8 Haziran 2017 Perşembe

ATATÜRK'ÜN BULGARİSTAN ANILARINDAKİ SOFYA AYRINTISI


BULGARİSTAN İLE
TÜRK KÖYLÜSÜ
ARASINDAKİ FARK!..

Atatürk, Enver Paşa tarafından Sofya'ya askeri ataşe olarak gönderilir. Bulgaristan henüz 5 yıllık bir ülkedir. İstanbul'dan gittiği için üzgündür Atatürk. Zamanını Sofya'da BILGARİYA adındaki ve hala faaliyetini yürüten  pastahanede geçirmektedir. Diplomatik erkan genellikle kahvaltısını burada yapmaktadır. Atatürk de bir sabah burada kahvaltısını yaparken dikkate değer bir olaya tanık olur. Bir köylü girer pastahaneye. Bohçası vardır yanında, bırakır bir masanın yanına, oturur. Bir garson gelir, köylü süt ve kek ister. Garson ise köylünün pastahaneden ayrılmasını talep eder. Köylü İtiraz eder. Birkaç garson daha gelip dışarı çıkmasını ister. Köylü öfkelenir ve bağırmaya başlar. "Senin sattığın sütü ben üretiyorum, senin sattığın pasta, börek, çöreğin ununu ben üretiyorum. Peynirini, yoğurdunu ben üretip veriyorum. Pastana koyduğun meyveyi ben üretiyorum ve sen benim ürettiklerimi bana vermiyorsun öyle mi? Ayrıca vatan dara düştüğünde silahını alıp ülke için savaşan benim. Hayır çıkmıyorum ve kahvaltımı burada yapacağım" der. Herkes suspus olur. Köylünün istedikleri masasına gelir, kahvaltısını yapar ve bir miktar parayı masaya fırlatarak çıkar gider.
Atatürk, tüm olan biten her şeyi izler. Küçük kareli not defterine şu notu düşer:
"Bir gün benim köylüm de bu köylü gibi olursa millet olduk demektir " der ve ekler ;
"KÖYLÜ MİLLETİN EFENDİSİDİR."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder