12 Mayıs 2018 Cumartesi

SOYDAŞLAR OLARAK SEÇİMLERDE VİCDANIMIZI DA OYLAYACAĞIZ...

Türkiye seçim arefesinde, yön arayışındadır.
Balkan Rumeli Türkleri yani ‘soydaşlar'  olarak bu süreçte siyasilerden ve siyaset kurumundan beklentimiz merak konusu.
Hiç kuşkunuz olmasın ki ilk tercihimiz milli olacaktır.
Ülkemizin yaşadığımız demokrasi sınavı sürecinden kırgınlık ve küskünlük olmadan çıkması en büyük arzumuzdur.
Her partinin yetkilileri, sandıkta tecelli edecek irademizin ne yönde olacağı ile ilgili nabzımızı tutmaya çalışmakta.
Camiamızın ileri gelenlerine, STK yöneticilerimize ve temsilcilerimize sorular sormakta, bakış açımızı irdelemektedir.
Bu süreçte ikinci tercihimiz hiç kuşkunuz olmasın ki ahlaki olacaktır.
Ülkemizin bekasıyla ilgili böylesine kritik bir dönemde tavrımız ve tercihimiz elbette ki cumhuriyetimizin temel değerlerinden, demokrasiden ve geleceğe uzanan süreçte bizim için çok kıymetli, sevgili ‘Atatürk’ümüzün yürüdüğü yoldan ilerlemekten yana olmaktır.
Üçüncü tercihimiz ise şüpheniz olmasın duygusal olacaktır.
Birlikteliğimizin ortak değerleri olan, bütünlüğümüzün toplumsal yansıması,camiamızın temsilcilerini her siyasi partimizde görmek tercih nedenimiz olacaktır.
Biz 24 haziranda soydaşlarımızın yanında olacağız.
Balkan Rumeli kökenli veya camiamıza hizmeti geçmiş, gönlümüzde yer etmiş her adayın arkasında duracağız.
Siyasi partilerimize çağrımızdır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde nüfusumuzun en az yarısını oluşturan bizlerin temsil edileceği bir yapı görmek istiyoruz.
TBMM’de hakkaniyetli bir tablonun oluşması, irademizin kamuya yansıması beklentimiz tercih kriterimiz olacak.
Bu nedenle Türkiye’nin neresinde olursak olalım yüreğimiz bizi temsil eden insanlarımız ile birlikte atacak.
Partilerimize açık çağrımızdır.
Bizi sınamayın.
Temsilcilerimizi seçilebilecek sıralarda görmek istiyoruz.
Hiç şüpheniz olmasın.
Sandık tercihimizi parti gözetmeksizin adayların bize yakınlığı üzerinden şekillendireceğiz.
(İsmail KORKMAZ)

2 Mayıs 2018 Çarşamba

ÇİFTLİK BANK VURGUNCUSU BULGARİSTAN'DA YAKALANDI


Çiftlik Bank’ın beyin takımından olduğu iddia edilen ve kırmızı bültenle aranan Düzgün Genç yakalandığı Bulgaristan’dan İstanbul’a getirildi.
Çiftlik Bank'a yönelik soruşturma kapsamında, sistemin kurucularından olduğu gerekçesiyle kırmızı bültenle aranırken Bulgaristan'da yakalanarak Türkiye'ye iade edilen şüpheli, adliyeye getirildi. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında hakkında kırmızı bültenle yakalama kararı bulunan Düzgün Genç, yakalandığı Bulgaristan'ın iade kararı almasıyla Atatürk Havalimanı'nda polis ekiplerine teslim edildi.
 
http://www.haberturk.com/kirmizi-bultenle-aranan-ciftlik-bank-suphelisi-turkiye-ye-getirildi-1945782

30 Nisan 2018 Pazartesi

YUNAN BASININDA ERDOĞAN PANİĞİ

Ülkenin çok satan gazetelerinden Kathimerini'nin İngilizce edisyonu Ekathimerini, Atina yönetiminin erken seçim dolayısıyla tedirgin olduğunu ve bu sebeple temkinli davrandığını yazdı. Gazete, son dönemde Yunan siyasetçilerin Türkiye'ye karşı daha sakin bir tutum içerisinde bulunduğunu yazarken, Doğu Akdeniz ve Ege'deki gerilime rağmen Yunan yetkililerin Ankara ile kamuoyu karşısında polemiğe girmek istemediğini aktardı. Ekathimerini, 'Yunanistan aynı zamanda Türk seçim mitinglerinin Yunanistan toprağında yapılmasına yönelik girişimlerden dolayı tedirgin. Özellikle Müslüman nüfusun yoğun olduğu Trakya'da böyle bir girişim olabilir' yorumunu yaptı. Gazete, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 20 Mayıs'ta Bosna Hersek'ın başkenti Saraybosna'da miting yapacağını da aktardı. (www.sozcu.com.tr)

16 Nisan 2018 Pazartesi

YUNANİSTAN’A EĞE’DE BAYRAK AYARI


Başbakan Binali Yıldırım İstanbul'da düzenlenen panelin ardından Ege'de yaşanan gerilimle ilgili soruya verdiği yanıtta "Kardak kayalıklarına benzer girişimlerin başka kayalıklarda da olduğunu görüyoruz. Didim açıklarında yerleşim yeri olmayan bir kayalığa Yunan bayrağı dikme girişimi oldu. Bunun üstüne Sahil Güvenlik ekiplerimiz gerekli müdahaleyi yaparak bayrağı oradan kaldırdı" dedi.
Yunanistan’ın Ege Denizi'nde zaman zaman gerginliği arttırmaya yönelik bir takım faaliyetler yürüttüğünün bilindiğini de belirten Yıldırım ‘’Son zamanlarda bu ihlallerde artışlar göze çarpıyor. Özellikle aidiyeti belli olmayan kaya parçaları var. Bunlara yönelik Kardak kayalıklarına benzer girişimleri olduğunu görüyoruz. Yine Didim açıklarında kayalığa bir bayrak dikme, Yunan bayrağı dikme girişimi oldu. Bunun üzerine de Sahil Güvenlik ekiplerimiz gerekli müdahaleyi yaptılar. Oradan o bayrağı kaldırdılar. Yunanistan’a tavsiyemiz iyi komşuluk ilişkileri içerisinde gerginliği arttıracak provokasyonlardan uzak durması, komşuluk hukukuna uygun olarak hareket etmesidir. Ülkemizin egemenlik haklarından kimsenin taviz vereceğimizi düşünmemesini özellikle bekliyoruz. Şartlar ne olursa olsun bu yönde yapılacak oldubittilere gereken karşılığı vermeye kararlıyız” dedi.

