastalarına normal hizmet sunmanın ve tedavinin giderek zorlaştığını söyledi. Protesto gösterisinde bu uygulamalar ile Kosova'daki Sırp halkının göç ettirilmeye çalışıldığı da iddia edildi. Kosova'da 1999 yılında yaşanan iç savaşta Mitroviça ikiye bölünmüştü. Güneyinde Türk, Arnavut ve Boşnakların, Kuzeyde ise Sırplar'ın yaşadığı Mitroviça Kosova ovasının kuzey düzlüklerindedir. Savaşın üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala yaralarını sarmaya çalışan kent iki kesimli yönetimi ile Avrupa'nın tek ikiye bölünmüş şehri. Zaman zaman Sırbistan ile Kosova'nın karşı karşıya gelmesine neden olan Mitroviça'nın sembolü olan İbre Nehri kenti ikiye ayıran sınır aynı zamanda.  Mitroviça'yı ikiye bölen bu nehrin üzerinde eskiden taş yığınlarından yapılmış barikatlar yer alıyordu. Zamanla bu barikatlar kaldırıldı ancak kuzeyde yaşayan Sırplar barikatların yerine barikat oluşturacak şekilde çam ağaçları dikti. Müslümanların yaşadığı Güneyde iç savaşta yaşamını yitirenlerin anıtları yer alıyor. Tarihi dokusuyla dikkat çeken Mitroviça madenciliğin yaygın olduğu bir kent. Kosova'nın en büyük sanayi bölgelerinden biri burada yer alıyor.

KARADAĞ AB'YE UYUMDA BALKANLARIN EN İYİSİ

Avrupa Parlamentosu’nun batı Balkanların tartışıldığı toplantısında yapılan değerlendirmeye göre Karadağ beş ülkenin en iyisi. Birçok kritere göre gerçekleştirilen tasnifte birinci sıraya oturmasına ve en fazla ilerlemeyi sağlamasına rağmen Karadağ'a kaçakçılıkla mücadele ve basın özgürlüğündeki zayıf notları nedeniyle eleştiriler de vardı. AP en fazla ilerleme kaydeden ülkenin Karadağ olduğunu açıklarken, Makedonya ile Yunanistan arasında isim konusunda varılan anlaşmanın ise  en iyi gelişme olduğu değerlendirmesini yaptı. Priştine ve Belgrat’a ise sınırlandırılmış ilerleme olduğu için sorunların çözümünde birlikte çalışmaları çağrısı yapılırken, milletvekilleri, Sırbistan ile ilişkilerin kolaylaşması için  Avrupa Birliği'nin beş üye ülkesinden Kosova'nın bağımsızlığını tanımlarını istedi.

AVRUPA'NIN EN VANDAL ÜLKESİ BULGARİSTAN

Avrupa Birliği (AB) İstatistik Ofisi (Eurostat) 'ın düzenlediği araştırma sonuçlarına göre Bulgaristan, suç, şiddet ve vandalist davranışlar sergileme oranları en yüksek olan AB ülkesi. Bulgaristan'da yapılan ankette elde edilen rakamlar, Bulgaristan açısından can sıkıcı bir tablo oluşturuyor. Ankete katılanların yüzde 23.6’sı, Bulgaristan'da suç, şiddet ve vandalizm vakalarını doğrularken bu oran, Bulgaristan’dan sonra ikinci sırada yer alan Hollanda’daki yüzde 15’lik orandan çok daha yüksek durumda. AB’de ise ortalama yüzde 11.6’lık orandan iki kat daha yüksek ve en düşük orana sahip olan Hırvatistan’dan (yüzde 3) kat kat yukarıda. AB’de en yüksek seviyede olan Bulgaristan oranları 13 AB ülkesinde ise yüzde 10'un altında. Avrupa Birliği ülkelerinde Hırvatistan’dan sonra sırasıyla Polonya (% 5.4), Slovakya ve Finlandiya (% 6.2), Macaristan (% 7.2), Estonya (% 7.3), Danimarka (% 7.8), Portekiz (% 7.9), Slovenya ve Letonya (% 8), Litvanya (% 8.2), İspanya (% 8.7), Çek Cumhuriyeti (% 9.3) ‘'luk oranla vandallık ve suç sıralamasında yer almakta. Bulgaristan'daki ankette elde edilen yüzde 23.6'lık rakam, Bulgaristan'ın komşusu Romanya’da yüzde 11.3 oranla AB ortalamasının altında. Anket sonuçlarında olumlu olan tek şey Bulgaristan verilerinin yıllara göre karşılaştırılması sonucu elde edilen rakamların 2017 yılına ait 27.6 seviyesinden düşük olması. AB’de Sürdürülebilir Kalkınma Stratejisi bağlamında yürütülen çalışmaya göre anket Avrupa kurumlarına duyulan güven düzeyinin yanı sıra huzur, kişisel güvenlik ve adalete erişim sağlama konularında üye devletlerdeki ilerlemeyi belirlemeyi amaçlamaktadır.