BULGARİSTAN BAŞBAKANI BOYKO BORİSOV NATO VE AB’Yİ TÜRKİYE KONUSUNDA ADETA TOPA TUTTU
Bulgaristan
Başbakanı Boyko Borisov, Sofya Ulusal ve Dünya Ekonomisi Üniversitesi’nde yaptığı
konuşmada Avrupa Birliği ülkelerinin Türkiye’ye yönelik tutumunu eleştirerek
Ankara’ya destek verdi. NATO’nun Norveç'te gerçekleştirdiği Trident Javelin
tatbikatı sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı ve Mustafa Kemal
Atatürk'ü hedef alan skandal paylaşımların ardından gelen Başbakan Borisov’un
bu açıklaması dikkat çekti. Borisov "Bulgaristan,
Balkanlar, Avrupa ve Dünya" konu başlıklı konuşmasında Avrupalı liderlerin
Türkiye’yi tamamen reddeden tutumlarını eleştirerek, “Türkiye, Avrupa’ya en
büyük komşusu durumunda, iyi eğitimli ve silahlı, Avrupa’da en büyük orduya
sahip dev bir ülke’’ dedi. “Avrupalı liderler, barış ve müzakerelerin en iyi
yol olduğunu anlamak zorundadırlar” diyen Borisov Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye
karşı olan tavrı ile NATO skandalı konusunda da ‘’Türkiye Avrupa’nın en güçlü
ordusuna sahip. Türkiye hem NATO hem de Avrupa’da stratejik ortak olmalı.
Komşumuz Türkiye’nin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Norveç’teki 40 askerini geri
çekerek verdiği mesaj benim de Avrupa Konseyi toplantılarında uzun zamandır
vermiş olduğum ve görmeleri gereken bir mesajdır’’ dedi. Bulgaristan başbakanı
konuşmasını adeta bir Türkiye analizi yaparak sürdürürken’’ Türkiye Avrupa’nın
en büyük komşusudur. Avrupa’da en büyük, iyi silahlanmış, iyi eğitilmiş ve her şeyden
öte reel savaş eylemlerine katılmış tecrübeli bir orduya sahip, muazzam bir
devlettir’’ sözleri ile dikkat çekti. Başbakan Boyko Borisov konuşmasını şöyle
sürdürdü; ‘’Son derece karmaşık zamanlarda yaşıyoruz. Eski nesillerin savaş,
yoksulluk ve sefaleti, yeni nesillerin ise savaşı tarihte olağan bir şey olarak
hatırladığı bir dönemdeyiz. Komşumuz Türkiye'nin Cumhurbaşkanı (Recep Tayyip)
Erdoğan'ın Norveç'teki 40 askerini geri çekerek verdiği mesaj iyi analiz
edilmeli. Ortada olayları yorumlama çelişkisi söz konusu. Çünkü Avrupalı
liderler, Türkiye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan söz konusu olunca onları
(Türkiye’yi) tamamen reddediyor. Böylece tarafların arasında bir yakınlaşma
yolu kalmıyor. Hele son AP konseyi toplantısında onlar, Türkiye'yle her türlü
görüşmelerin kesilmesini istemişti. Oysa Türkiye Avrupa'nın en güçlü ordusuna
sahip. Türkiye hem NATO hem Avrupa’da stratejik ortak olmalı. Burada ülkenin AB
üyeliği söz konusu değil. Ancak biz Türkiye ile diyalog ve anlaşmaların
sürecine sahip çıkmalıyız.’’
‘’MİLYONLARCA SIĞINMACI AVRUPA'YA
GİTMEYE BAŞLADIĞINDA NE OLACAK?’’
AB'deki
birçok mevkidaşının, göç krizi konusunda Türkiye ile anlaşmanın iptali için
ısrar ettiğini, Bulgaristan'da bile bu konuda muazzam bir baskının yaşandığını
belirten Boyko Borisov, konuşmasına şu sözlerle sürdürdü: "Türkiye,
Avrupa'nın en büyük komşusudur. Avrupa'da en büyük, iyi silahlanmış, iyi
eğitilmiş ve her şeyden öte reel savaş eylemlerine katılmış bir orduya sahip,
muazzam bir devlettir. Biz Cumhurbaşkanı Erdoğan ile (göç konusunda) anlaşmaya
vardıktan sonra Bulgaristan'a karşı göç baskısı sıfıra indi. Sınırda günde
bir-iki kişi yakalanıyor. Türkiye ile aramızda geri kabul anlaşması olmamasına
rağmen onlar kaçakları geri alıyor. Bu arada yaklaşık 3 milyon göçmen orada
tutuluyor. Mademki Almanya'da bile kaçak göç konusunda görüş birliği
sağlanamıyor (Türkiye'de bekleyen) milyonlarca sığınmacı Avrupa'ya gitmeye
başladığında ne olacak?"