8 Nisan 2018 Pazar

NİMA ARGE ‘TÜRKİYE’NİN DEĞERLERİ’ ÖDÜLÜ İLE TOSYÖV BURSA KOBİLERİNİN ULUSAL GURURU OLDU






Türk KOBİ’leri için Bursa tam bir turnusol kağıdı görevi görüyor.
İşletmelerimizin içinde olmadığı hiçbir değer süreci yok gibi.
Bu anlamda bir defa daha gururlandık.
Türkiye Orta Ölçekli Sanayiciler ve Yöneticiler Vakfı (TOSYÖV) Bursa Destekleme Derneği üyesi NİMA ARGE Araştırma Geliştirme, Tasarım ve İnovasyon dalında ödüle değer görüldü.
İşletmenin sahibi arkadaşımız Ruhiye Çetin’in bizlere yaşattığı bu ulusal onurdan kıvanç duyduk.
Batı Karadeniz Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (BAKZİFED) tarafından düzenlenen, ‘Türkiye’nin Değerleri Ödüllendiriliyor’ çalışması tüm ülkede ses getirdi.
‘BAKZİFED 1. ‘ON’ Ödülleri’nin sahiplerini bulduğu Safranbolu’daki etkinliğe TOSYÖV Bursa olarak adeta çıkartma yaptık.
Arkadaşlarım Gül Çiçek Zengin Bintaş, Hülya Çiçekçi, Esra İnhanlı, Bahadır Celal Manasoğlu, Filiz Ermiş, Sait Öztürk, Metin İnhanlı, Kutsal Çiçekçi, Evren Çiçekçi ve Ekmel Yıldız ile birlikte Ruhiye Çetin’i böylesi bir günde yalnız bırakmayarak heyecanına ortak olduk.
Kentimize bir ödül de Sivil Toplum Örgütleri Dalı’ndaydı.
‘Farklıyız, Birlikteyiz, Biz Türkiyeyiz’ Girişimi’ni temsilen Av. Ekrem Demiröz’e sunulan plaket Bursa olarak kazandığımız bir diğer önemli ödül.
TOSYÖV Bursa üyesi arkadaşımız Dr. Tahsin Bulut’un da içinde yer aldığı bu ekip de bizler gibi en kalabalık ve heyecanlı gruptu.
Kendilerini bu önemli çalışma ile kentimize kattıkları değerden dolayı kutluyoruz.
Kısacası Bursalılar olarak Karadeniz’i fethettiğimiz bu günde kentimizin farkındalığını zirveye taşıdık.
Başkanlığını Önay Alpago’nun yaptığı Seçici Kurul tarafından belirlenen ödüllerin sahiplerine takdim edildiği tören ise muhteşemdi.
İğne atsanız yere düşmeyecek türden bir kalabalığın bulunduğu Hilton Hotel’in salonunda her biri Türkiye’nin gururu olmuş isimlerle bir arada bulunmak ayrı bir heyecandı.
Sunuculuğunu Gülgün Feyman’ın yaptığı ‘BAKZİFED 1. ‘ON’ Ödülleri’ töreninde
Uluslararası Bilimsel Çalışmaları ile
-          Prof. Dr. Mehmet Haberal Bilim Dalında ödüle değer görülürken,
-          Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu Hukuk ve Savunma Mesleği,
-          Fikret Bila (Hürriyet) Yazılı Medya Yöneticiliği,
-          İsmail Küçükkaya ve Kemal Aktaş (FOX TV) Görsel Medya,
-          Tuncer Ersözlü (Karabük Postası) Uzun Soluklu Yerel Gazete,
-          Mehmet Çetinkaya (BRTV Yönetim Kurulu Başkanı) Bölgesel En İyi Görsel Yayın Kuruluşu,
-          Şefik Dizdar Bölgesel Yatırım,
-          AOSB Başkanı Hüseyin Kutsi Tuncay Ulusal Yatırım,
-          Ali Sezer (İmren Lokumları) Bölgesel En İyi Yerel Marka,
-          İsmail Aygün (Aygünsan Haddecilik) Bölgesel Üretim ve İhracat,
-          Zeynel Can İbişoğlu Bölgesel Genç İhracatçı,
-          Nilgün Efes (Elpek bezi, Karadeniz Ereğli) ile Nuray Alpboğa Bölgesel Kadın Girişimci,
-          Ayfer Ulusoy NANO Teknoloji, AR-GE, İnovasyon, 7
-          Furkan Işıldak AR-GE, Tasarım, İnovasyon,
-          Kızıltan Ulukavak (Safranbolu Eski Belediye Başkanı) Geçmiş Dönemlerin En İyi Yerel Yöneticisi,
-          Fethi Yaşar (Yenimahalle Belediye Başkanı) ile Bülent Kantarcı (Çaycuma Belediye Başkanı) ve Cemal Akın (Bartın Belediye Başkanı) Başarılı Yerel Yönetici,
-          Enver Kaya Sendikal Mücadelede Vefa,
-          Hüseyin Avni Cinazoğlu ve Mirati Madak ile Şükran Şahin Edebiyat, Kültür, Sanat,
-          Sadullah Gencer Çevre ve Geri Dönüşüm,
-          Ahmet Nur Çebi (Beşiktaş Spor Kulübü 2. Başkanı) ise Spor Yöneticiliği Dalları’nda ödüle layık görüldüler.
BAKZİFED Başkanı Bahri Küpeli’nin şahsında tüm Karadenizli iş insanlarını böylesi önemli bir çalışmadan dolayı kutluyorum.
Safranbolu ile birlikte Amasra’nın güzelliği ve görkemi içerisinde yitip gittiğimiz bu iki günlük etkinliğin finali olan ödül töreninde yapılan konuşmalarda verilen mesajlar da en az BAKZİFED 1. ‘ON’ Ödülleri kadar anlamlıydı.
BAKZİFED Yönetim Kurulu Başkanı Bahri Küpeli, ödüllerin pek çok açıdan önemsenmesi gereken özellikler taşıdığını belirterek “Bizleri buluşturan bu ödül töreni demokrasi, özgürlükler, insan hakları, emek, medya, sivil toplum kuruluşları, kültür ve sanat adına büyük sıkıntıların yaşandığı bir dönemde geleceğe dönük umutları arttıran bir iklime sahiptir’’ derken Türkiye’de yaşanan haksızlıklara, hukuksuzluklara, adaletsizliklere dikkat çekti.
Küpeli kadınların sokak ortasında öldürüldüğünü, insanlık dışı uygulamalarla saçlarından tutulup yerlerde sürüklendiğini, pek çok alanda eşitsizliklerle karşı karşıya bulunulduğunu da vurgulayarak bunların sona ermesini istedi.
Küçücük çocukların cinsel istismara hatta tecavüze uğradığını, evlendirildiğini de belirten Küpeli, bu çağdışı görüntülerin Türkiye’ye yakışmadığını, bunların ortadan kaldırılması için el birliği ile mücadele edilmesi gerektiğini söyledi.
Küpeli, herkesi çağdaş, demokratik, laik, sosyal, hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’ne sahip çıkmaya da çağırdı.
Anlatılanlardan değil yaşadığımız, teneffüs ettiğimiz havası ve tanık olduğumuz tarihi mimari dokusuyla Safranbolu’ya adeta imzasını atan Kızıltan Ulukavak adını ise hiç unutmayacağım.
Safranbolu’nun UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınmasında çok büyük katkıları bulunan ilçenin belediye eski başkanı Kızıltan Ulukavak tüm doluluğuna rağmen mütevazi davranarak Safranbolu’da tarihsel çevrenin ve kültürel mirasın korunmasında büyük emeği olan mimar Doğan Kuban’a teşekkür etti.
Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar ise “Bu tören ülkemizde üretenlerin, katma değer yaratanların ödüllendirildiği bir tören. Türkiye’yi üretenler kurtaracaktır. Ülkemizin aydınlık yarınları için hepimize düşen görevler var. Birlik ve beraberliğimizi güçlendirmeli, kimseyi ötekileştirmeden farklılıklarımızı zenginlik sayarak kenetlenmeliyiz” dedi.
‘Bilim Ödülü’ne layık görülen dünyaca ünlü bilim insanı Prof. Dr. Mehmet Haberal ise yaptığı konuşmada Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün gösterdiği hedeflere dikkat çekti.
Haberal, fırıncılık yaptığı, odun ışığıyla çalıştığı dönemlere vurgu yaparak “Ne mutlu ki ülkemiz var” dedi.
Tüm şehitlerimize rahmet dileyen Prof. Haberal, “Bu ülkeyi bize emanet ettiler. Birinci görevimiz bu emanete, Türkiye Cumhuriyeti’ne sahip çıkmaktır” diye konuştu.
Şehitlerimize vefa borcumuzu ödemezsek sefa süremeyeceğimizi de vurgulayan Prof. Haberal, “Birbirimize inanırsak, güvenirsek her şeyi başarabiliriz” dedi.
Devlet eski bakanlarından Önay Alpago ise konuşmasında kadınların ve çocukların yaşadığı sorunlara dikkat çekti ve bu insanlık dışı durumların bir an önce bitirilmesi gerektiğini ifade etti.
AİHM’de en çok dosyası bulunan, en çok insan hakkı ihlali yapılan ülkenin ne yazık ki Türkiye olduğuna dikkat çeken Alpago, bir gerçeği dile getirirken, “Birbirimize güvenin yüzde 14’lere düştüğü bir ülke olduk” dedi.
TBMM başkan eski yardımcılarından Yılmaz Ateş ise Türkiye’nin zor bin süreçten geçtiğini belirterek, birlik beraberlik içinde hareket edilirse sorunları aşmanın ve bugünkü zorlukları ortadan kaldırmanın olanaklı olduğunu vurguladı.
Görsel Medya Dalında ‘En iyi Program Sunucusu ve Yapımcısı’ ödülünü alan FOX TV’den İsmail Küçükkaya, uğradığı haksızlıklardan söz ederek haberin namus olduğunu belirtip bu ilkeyi yaşamı boyunca koruduğunu söyledi.
Türkiye’de habercilik alanında yaşananlara değinirken, eleştirilerde bulunan Küçükkaya, “Haber, gazetecinin namusudur. Haber saklamak namussuzluktur” dedi.
Küçükkaya ayrıca “Partilerle işimiz olmaz. Atatürk’ün ışığı ve ilkeleri önemlidir” vurgusu yaptı.
Ruhiye Çetin ise yaptığı teşekkür konuşmasında ‘’Bu ödülü rahmetli babam Süleyman Çetin’e atfediyorum. Onun öğretileri ve bana miras bıraktığı ilkelerin yolundan yürümeye, bir kadın girişimci olarak da tüm zorluklara rağmen üretmeye, katma değer yaratmaya devam edeceğim’’ dedi.  
Ödül törenine damgasını vuran görüntü ise TOSYÖV Bursa kadınlarının yaptığı jest ve sahneye ‘’Hepimiz birer Ruhiye Çetin’iz’’ mesajı veren maskeler ile çıkmalarıydı.






6 Nisan 2018 Cuma

KOMŞU ÇILDIRDI. SINIRLARIMIZA 7 BİN ASKER YIĞAN KAMMENOS TEHDİT YAĞDIRIP "EZERİZ" DEDİ

Yunanistan Savunma Bakanı Panos Kammenos’dan dün provokatif açıklamalar geldi. Kammenos, Türkiye’yi “Bizi provoke etmeye devam eden düşman” olarak niteledi. Kammenos, iki NATO müttefiki arasındaki gerilimin ardından, 7 bin askerin adalara ve Batı Trakya’daki bir sınır bölgesine taşındığını söyledi. Kuşadası’nın karşısında yer alan Samos’un hemen yanındaki İkarya Adası’ndaki Yunan askerlerini ziyaret eden Kammenos, “Cesaretleri varsa bir karış toprağımıza göz diksinler. Yunanlar birlik olup onları ezecektir. Onların tehdit ve provokasyonları bizi dize getirmeyecek. Aksine güçlendirecek” dedi. Kammanos, Türkiye’de tutuklu bulunan iki Yunan askeri için de “Onları gidip alırız, özgürlüklerine kavuştururuz, vatana geri getireceğiz” ifadelerini kullandı.

4 Nisan 2018 Çarşamba

BULGARİSTAN KUMARBAZ TÜRK GENÇLERİNİN KABUSU OLDU

İstanbul ve Kırklareli'nde ikamet eden üç arkadaş olan M.Y. (30), L.M. (32) ve H.E. (34) 2017 yılının Ocak ayında kayak tatili için Bulgaristan'a hareket ederken hayatlarının geri dönülmez bir şekilde değiştiğinden habersizdi.Bulgaristan'ın ünlü kayak merkezi Bansko'ya gitmek için yola çıkan üç arkadaş, yolculuklarının ilk durağı olan Filibe kentinde birkaç gün için durmaya karar verdi. Ancak üç arkadaşın kumar tutkusu, kayak tatilini ikinci plana attı ve M.Y., L.M. ve H.E., 10 Ocak-18 Ocak arasını Filibe'de bulunan Ritz Casino'da geçirdi.Kendi iddialarına göre 8 günlük kumar tatilinde L.M. yaklaşık 50 bin Türk Lirası kaybetti, M.Y. ile H.E. ise toplam 15 bin TL civarında bir kazanç elde etti. 18 Ocak gecesi L.M.'nin İstanbul'dan tandığı Abdullah T.'nin (40) oyun oynadıkları casinoya gelmesinden 2 saat sonra ise Bulgar polisi tarafından gözaltına alındılar.
http://www.haberturk.com/bulgaristan-a-kumar-oynamaya-giden-4-turk-un-hayati-karardi-1905036