"ERDOĞAN'IN İRADESİ SAYESİNDE
3 MİLYON
KİŞİ (SIĞINMACI) TÜRKİYE'DE DURUYOR"
Başbakan
Borisov, Türkiye ile kaçak göç konusundaki anlaşmanın iyi işlediğine, göç
baskısının AB sınırlarının dışında tutulmasının en doğru olduğuna inandığını da
eklediği konuşması şöyle sürdü: "Son iki yıldır Avrupa Konseyinde bu
görüşümü anlatırken adeta 'putperest' muamelesi gördüm. Beni uyaranlar da oldu.
Ancak bence, AB kendi içindeki üyelerinin arasına duvar çekmek yerine, sahip
olduğumuz tüm olanakları kullanarak dış sınırlarını duvarlarla kapatmalı."
AB'nin kriz bölgeleri ile ilgili politikasını da eleştiren Borisov,
"Müdahale ettiğimiz yerde ayakta duran tek bir bina kalmadı. Ne Irak ne
Suriye ne Libya'da sağlam bir bina kaldı." dedi. Suriye'deki savaş
nedeniyle yasadışı göç sorununun görüşüldüğü forumlara Türkiye, Rusya, İran,
ABD gibi ülkeler bir araya gelirken Avrupa'nın göçmen almaya devam ettiğini
anlatan Borisov şöyle konuştu: “Derdimiz yeniden yerleştirme. Avrupa için kriz
olan bir sorun masaya yatırıldığında bizim görüşmelerde olmamamız normal mi?
Avrupalı liderler, bundan sonra pasif kalma şansına sahip olmadığımızın
farkında olmalı. Gördüğünüz gibi göçmenler Avrupa’ya doğru kaçıyor. Türkiye,
Rusya, ABD ve İran'a saygım sonsuz ancak göç bize doğru geliyor. Göçmenler
Rusya, İran'a değil bize doğru geliyor. Zaten Arap dünyası onları kabul
etmiyor. Bugün Erdoğan'a karşı konuşman kolay. Peki, bundan ne kazanıyorsun?
Erdoğan'ın iradesi sayesinde 3 milyon kişi (sığınmacı) Türkiye'de duruyor.
Bunlar Almanya'ya ulaşana kadar Bulgaristan ve Yunanistan ne olacak?"
ifadelerini kullandı. Borisov AB - Türkiye arasındaki Göç ve Mülteciler
Anlaşmasının işe yaradığına da dikkat çekerek ‘’Göçmen baskısından AB'nin uzak
tutulması için en doğru olanı da budur” dedi.
‘’AVRUPA’NIN KONTROLSÜZ HAREKETE
İHTİYACI YOK’’
Başbakan
Boyko Borisov, AB ülkelerinin AB Dönem Konseyi Başkanlığını yürütmesinin Avrupa’yı
yönettiği anlamına gelmeyeceğini de dikkat çekerken, ‘’Bu durum Avrupa
ülkelerinin olgunluğunu gösterir. Her hangi bir avantaj yaratmaz, ancak konuyu
saygı ve iyi bir zamanlama ile meslektaşlarınızın dikkatine sunarsanız, onlar
onu gündeme alacaklardır” dedi. Konuşmasında Avrupanın kontrolsüz harekete
ihtiyacı olmadığını da vurgulayan Borisov, “Schengen Alanı dahilinde orada
olmaması gereken devletler de bulunuyor, çünkü serbest dolaşım iyi bir şey, ama
Avrupa’nın kontrolsüz harekete ihtiyacı yok. Schengen Bölgesi’ne katılmak için
daha yeni çalışmaya başlayacağız, ancak bu şekilde olmayacaktır. En azından ben
böyle düşünüyorum” dedi. Konuşmasında Batı Balkan ülkelerinin durumuna da
dikkat çeken Borisov, Avrupalı liderlerin Batı Balkan ülkeleri AB’ye
katılmazsa, bunun gelecekte büyük bir gerginliğe neden olacağının farkında
olduklarını belirtti. Boyko Borisov, “Bu konuda ilk başarımız, Batı
Balkanları Avrupa’nın gündemine taşımayı başarmamızdır. Bu ülkelerin tam olarak
hangi tarihte AB’ye katılacağına dair söz veremeyiz, henüz bu tarihler belli de
değil. Bu ülkelerin gençlerine onları nasıl bir gelecek beklediğini açık bir
şekilde anlatmalıyız, aksi takdirde onlar Balkanları terk edecekler”
dedi. Başbakan, “17 Mayıs’ta Bulgaristan’da Batı Balkan ülkelerinin
liderleri ile Avrupalı liderler arasında tarihi bir görüşme gerçekleşecek. O
zamana kadar Avrupa ve değerlerinin her şeyden önce geldiğini, dersimizi
aldığımızı ve geriye değil, ileriye bakacağımızı göstermek için bir şansımız
var” dedi. Borisov’un konuştuğu konferansta Bulgaristan’ın Avrupalı
Geleceği İçin Vatandaşlar (GERB) Milletvekilleri General Konstantin Popov,
İvelina Vasileva, Krasimir Velçev, büyükelçiler, Ulusal ve Dünya Ekonomisi
Üniversitesinde öğretim görevlileri ve öğrenciler hazır bulundular.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder